BİLİMSEL DÜŞÜNCE

Mustafa Kemal’in Dindarlığı…

Giriş:

Yıllardan beri Atatürk düşmanlığı “din”  üzerinden yürütülmektedir. Tarihin farklı dönemlerinde her zaman din siyasete alet edilmiş, onun üzerinden ikbal mücadelesi verilmiştir. Bugün de devam ediyor.

Siyasi iradeler mutlaka halkın “din” duygularına hitap ederek kandırmayı yeğlemişlerdir. Bu iktidarlar bir yandan halkı kandırırken bir yandan da Allah’la aldatarak ceplerini, heybelerini, kasalarını doldurmuşlardır.

Fakir fukara halka ‘din-iman’ derken kendilerine ‘han hamam’ diyerek yenilerini “küpleme” planlarını yaparlar. Fakire kendilerinde olmayan “din-iman” satarlar; Kuranla, Allah’la kandırırlar.

Bu istismara bir de Atatürk’ü alet ederler. Atatürk’ün din anlayışını gizleyerek, duyurmayarak, anlatmayarak O’nu sanki din karşıtıymış diye gösterirler.
Vatandaşın dinini öğrenmesi ve anlaması için Türkçe Kuran’ı istemezler, Türkçe duayı istemezler… Anlamadığı bir dilde, ne söylendiğini bilmeden, ne anlama geldiğini bilmeden softaların yaptıkları dualara kanarak huzur arar vatandaş.

Hâlbuki her vatandaş kendi yaptığı duayı Türkçe yaparsa, Kuran’ı Türkçe mealiyle okusa, ne dediğini anlarsa, iş softa hacı-hocaya kalmayacak, din o cahillerin elinde ve dilinde oyuncak olarak bulunmayacak.

Bu durumda, Türkçe okunan dua mı daha iyi, yoksa anlamını bilmeden ezberlenen bir duayı okumak mı daha iyi ve faydalı?
Hele ki, ezbere manasını bilmediği duayı okurken beyin hücreleri ile dilde söylenen duanın-kelimelerin anlaşılır bir bağı yoksa algılama sistemi yoksa yaptığı duanın, kıldığı namazın neye yaradığını kestirmek mümkün değil. Sadece ezberden fiziksel hareket olur anlamadan yapılan dua… Böyle durumlarda insanlar, dua okurken ya dükkânını, ya tarlasını, ya dairesini ya da başka şeyler düşünme yanlışına girer.
En samimi Müslüman bile bu hataya düşer. Hiç kimse bana “evliya” gibi görünmeye kalkışmasın…
Anlayarak, okunan dua ve vaaz mı daha makbul, anlamadan okunan dua mı?

Burada çok net bir sorum var; Allah Kuran’ı neden İngilizce, Türkçe ya da Fransızca indirmedi Hz. Muhammed’e?
Gücü mü yetmezdi? Yeterdi.
Teke sebep; peygamberin kendi dilinde olsun da anlasın diye…
Bunu anlamayacak, idrak edemeyecek birisi var mı?
O halde işin ardındaki ideolojik amaç çok farklı olmalı…
Türkçe duaya, Türkçe meal Kuran’a karşı gelmenin ardındaki amaç; dini çok sevmek, Allah’ı çok sevmek değildir. Menfaat var, siyasi çıkar var, halkı kandırmaca var… Bunun farkına varalım artık…
**
Atatürk dindar bir kahramandır…

İşte bunun için Atatürk’ün önerdiği, her Türk vatandaşının Kuran’ı ve duayı Türkçe okuyup anlaması isteğidir. Atatürk diyor ve biliyor ki; eğer vatandaş dinini doğru bilir ve anlarsa aklını kullanacak. Yalancılara, dinci yobazlara, din tüccarlarına inanmayacak, kanmayacak. İşte bunu söylediği için yobazlar Atatürk’ü “din karşıtı” göstererek yine vatandaşın dini üzerinden siyasi çıkar ve ikbal ile nüfuz sağlamaktalar… Vatandaşı kandırma argümanı olarak kullandığı “dincilik sistemi” sürekli gelişmekte ve yaygınlaşmaktadır. Kur’an üzerinden de halk kandırılarak soyulmaktadır.

Ey mütedeyyin samimi Müslüman vatandaşım, kardeşim, lütfen bunun farklına var, dinine, inancına sahip çık ve İŞPORTADA satılmasına engel ol… Bu, senin Allah’a karşı olan borcun ve sorumluluğundur…

**
Aşağıda Atatürk’ün din hakkındaki sadece 3 olayı aktaracağım.

Örnek-1: Mustafa Kemal’in anladığı İslam Kur’an’daki İslam’dır (dindir); akla ve mantığa uygun olan din... Hurafelere göre uydurulmuş din değil... Arap kültürünün karıştığı din değil… Menfaatçi yobazların, din simsarlarının, din tüccarlarının, din bezirgânlarının kendilerine göre uydurdukları din değildir…
Size birkaç çarpıcı örnek vereceğim burada, lütfen dikkatle okumalısınız…
Yunus Suresi, 100 ayet (2.kısmı) “Allah aklını kullanmayanların üzerine pislik bırakır (yağdırır).

Bunu çok iyi anlayan ve okuyan Mustafa Kemal ne diyor bakınız; “Benim manevi mirasım bilim ve akıldır” Yani, manevi mirasım üfürük değil, okuyup yalama değil, çoraplarını “şifa niyetine” koklatma değil, abdest suyunu “şifa niyetine” içirmek değil, “şifa niyetine” el etek öpmek değil…
Bugün din diye bu hurafelere inanılmakta…
Onun için sahilde yaşayanların darası düşük olur…

2. Örnek: Yıl 1937, ilkokullarda okutulan bir din dersi kitabı var, adı “Cumhuriyet Çocuğunun Din Dersi Kitabı”… Yazarı; Prof. Dr. Abdulbaki Gürpınarlı (Kur’an tefsirleri olan din otoritesi)… Kitabı yazdıran Atatürk’ün ta kendisi… Hem de parasını cebinden vererek, devlet bütçesinden değil…

İftira ediyorlar ya; “Atatürk din derslerini okullardan kaldırdı” diye…
Bundan daha büyük ayıp, yalan, günah olabilir mi?
Sırf Gazi Paşa’yı kötülemek için “Din derslerini kaldırdı” iftirasını atıyorlar.
Aksine, Atatürk tüm köy ve şehir okullarında okutulmak üzere 1937 de Abdulbaki Gürpınarlıya hazırlattığı “Cumhuriyet Çocuğunun Din Dersleri”  din dersi kitabını okutan dindar bir kahramana iftira atmak Müslümanlığa sığar mı?
İlginç olan bir durum ise, Atatürk öldükten sonra ABD ağababasının önerisiyle okullardan bu din dersi kitapların kaldırılmasıdır, onların yerine daha başka, hurafe ağırlıklı kitaplar konuldu. İşin püf noktası anlaşılıyor mu?

3. Örnek: Mustafa Kemal’in Not Defteri ilginç bilgilerle dolu...
Yıl, 1922; Büyük Taarruz henüz başlamamış, taarruzdan önceki bir zaman dilimi, taarruzdan sonra neler yapacağını not almış; yapacağı devrimleri teker-teker not defterine yazmış.  İşin ne kadar zor olacağını da biliyor. Ama güvendiği bir güç var; defterinin yukarısına yazdıklarının altına kalın bir çizgi çekiyor ve şunları yazıyor; “Tanrı birdir ve büyüktür.” Bu yakarışı ve güvencesi Tanrı’dır.
 
Ey vicdanı kararmış kötü niyetli kara cahiller, dini sömüren dinci yobazlar, bu belgeler size bir nasihat niteliğinde olup, Allah sizleri inşallah “ıslah” eder de bu millet de sizden kurtulur… Diyeceğim şimdilik budur…

(Not: Ricamdır; bu yazıyı okuyup beğenirseniz eğer lütfen paylaşınız.)

Yayın Tarihi
06.04.2012
Bu makale 9841 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

ÇOK OKUNAN

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!