Sözün gücü...

Yunus Emre ne güzel söyler; “Sözünü bilen kişinin, yüzünü ağ(ak) ede bir söz...”

Yaşamı sürdürmek için alınan “nefes”, önce “ses”, sonra “söz” olur... Tanrı Birliğini konu edinen ‘Kelam’ı karşılayan ‘söz’, varoluşa delil sayılır; bu yüzden kutsal ve tanrısaldır... Söz, çok tanrılı kadim inançlardan, tek tanrılı dinlere; tanrısal ve kutsal bellenmiş; güzel söz söyleyenlerin tanrı tarafından kayırıldığına ve de o yüzden öylece yaratıldığına inanılmış... Hemen hepsi iyi birer şair ve söz ustası olan peygamberlerin, “Tanrı Elçisi” olarak bellenip arkalarından gidilmesi bundandır...

Sözün yüksek değer ve aynı oranda risk taşıdığı alan siyasettir...

Yıl 1991; Süleyman Demirel DYP’nin, Mesut Yılmaz ANAP’ın başında... Demirel, milletvekili adayı Rizeli Mehmet Haberal için, Yılmaz’ın da memleketi olan Rize’de miting yapıyor... Meydan dolduran halk coşku içinde; Haberal ve Demirel tezahüratından yer-gök inliyor... Konuşmasını ‘Yılmaz’ın başarılı olamayacağı’ üstüne kuran Demirel söz arasında kalabalığa “söyleyin” dedi ve ekledi “hamsi kavağa çıkar mı?” Hamsi, her Karadenizli, hele de Rizeli için balık değil,  kimliktir... Halk, Demirel’in söylemini, “hamsinin kavağa çıkması ne kadar mümkünse, Rizeli Mesut Yılmaz’ın başbakan olması ancak o kadar mümkün” olarak algıladı... Önce derin bir sessizlik oldu; sonra koca meydan, sanki onca insan hiç toplanmamış gibi hızla boşaldı...

Özeti şu ki, Rizeliler çok sevdikleri Mehmet Haberal’a oy verip milletvekili seçmediler... 

Diplomat kimliği ile tanınan; emekli büyükelçi, CHP Bursa Milletvekili Onur Öymen’in, TBMM kürsüsünden, Hükümet’in PKK politikasını eleştirirken “Atatürk Dersim’de böyle mi yaptı; Dersim’de analar ağlamadı mı?” sözleri, Alevi oylarının büyük bölümünü alan CHP yönetimini zorda bırakması bir yana, AKP’ye inanılmaz bir koz vermişti... AKP sözcüleri “CHP Dersim’de Evladı Kerbela’yı katletti” deyip, dolaşmışlardı...

CHP İzmir milletvekili Birgül Ayman Güler’in geçen hafta,  “Türk Ulus Birliğini, (ne) Kürt (ne de başka bir)  ayrımcılığa ezdirmeyeceğiz” anlamına gelen sözleri, başta AKP olmak üzere sağcısından solcusuna birçok kişi ve kurumun, CHP’ye yönelik ciddi bir yıpratma polemiğinin başlamasına neden oldu...

Siyasette sözü söyleyen kadar, dinleyenin algı kapasitesi ve de niyeti önemlidir; gerçek söz ustası bunu dikkate alır, rakibine koz vermez...

Halk ozanı Basri “Kelamın kadrini bilene söyle/Şalgam pazarında cevher satılmaz” der... Ya hemşerimiz Kaygusuz Abdal, “Sözün ey Kaygusuz irfana söyle/ Ne bilir şekeri dana, buzağı...”