Zaman, kavramları ile bir anlam taşıyor.
Bu yüzden de, bir çok ülkede "hayvan haklarına" bile çok özel önem verildiği bir dünyada, ülkemiz açısından da, "insan ve hakları" çok daha anlamlı hale gelmiştir.
Sadece "Kutlu olsun!.." .demeyi ne çok isterdim. Ülkem için de, dünya için de!...Ama bu, kadar kolay değil. İki sebepten dolayı.
İki önemli tarih verir isem, derdimi daha kolay anlatabileceğimi umuyor/sanıyorum!...
İlki, 24.Ekim.1945 BİRLEŞMİŞ MİLLETLER(BM) ÖRGÜTÜ KURULDU.
İkincisi ise, bunun ardından, 10.Aralık.1948'de de; BM'nin Paris toplantısında İNSAN HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ YAYINLANDI.
Konuya doğru soruyu sorarak başlayalım.
İnsana, "İNSAN HAKKI" gereklimidir?
Yanıtını aramaya nereden başlamalıyız
İnsanlığın tarihinin ya da kaderinin değiştiği dönemler vardır. 1789 Fransız İhtilali, insanlık için önemli gelişmelere öncülük etmiştir
Dünyanın yaygın ekonomik sistemi Feodalizm sanayi devrimi ile birlikte bir ekonomik ömrünü tamamlamış ve bir başka ekonomik sistem Kapitalizmin kapılarını aralamıştır.
Birinci ve ikinci paylaşım savaşları sonrası, İNSANLIĞI ilgilendiren, devasa örgütler kurulmuş ve insanların HAK ve ÖZGÜRLÜKLERİ garanti altına alınma gereği duyulmuştur.
DEĞİŞİM/ DÖNÜŞÜM, ancak özgür bireylerin gerçekleştirilebileceği süreçlerdir.
Profesyonel şirketler, personel alımlarda referanslar isterler ama bu asla bir torpil değildir.
DÜNYAYI ÖZGÜR BİREYLER DEĞİŞTİREBİLİR.
Bu ise Kapitalizm için daha çok üretim, daha çok pazar ve daha çok kar demektir.
O yüzden, 1800'lü yılların İMPARATORLUKları parçalanır ve yerlerine, yaratılan ortak değerler ırk/din/mezhep temelinde yeni ULUSAL DEVLETLER kurulur.
Örnek, Osmanlı imparatorluğundan sonra kurulan/kurdurulan devletler.
Çünkü Ulusal devletler, yeni üretim ilişkilerinin sonucunda doğan, tüketim ürünleri, güvenlik ve askeri malzemelerin pazarı idi.
Bu yüzden, ulusal devletlerin güvenceye alınması gerekirdi. Yoksa, KAPİTALİZM satılan ürünlerin satışından ELDE EDİLECEK paraların tahsilini ve sürekliliğini nasıl sağlanabilirdi?.
Bu yüzden ULUSAL DEVLETLERE ve bunları bir arada tutacak, denetleyecek ve yönetecek bir yapıya; BİRLEŞMİŞ MİLLETLERE ihtiyaç vardı.
Üretim ve tüketimde söz sahibi olan insanların, tüm dünyada özgür ve bağımsız olması ise başka bir gerekliliktir. üretim ve tüketim ilişkileri ancak ÖZGÜR bir ortamda artar ve güvence altına alınabilirdi.
Kapitalist üretim ilişkileri sonucunda doğan BURJUVA sınıfının, FEODAL sınıf/yapıya karşı verdiği özgürlük mücadelesi, günümüz dünyasının olmazsa olmazı olmuştur.
Bu yüzden de, KİŞİ HAK ve ÖZGÜRLÜKLERİ bütün insanlık için önem kazanmıştır.
Bizde bile, öğrenci "paso geçiş/indirimli" haklarının İstanbul'da ki Fransız tiren şirketine karşı kazanılmasında, 15.Kasım.1924'de canını veren "KIRK PARALIK ÖĞRENCİ" mücadelesi sonucudur.
Bu yüzden İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinin kabul yıl dönümünü, tüm insanlar ve insanlık için çok önemlidir.
Bu Dünyada insan gibi yaşayan herkesin, İNSAN HAKLARI GÜNÜ KUTLUYORUM!..