VİZYON

Çevre inadına

TURGAY ALP

TBMM Başkanlığına sunulan "Turizmi Teşvik Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı"na göre, Hazineye ait yerler Maliye Bakanlığınca, Kültür ve Turizm Bakanlığına tahsis edilecek.

Hazine adına tescili yapılmamış, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerle, kapanan yollar ve yol fazlalarının resen tescili, talep tarihinden başlayarak en geç 1 ay içinde tamamlanacak.

Tasarıyla, Hazine mülkiyetinde yeterli alanın bulunmadığı durumlarda, Orman Kanununa göre orman sayılan yerlerden hangilerinin Çevre ve Orman Bakanlığınca, Kültür ve Turizm Bakanlığına tahsis edileceği sıralandı.

Orman sayılan yerlerde turizme tahsis edilecek alan, ildeki ormanların yüzde 1'ini geçemeyecek. Yapılaşmaya esas inşaat emsal değeri 30'u aşamayacak.

Ağaç kesilmesi durumunda, kesilen ağaç sayısının 2 katı, ağaçların kesildiği alana, bu alanda ağaç dikimi mümkün değilse 4 katı kadar ağaç, en yakın alana kesin tahsis öncesi dikilecek. Bu gerçekleşmezse, tesise ait turizm yatırımı veya işletmesi belgesi iptal edilecek.

Bakanlığın tasarrufuna geçen taşınmazların yatırımcılara tahsisi, kiralanması ve bunlar üzerinde irtifak hakkı tesisine ilişkin esaslar, süreler, bedeller, hakların sona ermesi ve diğer şartlar; Kültür ve Turizm, Maliye, Çevre ve Orman bakanlıklarınca Devlet İhale Kanunu ve Orman Kanunu hükümlerine bağlı olmaksızın ortak tespit edilecek. Bakanlık, kendi tasarrufuna geçen taşınmazları, Türk ve yabancı uyruklu gerçek ve tüzel kişilere tahsis edebilecek.

Geçmişte olmayan bu değişiklik öncelikli olarak çevreci görünmekte. Kesilen ağaçların yerlerine 2 ve katları ağaç dikimini öngörüyor. Peki, 80’li yıllarda yapmış olduğunuz tahsisler için niye bunları gerçekleştirmediniz? Tesisler yapılacak diye, golf alanları açılacak diye niye yüzbinlerce ağaç kesildi? Daha sonra da orman içi yapılaşmaya esas inşaat emsal değeri 30’u aşmayacak deniliyor. Bunda niye çok katlı beton uıcubeye de müsaade edilmeyecen projeler yapılacak denmiyor?

Ayrıca yine dikkat çekecek önemli bir konu daha var. Son pragrafta belirtilen tahsis şartnamesinde Devlet İhale kanunu ve Orman Kanunu hükümlerine bağlı olmaksızın, Türk ve yabancı uyruklu gerçek ve tüzel kişilere tahsis edilecek.

Yani “ Siyasi, dost, ahbap, yandaş, arkadaş ve paradaşlara “ günün hükümetleri veya bakanlıkları tarafından tabiri caizse peşkeh çekilecek.

SİYASİ ŞİŞİRMELER

Yerel seçimler yaklaşıp siyaset kazanı kaynarken, tabii ki yerel medya da kaynayan kazanların altına odun atıp, körükle hava basacak. Basacak ki paracıklar aksın. Kendilerine görede, bize görede yerden göğe kadar da haklılar. Çünkü gazetelerin yaşam şartlarıda ona bağlı.

Ya bu siyasilerin bazılarına ne demeli. Bazıları diyoruz ama bunlar, üç beş kişi ile ne yazık ki sınırlandırmıyoruz. Sizler de seçimler yaklaştıkça bunların nasıl sayısal artışlar göstereceğine şaşırarak şahit olacaksınız. Tabiiki bunlar öncelikle koca metropol olmuş Antalya ve bölünen ilçeleri yönetmeye talip olacaklar, sıralamaya giremezler ise üst sıra meclis üyeliklerine “eh yan cebime” koy diyecekler. Ama bunlara bizim bir tavsiyemiz olacak. Siz siz olun bir boy aynasının önüne geçin. Öncelikle eğitiminizi, kültürünüzü, hayat tecrübenizi, ahlakınızı, geçmişinize bakarak vizyonunuzu sorgulayın, daha sonra göreve talip ollacak endama sahip olup olmıyacağınıza vicdanen karar verin.. Olsun “namım ve adım yürüsün” diyorsanız, hem paranızdan hemde hali hazırdaki şahsiyetinizden büyük bir eksilme olacağına emin olun. Bizden söylemesi, çünkü dün de böyle oldu, yarında böyle olacak.