ANKARA'DAN

Hıdırellez’de Açıp Darağacında Solan Güller

Bu Anadolu ki, Ahmed Arif'e bile "Beşikler vermişim Nuh'a/  Salıncaklar, hamaklar,/ Havva Ana'n dünkü çocuk sayılır,/ Anadoluyum ben,/ Tanıyor musun?" diye şiirler yazdıran kutsal bir topraktır. Tanrılar doğurmuş, tanrılar yaşatmıştır koynunda.

--Topraktır, Ana'dır, ne olur ise de, ne gelir ise de basar bağrına.

--Taaa Orta Asya’dan göç sarmıştır Anadolu'ya. Tohum olarak, bereket, kültür, inanç olarak. İnsan olarak.

--Dağ, Deniz, Ovasında özgürlük, Köroğlu'nda türkü, Dadaloğlu'nda isyan; Hacıbektaş, Hacı Bayram’da inanç olmuştur.

--Kardeş kavgası olmuştur, ihabet olmuştur. Büyük Selçuklu ile açılan yara, Anadolu Selçuklusu olarak sarılmış, Beylikler olarak ayrı kanayıp sarılırken, Taaa Osmanlı'ya kadar gelinmiştir..

--Osmanlı ayrı bir yara, ayrı bir gurur, ayrı bir acıdır bu topraklarda.

--Hep göz ağrısı, göz yaşıdır neden ise. İsyanın yakışıklı delikanlısı, düğünün güzel kızı-gelini olmuştur yine de. Aç ise tok gibi, kir ise pak gibi yaşayarak.

--Gemiler gelmiştir kıyılarına, binbir hayal ile leş kargaları tünemek istemiştir genç kızların taptaze benlerine, toprağına Anadolu'nun. Dedik ya, Anadolu, Ana olduğu kadar yiğittir ve isyandır da.

--Mustafa Kemal olup Samsun'dan doğar, Amasya'da isyan çığlığı olur, Dikmen sırtlarında Düşünen Adam. Ta ki İzmir Bel Kahveye varıncaya kadar. Acıdır, yaradır, düşüncedir ve namustur sırtında Mustafa kemal'in, Anadolu. Umut olup, ışık olup saçılır bu topraklara

--Nevruz olarak doğar her Bahar gününde bu topraklarda, Hıdır-Ellez olarak buluşur, kurt-kuş-börtü-böcek olarak, tohum olarak fidan olur, filiz verir. Ve Mustafa Kemal olarak dolanır ortalıkta.

--Güzel günlere umutlar 23 Nisan'da Ulusal Egemenlik ve Çocuk, 19 Mayıs'da Gençlik ve 29 Ekim'de Cumhuriyet, 30 Ağustos'da Zafer olarak dolaşır, halkı ile bayramlaşır bu topraklarda.

--Taaa ki bir başka bahara kadar.

--Hayınlık, doğadan önce çekmiştir bıçağını kınından, ve bir 12 Mart gecesi saplamıştır Anadolu'mun bağrına hançerini.

--Ülkemin kara günlerinden birisi de 30 Masyıs 1968'de başlar. Amerikan 6. Filosu, İstanbul Boğazı'nda demirler. Bu günün de muktedirleri arasında bulunan bir çok sağcı, 6. Filoyu Kıble yaparak namaz kılıp, meydanda Deniz ve arkadaşlarını taşlarken, Denizler "Kahrolsun Amerika" diye çınlatıyorlardı meydanı.

--Olaylar, olaylar derken 12 Mart ve ilericilerin, devrimcilerin üstüne kâbus gibi çöker.  Birçok aydın tutuklanır ve cezaevlerinde işkence görürler. Öğrenci Lideri olarak Deniz Gezmiş, Mahir Çayan, Yusuf Aslan gibi gençlerin üzerindeki baskı ve tutuklamalar bu dönemde de hız kesmeden sürer.

--16 Temmuz 1971' de başlayan dava, 9 Ekim 1971'de biter ve  Deniz, Yusuf ve Hüseyin’in İdamına karar verilir.

--İdamları engellemek için 27 Mart 1972'de, Türk Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi kurucuları:

--Mahir Çayan, Dev-Genç Genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü, Dev-Genç MYK üyesi Hüdai Arıkan,

--THKO'dan Cihan Alptekin, Fatsalı Nihat Yılmaz, öğretmen Ertan Saruhan ve Ünyeli Ahmet Atasoy;

--İki İngiliz (Gordon Banner ve Charles Turner) ve bir Kanadalı (John Law) radar teknisyenini NATO üssünden kaçırlar.

--30 Mart 1972  Kızıldere'de Mahir Çayan ve 10 Arak arkadaşı öldürülürken, tek kurtulan ise Ertuğrul Kürkçü olmuştur.

--Bu acının yarası sarılmamışken, Anadolu'nun yarası bu kez de  Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan için alınan idam kararı ile kanarken, 6 Mayıs sabahı da kangren olur çıkar

--Deniz, Yusuf, Hüseyin o günden sonra, Anadolu'nun sıcacık kucağında, Yurtsever insanlarının gönlünde, her 5 mayıs'da Hıdırellez ile birlikte güzel dilekler ile sarılıp, 6 Mayıs sabahı yeniden doğarlar.

--Deniz olarak, Mahir Olarak, Ulaş olarak, Yusuf olarak, Hüseyin olarak.

--Ve Hasan Hüseyin gürlemektedir alçak karalığa " ekilir ekin geliriz

ezilir un geliriz

bir gider bin geliriz

beni vurmak kurtuluş mu

  kör olsanı demiyorum

kör olma da gör beni " diyerek.

--Anadolu'mun, Ülkemin üstüne çöken kör karanlık, ne kadar uğraşırsan uğraş, bu topraklar mayasını ezilenlerden, suyunu isyanlardan ve tohumunu da insanlarından alır. Ne yapsan boş.

--Bak işte yine acılar aydınlığa yöneliyor, Hıdırellez olarak, Denizleri, Hüseyinleri, Yusufları ile Mahirleri ile buluşuyorlar.

--Sen sanıyorsun ki, ölüyorlar bak yeniden doğuyorlar her yeniden ölümleri ile.

--Özgürlük ve refah yaşanılası günlere, dilek tutuyoruz Hıdırellez ile birlikte, Denizler, Mahirler, Ulaşlar olarak gömüyoruz topraklarına, yeni filizler olsun diyerek, umutla!..

Yayın Tarihi
06.05.2020
Bu makale 1245 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!