Turizmde durum ve TUREB toplantısı

            Turizm işlevselliği, etki alanları ve sonucu itibarıyla sosyo-ekonomik göstergelerde önemini giderek arttırmaktadır.

             Turizm, dünya ekonomisinin 4. büyük sektörü olarak kabul edilmekte ve 2008 verilerine göre, 1 milyar kişi turizm hareketi içindedir. Ekonomik bir güç olarak turizm diğer sektörlere göre daha az yatırım, daha çok istihdam ve sürekli gelir anlamı taşımaktadır. Bu yüzden tüm hükümetler turizmi yapılabilir ve sürdürülebilir kılmak için çalışmalar yapmakta ve tedbirler almaktadır. Taşıdığı tarihi, doğal, kültürel ve etnografik değerler çeşitliliği nedeni ile Türkiye’nin bu talepten etkilenmemesi düşünülemez.

            1980 sonrası hükümetlerin izlediği akılcı politikalar ve desteklerle, 2008 verilerinde ülkemizi 25 milyon turist ziyaret ettiği anlaşılmaktadır. Dünyada yapılan turizm değerlendirilince önümüzde aşmamız gereken pek çok hedefler olduğu aşikardır.

             Dünyanın içinde bulunduğu ekonomik kriz söz konusu olduğunda elimizdeki kaynakları turizm amaçlı, daha iyi değerlendirmemiz gereklidir. Genel veya özel nedenlerden kaynaklanan ekonomik krizin etkisi ve işsizliğin artırması sonucunda toplumsal dengeler sarsıntı geçirebilecektir.

            Pek çok turizmci öz sermaye sıkıntısı içinde kalarak, ya iş yerini kapatmış ya da diğer sektörlere kaymıştır. Ülkenin muhtemel bir ekonomik krizden az etkilenmesinde, Turizmin yapısal düzenlemelerle geliştirilmesi gereklidir. Turizm sektörünün geliştirilmesi ve sürdürülebilir bir yapıya ulaştırılması için Turist Rehberlerinin önemini, her gelen gün daha da arttırmaktadır. Turist Rehberleri tur programına, turistin profiline, isteğine göre bilgi verir ve ülke tanıtımını gerçekleştirir. Turist Rehberlerinin başarısı seyahat acentasının başarısını artırır veya azaltır. Bu da ülkemize gelen turist sayısını direkt etkilemektedir.

           Ülkemiz turizminde son durum itibariyle, turist, acenta ve turist rehberi sayısı artmakta ama turizm geliri düşmektedir. Turizm yatırımlarında da durum aynıdır. Yatırımcı artmakta fakat, beklentisine cevap bulamayabilmektedirler. Ülkemizin umudu olması gereken turizm, umutsuzluk olmaktadır.

            Turizm sektöründe çalışan pek çok kişi gibi turist rehberleri de ülkeye hizmetle eşdeğer gördükleri gururla icra ettikleri mesleklerinde sıkıntı içindedir. Sayısı 12.000'i aşan turist rehberleri için özel bir yasa itici güç olacaktır.

           Kurulduğu 1998 yılından beri, Esnaf odaları ve dernekler  gibi farklı yapıdaki rehber örgütlerinin oluşturduğu TUREB Turist Rehberleri Birliği Bakanlık ve sektör yetkilileri ile çalışmalar yapmaktadır. 25-26 Kasım 2008 tarihlerinde Ankara’da yapılan toplantı sonucunda gerekli programlar yapılmış ve Sn. Uğur AYYILDIZ Başkanlığında yeni yönetim seçilmiştir. Bu çabalar ülkemiz turizminin sürdürülebilirliğine katkı sağlayacaktır.

           Seçilen yeni yönetim adına Sn. Ayyıldız, "bütün turist rehber meslek kuruluşlarının ortak bir çatı altında olması gerektiğini, rehberlerin sorunlarının çözümünde başarının sırrının beraberlik ve bütünleşmede olduğu"nu söylemiş, yaşadığımız günlerin ‘Birlik ve Dirlik’ zamanı olduğunu özellikle vurgulamıştır.

           Yeni TUREB Yönetiminin Türk turizmine ve rehberlere hayırlı olmasını dileriz.