Turizmi kendimiz yok ediyoruz.

Türkiye, Avrupa Birliği'ne giriş sürecinde, tüm sektörleriyle yoğun bir faaliyet içerisindedir. Turizm sektörü de üzerine düşen görevleri yerine getirmekle birlikte, Avrupa ile en uzun süreli ve en fazla karşılıklı ilişki kurabilen sektörlerin başında gelmesine rağmen hala
Avrupa Birliği ve kriterleri tam anlamıyla kavranabilmiş değildir. Yaşanan sıkıntıların içinden çıkmakta zorlanan Turizm sektörünün, özellikle seyahat acentalarının durumu düşündürücüdür. Turizm tanıtım stratejisi çerçevesince, Bakanlıkla sektörün işbirliğiyle, bu yıl daha etkin bir tanıtım yürütülmüş ve Türkiye markası oluşumunda önemli açılımlar sağlanmış ve sayısal olarak turist gelişi artmıştır. Ancak, katma değer yaratmakta sıkıntılar bir türlü aşılamamıştır.
Ülkemiz taşıdığı değerlerle adeta Turizm yapılabilirliği için doğal bir hazinedir. Buna rağmen, Türkiye'yi ziyaret eden her turistin ülkemizin özelliklerini tam anlamıyla özümseyerek kendi ülkesine döndüğünü söylememiz zordur. Turistlerin, doğası, tarihi, sanatı, estetiği, simgeleri ve en önemlisi insanları ile tanıdıkları ülkemiz hakkında takdir ve sempati geliştirmesi birçok açıdan çok önemlidir.
Turist rehberleri olarak, Bizler turizm de ortak kazanımları yükseltmeye uğraşırken, yaşanan ve yaşanacak olumsuz olaylar turizmi yok etmektedir. Sürdürülebilir Turizm yapılabilmesi için gerekli, sektörü güçlendirici sistemsel tedbirler alınmasını beklerken, gün geçmiyor ki yeni bir olumsuzluk yaşanmasın. Turizm de bundan payını almaktadır. Günü birlik yaşıyor ve yapılması gerekenleri bir başka sabaha bırakıyoruz. Havaalanına getirdiğimiz turist hangi koşullarda ulaşım yapmakta, gerçekten ne kadar önemsiyoruz veya bu konuda olumluluk adına ne yapıyoruz. Daha nereye kadar, bilenlerin ve uyaranların sözlerine kulak tıkayacağız.
Turist araçlarının karıştığı kazalarda yaralanan veya ölenler bizim sorumluluğumuzda değil mi? Avrupa Birliğinin insan hakları ve tüketici haklarına ne kadar uyuyoruz! Kazalar neden olmaktadır, bir bilen bu konuya çalışma yapan bir ilgili merci var mı dır?
Kaza olduğu zaman, sadece makyaj izlenimi veren tur araçlarına yönelik birkaç gün yoğun trafik denetimi yapılmakta ve seyahat acentaları işi sıkı tutmaktadır, ama sonrası yok. Bu kayıtsızlığa ülke yararı nedir veya şöyle mi demeli birilerinin özel menfaati mi kollanmaktadır.
Artık, Trafik güvenliğindeki sürüş güvensizliğinin turizmin sürdürülebilir olmasına olumsuz etkisi denetimle ilgili yetkililerce iyi anlaşılmalıdır. Ülkeye turist getirmek için herkesi seferber edip, Turizm adına pek çok tavizler vererek, ağır bedeller ödüyoruz. Turistlere bin bir
zahmetlerle organize edilen turlarda ise, turistleri veya Türkiye'nin turizm geleceğini karayolları kanununa aykırı bir şekilde direksiyon başında sürücülük yapan, zaman zaman yetkisiz kişilere emanet ediyoruz.
Acentalar arasında yaşanan, çetin rekabetin gerekçelen dirildiği düşük bedel ve aşırı çalışma temposu, sektöre olumsuz yansımaktadır. Pek çok şoför yol ve iz bilmez durumda, buna yeterince dinlenmeden çalışmayı eklerseniz, zombi şoförler yaratırsınız. Kötü çalışma koşulları turları riske etmektedirler. Kitle turizminin yarattığı vahşi rekabet ortamı; yemek kalitesini düşürmekte geleneksel Türk Mutfağı yerine ne olduğu belli olmayan yemekler verilmekte, kültür turları yok olmakta bin bir emekle yetiştirilen turist rehberleri acımasız ortam nedeni ile alış-veriş turları için satış elamanı olarak kullanılmaktadır.
Çok yakın zamanda, Övündüğümüz tarihi ve tabiat dokumuz tanıtılmayacak; tur araçları pazarlama elamanlarınca yönetilecektir Çeşitli programlarla, Ülkemizi tanıtmayı hedefliyor, Ancak, bu işi bilmeyen ülkeyi kötüleyen yetkisiz kişilere emanet ediyoruz. Yapılacak tur denetimleri, önceden duyurulunca aykırılıklara tedbirler alınıyor, asayiş berkemal oluyor, sonrası yok? Turist kendi başına alış verişe çıkıyor, Esnaf olarak onları çığırtkanlara teslim ederek, kazıklıyor, sonrada iş yok bu nasıl turizm diyor, bağırıyoruz ya sonra?
Mükemmel sahillere mükemmel oteller yapıyor ve Ülkemizi çok ucuza pazarlıyor ve satıyoruz. Turistik büyük alışveriş mağazalarının kelle başı yaptıkları desteklerle, uçaklarla getirilen turistlerin kişi başı harcamaları düşüyor.
Turizmdeki başarılarıyla, örnek gösterilen Sayın Yusuf ÖRNEK ve VASCO'nun sebep olduğu kötü tecrübenin ardından, başka hangi seyahat acentası batacak ve otel el değiştirecek diye merak ve endişeyle bekliyoruz. Dağlarımızı maden ocaklarına, Koylarımızı turizm teşvik
adı altında inşaatlara açıyor, Doğayı, Çevreyi ve tabiatı geriye gelemeyecek şekilde katlediyor, ardından turist sayısını artırmayı planlıyoruz. Turizm adına yapılan pek çok çalışma, turizmi yok etmekten başka bir işe yaramıyor. Kendimizi daha ne kadar aldatacağız!
Gelecekte, Hangi çevre ve doğayla turizm yapacağız bilinmiyor.
Nitelikli rehberlik hizmeti arayışında olan, Kokartlı rehberler turizmden uzaklaşıyor.
Turizm gün be gün yok oluyor.
Olumlu paylaşımlar dileğiyle,

Yayın Tarihi
15.07.2008
Bu makale 11465 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!