VİZYON

Trafik Terörü ve Turizm

TURGAY ALP

Her yıl yaşanır, ama ders almayız.

Bu trafik teröründen.

Bir atasözü vardır. “Akrep döner en sonun da kuyruğu ile kendini sokar.”

Turizm sektörü de aynen bunu yapıyor.

Kent Konseyi Turizm Çalışma grubunun en son toplantısında gündem buydu.

Turizm çalışma grubunun katılımcıları da, Türsab, Acenteciler, Turizm taşımacıları, esnaf, ve otelci.

Bu konudan meslek grup temsilcilerinin hepsi şikayetçi.

Ya taşıma yapan araç şoförleri.

Onların da itirazları var.

Uyku yok durak yok, bir gözümüz açık bir gözümüz kapalı,

Kelle koltukta gidip geliyoruz diyorlar.

Peki bu şartlar da suçu oluşturan sorumlular kim olabilir?

Bunları çalıştıranlar acenteler mİ, onlara kiralayan taşıma firmaları mı, zoraki çalıştırılanlar mı, yoksa denetleme mekanizmasını uygulamayanlar mı?

Şimdi bakıyoruz kent merkezinde ne kadar denetleme varsa motosiklet üzerine. Sonra araçta kemer takılıyor mu, telefon ile konuşuluyor mu?

Bir de fahri trafik müfettişleri var. Kaldırıma araç park etmiş mi ona bakıyor?

Ona buna sebepsiz yere arkasından gönder makbuzu ödesin, pekala yola tabela, taş tezgah koyan esnafa ne diyeceksiniz. Bunlar araç trafiğini aksatmıyor mu?

Motosikletlerin egzozlar açık, yarışarak trafik terörünü yaratsalar bile,

sorunun esası toplu can kayıplarına neden olan ölümlü trafik kazaları.

Devlet karayolun da turist taşıyan araçlarının denetimlerinin gerçekleşmemesi buna temel neden teşkil etmektedir.

Bu araçların çalışma süreleri nedir, takometre var mı, belgeler tamam mıdır ilgilenen yok.

Sadece yollarda hız limitleri denetiminde Radarlar çalışmaktadır.

İşte yıllardır her sezon öncesi masa da konuşulan bunlardır.

Çözüme gelince ise.

Elde var sıfıra sıfır.

İlle birilerinin canı yanacak.

Birileri üstlerine düşen görevi layık ile yerine getirse, bırakın ölümlü kazaları, kimsenin burnu dahi kanamaz ne turizm sektörü ne de ülke ekonomisi yara alır.

Artık bilinçli olarak buna bir dur demenin zamanı gelmiştir.