ANKARA'DAN

İnsanın En Güçlü Silahı Kendisidir

İnsanoğlunun var olduğu günden bu yana, şu insan denilen canlı hep entersan şeyler yapmış ve yaşamıştır.

--Dünya'yı keşfetmiş, kardeş kavgaları etmiş, savaşlar çıkarmış, oradan oraya göçmüş durmuş. Sonuç?

--Her dönemin kendine özgü koşulları ve şartları vardır, yaşanılan dönemde de, yaşayan insanlar ona uyar, yaşar gider. Bu bu kadar basit mi? Hiç sanmam. Birileri kös kös, sinsi sinsi köşesinde oturur iken, birleri de herkes için çabalar, herkes için düşünür.

--Doğrudur, yanlışdır, haklıdır ya da haksızdır bunun hiç bir önemi yok, geçenlerde Ölüm Orucuna başladığı için yaşamını kaybeden Selin Bölek örneğin, neden kendini feda etti? Sizce?

--Amerika'nının Vietnamı işgali ile başlayan Vietnam Savaşı(1.Kasım.1955-15.Mayıs.1975) ile ilgili bir filmin bir sahnesinde, güçlü silahlar ile donanımlı Amerikan Askerleri, diğer tarafta ise mermi, yiyecek sıkıntısı yaşayan, bir vadiye sıkışan Vietnamlı komutan.  Askerlerine söylemeden gizlice  bölgesinden ayrılır ve Amerikan Askerlerinin karargahına yönelir.

--İlk nöbetci ile karşılaşınca ellerini kaldırır ve komutanı ile görüşmek istediğini anlatır nöbetçi askere.

--Giysi ve omuzlarında ki işaretlerden önemli biri olduğunu anlayan Amerkan askeri, durmumu merkeze bildirir ve Vietnemlı komutanı, Amerikalı Komutanına götürür.

--Üzerinde giyeileri dışında hiç bir askeri malzeme olmadığını gören Amerikalı Komutan, Vietnamlı komutana sorar: Biliyorsunuz savaştayız, amma Siz buraya kadar silahsız ve tek başınıza geliyorsunuz, bu ne cesaret, bu güven niçin der.

--Vietnamlı Komutan, yanılıyorsunuz Komutan, ben en güçlü silahım ile geldim karşınıza, der.

--Şaşkın Amerikalı Komutan,  Vietnamlı Komutanın yanıtı merak eder.  Nasıl yani? Vietnamlı Komutan:

--Bakın komutan, insanın en güçlü silahi kendisinin Canıdır. Ben sizin karşınıza o silah ile geldim ve buradayım.

--Mesajı anlayan Amerikalı Komutan, ne istediğini sorunca, yanıt:

--Bu anlamsız savaşı bitirelim. Anlaşalım der.

--İşte Amerika'nının "VİETNAM BATAKLIĞI" olarak anılan ve 20 yıl süren savaş, güçlü Amerikan silahları ve eğitimli askerlerine karşı, canını, vücudunu silah sayıp, ülkesini savunmaya inamış insanlar arasında olduğundan 20 yıl sürmüştür.

--Yedi Düvele ve yerli işbirlikçilerine karşı Mustafa Kemal Atatürk ve Yurtseverlerin verdiği ULUSAL KURTULUŞ SAVAŞI gibi.

--Vietnamlı Komünistlerin Lideri de Ho Chi Minh'dir. Amerika gibi dünyanın süper gücüne karşı verilen bu Savaş, bu gün bile nufusu 100 bini bulmayan, inanmış insanların zaferi ile sonuçlanmıştır.

--Bu gün de ülkemizde 2000'li yıllardan bu yana sürdürülen bir düzen ve sistem değişikliği süreci yaşanmaktadır. Cumhuriyetin bütün değerleri ve malları yok pahasına elden çıkartılmış ve itibarsızlaştırlmıştır.

--Laik ve Cumhuriyetci değerleri olan Devlet tasfiye edilmiş, sosyal devlet yok sayılmış, özel hastaneler, özel yollar, özel limanlar ile yepyeni bir ekomik sistem ve  devlet düzeni yaratılmıştır.

--İktidar bu süreci bilinçli olarak yaşar iken, muhalefetin, özellikle TBMM kanadının bu kadar sessizliğini hayra yormak pek saflık olsa gerek.

--Nihayet, COVID-19 gibi bir Virüs ortaya çıktı da, yalancılar da, talancılar da gerçeği gördü. Sosyal Devlet yurttaşının yanında olan devlettir. Sosyal devlet, hastanesi ile, doktoru ile, ekmeği aşı ile yurttaşının yanında olan devlettir.

--Başka türlü devlet de mi var mış?

--Eeeee 15 yıldır anlamadıysan sana ne diyiyim ki.

--Dün yok edilip, yok payasına elden çıkartılan her şey, bu gün yeniden aynısı olarak yapılmaya çalışılmaktadır. Devlet Hastanesi, Hıfsısıhha, okullar başka olmak üzere devletin iş yurtları.

--Devlet ve kurumları yok edilirken, Laikliki Devletçilk ve Atatürk tukaka idi. Bakın bakalım, bundan sonra adı bile ağıza alınmayan Atatürk ile ilgili ne methiyeler duyarsınız, ne methiyeler.

--Artık krallar da gelecek kaygısı taşımaya başladı, bak İngiltere Kraliçesi bile halkına konuşmaya başladı. Krallar bile gelecek kaygısı taşır iken, ben KRALLARIN SOYTARINA, DALKAVUKLARINA  GÜLÜYORUM kahkahalar ile. Tünelin ucu çökütü. Çıkış yok.

--Küfrettiğin, saldırdığın devlete, bayrağına sarılacaksın. Bilmem ki utanan olur mu?. Sanmam. Yüzsüzlük sayenizde, izniniz ile oluşur.

Yayın Tarihi
09.04.2020
Bu makale 1092 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!