BİLİMSEL DÜŞÜNCE

Doğanın Öcü...

Dünya geçici bir imtihan yeridir. Bu ifadeyi hacı hoca takımından sık duyarsınız. Aslında doğru bir söylemdir de söyleyenin güvenilirliğine bağlıdır inandırıcılığı.

Evet, Dünyada görülen zorluklar birer sınavdır ve bu sınavdan ancak sabırla geçilir. Onun için an itibarıyla sabır sınavıdır insanlığın tabi tutulduğu...

Sabretmek kolay değil, zordur. Tıpkı doğruyu söylemek gibi... Doğruyu söylemek kadar zor, boş konuşmak kadar kolay bir şey yoktur. Ülkemde boş konuşanların çokluğu aklıma geldikçe... Böyle düşünüyorum. Elbette zor olacak. Mademki bu bir imtihandır zor olmalı, zor olmayan şey imtihan olur mu ki? Zor olsun ki ne olduğu belli olsun!..

İnsanoğlu sıkıntıya, dermansız derde düştüğünde çare arar. Çaresiz kaldığında kendinden daha güçlü bir varlığa, insanüstü güce sığınır.

Dert ve sıkıntıya düşmek, her canlının başına gelebilecek bir durumdur. İşte böyle bir durum karşısında Yaratana sığınma başlar. Tanrı'yı gizlice imdada çağırır. Bu çağrı aslında içe kapanmışlığın, çaresizliğin bir sonucudur. Böyle bir durumda kalındığında Tanrı'nın varlığını hatırlamak ve ondan yardım dilemek bütün dünya malından üstündür.

Ne kadar zengin, ne kadar maddi güç sahibi olursan ol çare olmaz sıkıntına, düştüğün derde...

İşte an itibarıyla yaşadığımız hal böyle bir durum.

Ultra mikroskobik bir varlık bütün insanlığı maymuna çevirdi. Süper güç sanılan devletler, dünyayı bir emirle nükleer cehenneme çevireceğini söyleyen muktedirler "pıssss..." deyip on metrekarelik alanlara sıkışıp kaldılar. Ne kendileri ne en yakınları dokunabiliyorlar.

İşte bu noktada çaresiz kalınca insanlar, düne kadar "nefesi kuvvetli" hacı-hoca ya da şeyhlere sığınan, onlardan medet umanlar şimdi gerçeği yani ölümü gördüler. Nefesi kuvvetli sömürgenlerin kâğıttan kaplan olduğu, kumdan krallar olduğu anlaşılınca bu salgının esas çaresinin merkezine yöneldiler.

Tanrı'nın verdiği en üstün özelliği yani aklı kullanmanın yollarını aramaya başladılar.

Aklın yolu bilimdir. Şimdi herkes bilim insanlarından gelecek haberi dört gözle bekliyor.

Düne kadar içinde alkol var diye kolonya eline dökmeyen sahtekâr sarıklı kıl suratlılar şimdilerde neredeyse kolonya ile çimecekler!

Ölüm korkusu...

Covid-19 herkesi dize getirdi mi? Getirdi.

Bu ultra mikroskobik varlık insanoğluna şunu hatırlattı: 'Ben doğayım. Beni tahrip edersen, ağacımı kesersen, ormanımı yakarsan, sularımı kirletirsen, derelerimi kurutursan, kuşları, börtü böceği aç ve susuz bırakırsan, her şeyi belli bir denge içinde oluşan ekosistemleri bozarsan, ben mutasyon geçirir kimlik değiştirir sana musallat olurum ve öcümü alırım. Çünkü ben doğayım!..'

'Doğa olarak sana her şeyi verdim, kıymetini bilmedin. Sana dikkat et dedim, etmedin! Mazlum olsan bile, zalim olma dedim, oldun!..

Doğanın kanunları karşısında zora düşersin dedim.' Unutmamak gerekir ki metafizik dünyada hesap sorulduğunda sorular çok çetindir.

İstersen buna "mahşer" de orada hesap zordur.

Yaptığın kötülüklerin, tahribatın hesabını verirsin.

Yaradan güç seni birilerini ezesin diye yaratmadı. Onun ilkesi ezilsen de ezme ilkesidir.

Hiçbir şekilde hiçbir sebep bahanesiyle birilerini maddi ve manevi olarak ezme.

Zor bir imtihana tabi tutulduğunda bunları hatırla.

Bu öyle bir imtihan ki kitabı açıp okumak serbest, kopya da serbest!..

Bak istersen o inandığını söylediğin ama hiç dikkate almadığın, onu kendi çıkarın için istismar ettiğin, ticaretini yaptığın, siyasi mitinglerde havaya kaldırıp onun kutsallığını kenara atarak ikbal için inançlı insanlardan oy istediğin ne diyor, bir dinle: "Muhakkak ki sizi ölüm tehlikesiyle, açlıkla, dünya malının, canın ve ürünlerinin kaybı ile sınayacağız. Ama zorluklara karşı sabredenleri müjdele!" (Bakara-155).

Bak işte sınanıyorsun, canınla- ölümle sınanıyorsun.

İşte sınav budur. Bu sınavın soruları tahrip ettiğin doğal hayatta, karada, havada, denizde, kirlettiğin çevrede, hor kullandığın, israf ettiğin nimette saklıdır.

Siz, biz yani tüm insanlar büyük bir imtihandayız.

Sorular çok çetin.

Yoksa sen şöyle mi sanıyordun ben bu imtihandan geçerim mi diyordun?

Aldanmışsın: "İnsanlar imtihandan geçirilmeden, sadece 'imtihan ettik' demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sanırlar" (Ankebut/2-3).

Yaptığın yanlışların cezasını çekiyorsun, çekeceksin.

Bunun kurtuluşu yoktur.

Unutma, Yaratan hiç kimseye "güç yetireceğinden fazla yük yüklemez” (Bakara/286).

İşte bu sebeptendir ki tabi olduğun sınavın sonu neye varır, zaman gösterecektir.

Satırlarımı Yunus'un muhteşem dizeleriyle bitiriyorum:

“Görelim Mevla neyler, neylerse güzel eyler."

Yayın Tarihi
01.05.2020
Bu makale 1375 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!