ANKARA'DAN

Körler Sağırlar Diyaloğu mu?

Yoksa Birileri Bizi İşletiyor mu?

---Her gün "şu kadar asker şehit oldu", "bu kadar terörist öldürüldü/etkisiz hale getirildi" sözleri artık beni tatmin etmiyor. Acımı hafifletmiyor.
---Her gün beş vakit tekrarlanan TÜRK-KÜRT KARDEŞLİĞİ artık bana İNANDIRICI GELMİYOR!..
---TOPLUMU Türk, Kürt, Laz, Çerkez, V.B, VB, tanımlayarak bölmek, ayrıştırmak derdimize derman olmuyor.

NE ÖLÜMLER SON BULUYOR, NE DE MÜCADELE/SAVAŞ!.

Bir kere sorunu doğru dürüst tanımlayalım.

1.ULUS DEVLETLER NE ZAMAN ORTAYA ÇIKTI?
---Ulus devletler, 1789 Fransız ihtilali ile, feodalizm çıkılıp sanayi devrimi ile üretim ilişkileri değişince kapitalizme geçiş ile ortaya çıktı.
---Çünkü, O zamana kadar mülkiyet kralın elinde idi. Yeni yeni gelişip büyüyen Burjuvazi, KRALIN ELİNDE Kİ MUTLAK GÜCÜ YIKIP- ALIP , KENDİSİNİN HEM İTTİFAK EDEBİLECEĞİ, hem de denetleyebileceği Halkı’n eline geçmesini istiyordu.
---Burjuvaziyi doğuran ve güçlendiren bu yeni üretim ilişkileri ve pazar, YENİ BİR DÜNYA DÜZENİN KURULMASINI GEREKTİRİYORDU. Bu da ULUS DEVLETLERİN KURULMASI ile çözülmüş oldu.

2.ULUS DEVLET SÜRECİNE KATKI EDEN FAKTÖRLER NELERDİ?
---Sanayi devrimi ile, matbaa, gazete, dergi, kitap ve eğitim kurumları yaygınlaştı. BU SAYEDE ORTAK BİR DİL VE KÜLTÜR OLUŞMAYA BAŞLADI.
---Oluşan ortak dil, din ve kültür ise, ULUSLAŞMA süreçlerini hızlandırdı. Bu da KAPİTALİZM için yeni iş sahası ve pazar demekti.

3.TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN ULUSLAŞMA SÜRECİ!...
---Türkiye Cumhuriyetinin Uluslaşma süreci, LOZAN ANTLAŞMASI İLE BAŞLAR. (Osmanlı döneminde ki Jön Türkleri başka bir süreç içinde değerlendirmek gerekir. Yoksa konu uzar ve işin içinden çıkılamaz)
---Kurtuluş savaşı ile son başlamış ve Lozan Antlaşması ile de hayta geçmiş, gerçekleşmiştir.

----İngilizler ve İtilaf devletleri, Arap şeyhleri/emirleri ile anlaşarak, Osmanlıyı arkadan vurdurarak BU GÜNKÜ ORTA DOĞU BATAKLIĞIN SEBEBİ CETVEL ÇİZİMLİ DEVLETLERİ kurdurmuşlardır.
----Sıra Anadolu'n güneyi, Musul, Kerkük'e gelmiştir. LOZAN'da da buralarda yaşayan başka milletlerde var diyerek, antlaşmayı ve İsmat İNÖNÜ'yü zorlamaktadırlar. Mustafa kemal Atatürk'de, İnönü'ye Osmanlı İmparatorluğu bakiyesi topraklarda yaşayanların "ANASIR-I İSLAM" olduğunun savunmasını istiyor ve bölge ileri gelenleri de TBMM'ne bağlılık mektuplarını gönderiyorlar. İsmet İNÖNÜ'de bu tez ile Lozan antlaşmasını imzalayıp geliyor.
---Emperyalist ülkeler, yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devletini parçalamak için İSYANLARda dahil her tür eylemi yapıyorlar.
---BÜYÜK ATATÜRK ve TBMM'deki arkadaşların uzak görüşlüğü ile İmparatorluk bakiyesi topraklarda yaşayan insanlardan bir DEVLET KURULMUŞLARDIR!..
---Bu devlet, ne bir soy, ne de bir inanç sistemine bağlı bir devlet olmaması gerekmekteydi. Bu yüzden de dünyada bir benzeri olmayan (sömürgeler ile karıştırmayalım) bir uluslaşma projesi ile TÜRKİYE CUMHURİYETİ kurulmuştur.
---BÜYÜK ATATÜRK "TÜRKİYE CUMHURİYETİ'Nİ KURAN TÜRK HALKINA, TÜRK MİLLETİ DENİLİR" diyerek de bu topraklarda yaşayan ve bu devleti kuran herkesi ortak bir paydada tanımlamıştır.

4.TÜRK- KÜRT KARDEŞTİR DENİLEREK SORUN ÇÖZÜLMEDİĞİNE GÖRE.
---Bilginin bu kadar kolay yayılabildiği günümüze, artık sorunların hamaset ile çözülmesi zordur. KONUYA GERÇEKÇİ ÇÖZÜMLER ÜRETMEK/BULMAK GEREKMEKTEDİR.

EĞER TÜRKİYE CUMHURİYETİ TOPRAKLARI ÜSTÜNDE, EŞİT TÜRKİYE CUMHURİYETİ YURTTAŞI OLARAK YAŞAMAK, İSTENİYOR İSE:

---PKK ve Kürt siyasi hareketleri, bir yol ayrımına gelmek zorundadır. Ya ayrı bir Kürt devleti kurulması için savaş,(ki buna hiç bir egemen devlet izin vermez. ) ya da TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ çatısı altında, bütün yurttaşlar gibi Kürtlerinde temel yurttaşlık haklarından yararlanması sağlanmasıdır.,

5.GÜNÜMÜZDE ULUS DEVLETLERİN ÖZELLİKLER BELİRLİDİR.
---Günümüzde Ulus devletlerin Orduları, Polisleri gibi güvenlik güçleri olduğu gibi, kurumsallaşmış bir bürokratik yapıları da vardır.
---Devlet aygıtı, hangi hakim sınıf ya da gücün elinde ise, diğerlerine karşı avantajlıdır. Yani, diğer sınıf ya da katmanları ezer.
---Akdeniz'den, Karadeniz'e, Egeden İç Anadolu'ya kadar devlete hakim olan Türk ve Kürt hakim sınıfları olduğuna göre, emekçi hakların mücadelesi de bu ortak sömürüye karşı mücadele etmekten geçmektedir.

GELİN, EMEĞİMİZİ, ZAMANIMIZI BOŞA HARCAMAYALIM, ÖZGÜR TÜRKİYE CUMHURİYETİ YURTTAŞLARI OLARAK, Asker, polis, Gençler olarak biri birimiz öldüreceğimize, AYDINLIK TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN TEMELLERİNİ ATALIM.
----Bir Kürt emekçisi ne kadar eziliyor ise, bir Türk emekçisi de o kadar eziliyor.
---Bir Türk asker/polis olarak öldüğünde/şehit olduğunda anası ne kadar ağlıyor ise, bir Kürt asker/polis olarak ÖLDÜĞÜNDE DE ANALARI HEP AYNI ACI AĞITLARI YAKIYORLAR!...

Çözüm, ayrışmak, savaşmak değil, zengin Türkiye Cumhuriyetinin kaynaklarını; TÜRK-KÜRT olarak değil, EŞİT Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları OLARAK, EZİLMEDEN, HORLANMADAN PAYLAŞMAK!..

huuu!.... duyan kimse yok mu?!.......

 

NOT:bu yazı 16 Şubat 2018 'de yazılmıştır. Ne değişti HİÇ. Çünkü doğru seçimi siz yapmıyorsunuz. Hep birlikte yanıyoruz.

 

 

Yayın Tarihi
16.02.2020
Bu makale 1194 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!