VİZYON

İstanbul; düş artık Anadolu’nun…

TURGAY ALP

Yakasından ve sırtında, kambur olma yeter….

Niye, iddialı bir söz neye dayanarak yazıyorsun diyeceksiniz.

Ege ve Akdeniz Turizmle, hayvancılık ve tarım üretimi ile İç Anadolu, Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu, gerek hayvancılık gerek de tarım üretimi, gerekse Kültür ve Turizm eserleri ile ülke ekonomisine, istihdamına büyük katkılar veriyor, gelecekte de verecektir muhakkak.

İstanbul ise nüfus artış ve göçü ile Ülkenin sanayisine, ticaretine ve turizmine şüphesiz katkı veriyor. Ama şuan ve gelecekte tüketim metropoli!

Bir gerçekte şu ki, 3 tane boğaz köprüsü ile fuzuli marmaray tüneli, çevre yolları ve otobanları ile geçen geçmeyenden alınan, yapımcı mütahit firmalara verilen ödeme garantileri ile maddi yükler bindirmekte. Gelecekte inşaatı başlayacak Kanal İstanbul ve üstüne yapılacak yeni köprüler ile ülke ekonomisine ve vatandaşa çok büyük yükler getirecektir.

Yapılacak ilk köprü ise 6 milyar dolara, çevre yolları hariç mal olacakmış.

Bu ise İstanbul’un gelecekte ki vatandaşın sırtına aşırı yük olacaktır

Gelelim görünmeyen ama yıllarca hissedilen ekonomik kayıba.

Başta, Antalya, Manavgat, Serik, Alanya, Kaş, Kalkan, İzmir, Çeşme, Kuşadası, Muğla, Marmaris, Bodrum’da ki turistik konaklama tesis İşletme ve yatırım şirketlerinin merkezlerinin İstanbul’da olması vergilendirilmesi, kaynaklarının oraya yansıtılmasıdır. Belediye yerel hizmet yatırımlarının bütçe artışlarının İstanbul’a kaydırılmasına neden olmaktadır. Ayrıca yine bu şehirlere gelen tarifeli yerli ve yabancı uçak seferlerinin, İstanbul havalimanında inip, turist sayısının İstanbul’a yazılması, bilhassa Antalya, İzmir ve Muğla’nın gelir kaybının tek nedeni olmaktadır.

Şimdi sormak lazım İstanbul’a, hem Tarım hem Hayvancılık üretim konusunda nüfusuna göre yeterince katkı koyma, hem de sana altın tepside sunulan çevre yollarıyla, otobanlarla, köprülerle, tünellerle, viyadükler ile Anadolu’ya haddinden fazla yük ve kambur oluyorsun.

Bir de nüfusuna göre Mecliste en fazla Milletvekiline sahip olarak sesin yüksek volüm de çıksın.

Anadolu’nun sesi duyulmasın, teşvikler kaydırılmasın, yatırımlarla kalkınmasınlar, taşra olarak kalsınlar. Ormanların talan edilmesi, tarım alanlarının kaçak yapılarla betona çevrilmesi, sulak yerlerinin kuruması, İstanbul milletvekillerinin umurunda değil. Onlar için vergilerinin tahsili yatırımların, yolların, köprülerin yatırımların çoğunun İstanbul’a yapılması önemlidir. Kanal İstanbul fantezisi ile üstüne köprüler yaparak insanlara yine yükler binecektir.

Anadolu bağırarak diyor ki in artık İstanbul sırtımızdan, kambur olma.

Anadolu kendi başına, Tarımı, üretimi, Hayvancılığı, Kültürü ve Turizmi ile ayağa kalkacaktır.

Anadolu da insanlar silkinip kendine gelir ekonomisini düzeltir.

Devlet olarak sen, Anadolu’yu krediler, yatırımlar ile destekle, betona, çevre yoluna, Kanal İstanbul’a, köprülere yatırım yapma, ödeme garantisi verme. Ülkeyi borçlandırma,fakirleştirme.