BİLİMSEL DÜŞÜNCE

Cumhuriyet Şehidi Asteğmen Kubilay

Aralık ayı, pek sevimsiz olaylarla dolu bir ay…

Geçmiş yılın sonuncusu, tüm sıkıntıları, hataları, sevapları, günahları kendinde toplar gibi; en azında öyle bir his verir…

Bitmekte olan eskiyen yılın tüm yükünü taşır, bir an önce bitip yeni yılın başlamasına taraf… Bir bakıma yeni yılın müjdecisi Aralık ayı…

Dün Sarıkamış Felaketinin yıldönümüydü, 22 Aralık…

Bugün, yani 23 Aralık da cumhuriyet şehidi Kubilay’ın şehit edilişinin yıldönümü…

Cumhuriyet tarihinde, cumhuriyete karşı yapılan başkaldırılardan birisi de Menemen isyanıdır… İrticaının, yobazlığın, karanlık ruh ve beyinlerin emperyalizme uşaklık etme fikrin egemen olmasını isteyen bir baş kaldırdı…

**

Tarih, 23 Aralık 1930…

Yer İzmir, Menemen…

Mürteciler isyanda, elerlinde yeşil bezlerle “şeriat iteriz, kahrolsun cumhuriyet” diye bağıran ve Menemen’i kan gölüne çevirmeye kalkışan gerici kara cahil beyinler, cehaletin isyanı kısacası…

İsyana karşı halkın güvenliğini sağlamak üzere görevli bir subay var, adı Mustafa Fehmi Kubilay…

Asteğmendir, muvazzaf bile değildir Kubilay…

İsyancılara ihtarda bulunur, isyandan vaaz geçmelerini, halkın huzurunu bozmamalarını söyler...

Dinlemezler isyancı güruh…

Başlarında “Derviş Mehmet” diye bir yobaz var…

“Din elden gidiyor… Cumhuriyet kâfir rejimidir… Yıkalım onu…” diye halkı kandırır… Kandırılmış halka, sade ya da bilinçli vatandaşlara, isyana karşı çıkan, halkın emniyetini sağlamakla görevli asteğmen askeri hedef olarak gösterir…

Kubilay içinde mermisi bile olmayan tüfeğini doğrultur ve caydırmak ister isyancıları… Meğer bilirlermiş ki askerin tüfeğinde mermi olmadığını…

Ve asteğmen Kubilay, cumhuriyet kanunlarını uygulamak, onu korumak için canı pahasına genç cumhuriyetimizi savunur…

**

Asteğmen Kubilay, Derviş Mehmet (bir iddiaya göre Girit’te eğitilmiş İngiliz ajanı) etrafındaki isyancılarla birlikte Kubilay’ı katlederler…

Hem de vahşice…

Kubilay’ın başını bağ testeresiyle kesip, bir sırığın ucuna takarlar ve Menemen sokaklarında, halkı sindirmek ve isyanı genişletmek için dolaştırırlar…

İşte bugün, 23 Aralık günü böyle sevimsiz bir olayın 79. yılı…

**

Türkiye Cumhuriyetine sahip çıkan ve bu uğurda canını feda eden nice kahramanların ruhu Kubilay adında yaşıyor…

Bugün, Derviş Mehmet’in yıkmak istediği cumhuriyetin yetkili mevkilerinde olan nesebi kendisinden gelen “yeni model satılmış -kiralık beyinliler-“ maalesef var…

**

Menemen isyanı ve katliamı, cumhuriyete yönelik her türlü saldırının tipik örneğidir. Eğer günümüz laik cumhuriyet idaresinde ulusal birliğimizi koruma ve savunma kararlılığımız varsa, bunun asteğmen Kubilay’ın verdiği mücadelenin ruhunda yansıyan eser olduğunu bilmek gerekir. Cumhuriyeti koruma kararlığının temeline gerekli harç Menemen’de konulmuştur. Cumhuriyete sahip çıkmak, en azından Kubilay kadar kararlı olmak her Türk vatandaşının görevidir.

‘Cumhuriyet bu kadar tabansız mı ki bu cahil güruhun önünde diz çöksün’, diye soru yöneltilebilir… Bunu biliriz ki; yapmak zor ama yıkmak kolaydır…

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde Ulusal Kurtuluş Savaşımızın zaferle sonuçlanması ile kurulan Türkiye Cumhuriyeti, kuruluşundan sonra her dönemde, cumhuriyet düşmanı, din tüccarları tarafından hırpalanmak istenmiştir. İrtica yanlılarının ve ayrılıkçıların hedefi olmuştur cumhuriyet…

Bunlar Türkiye Cumhuriyeti’nin yeminli düşmanlarıdırlar…

Yıkıcı hedeflerine ulaşmak için 79 yıl önce harekete geçmişler, katliamlar yapmışlar ve sonunda asteğmen Kubilay’ı şehit etmişlerdir.

Benzer şekilde, fakat farklı ambalajlarla, bugün de cumhuriyete saldırı vardır. Bu saldırılar ve sevimsiz sesleri de bugün gittikçe gür çıkıyor olması son derece önemli ve kadar da tehlikelidir…

**

23 Aralık 1930'da mürteci cumhuriyet düşmanları tarafından şehit edilen Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay'ın nasıl katledildiği haberi Mustafa Kemal Atatürk’e ulaştırılır. Gazi Paşa son derece kızgındır…

Katiller belirlenir; Giritli Derviş Mehmet, Şamdan Mehmet, Sütçü Mehmet Emin, Nalıncı Hasan, Küçük Hasan ve Şeyh Esat… Bu isimler isyanın önde gelenleri olarak ölü veya yaralı ele geçirilir. İsyan, Menemen'e gelen birlikler tarafından bastırılır...

Kubilay'ın ölümü sebebiyle Atatürk çok üzgündür ve kızgın... Devlete karşı gelen, hele ki bir subayı katleden ve bu saldırıya halkın sessiz kalışını hiç hoş karşılamayan Gazi Paşa; ibret için çok sert bir emir verir; "Menemeni Yakın!" der…

Özellikle bu isyana halkın tepkisiz kalmasına hiç anlam vermez. Bu milletin bu kadar “nankör” olabileceğine ihtimal vermek istemez… Atatürk; "Mürtecilerin gösterdiği vahşet karşısında Menemen’deki ahaliden bazılarının alkışla tasvip etmesi daha da kötü ve böyle bir destekte bulunmalarının bütün cumhuriyetçi ve vatanperverler için utanılacak bir hadisedir" der…

Sonuç;

Türkiye cumhuriyeti devletinin bekası için cumhuriyetin iyi anlaşılıp korunması gerekiyor… Gerçek anlamı ve boyutlarıyla tam bağımsızlık şarttır. Vatanın toprak bütünlüğü, milli birlik şarttır…

Laik cumhuriyetin korunması ve demokrasinin oluşması için millici bir ideal şarttır…

Cumhuriyetin ürünü olan partileri, aydınları, askeri dün olduğu gibi bugün de pusuda bekleyip fırsat yakalayan cahil-gerici güçlere asla taviz veremez…

Bugün de siperde bekleyen ve açıktan faaliyet gösteren irtica yanlılarının, bölücülerin her türlü tertip ve saldırısı mutlaka önlenecektir…

İhanetleri tescil edilmiş, cumhuriyet düşmanı kişilerin yaşamak istedikleri yere gitmeleri teşvik edilmelidir.

Sevr’i diriltme namzedi hainler deşifre edilerek halka sunulmalıdır.

Hiç bir “cumhuriyet Hükümeti” Lozan’ı deldiremez…

Cumhuriyetin kazanımlarını savunmak, öylece yoluna devam etmek asli görevdir…

Bugün, cumhuriyet şehidi Kubilay, bir inancın, imanın, idealin temsilcisidir.

Bu inanç ve imanla, millici ideallerle vatana sahip çıkmak şarttır.

Birey olarak üzerimize düşen görev, bırakılan mirası her şart ve ortamda korumak ve kollamaktır. Vicdani duyarlılıkla Türkiye Cumhuriyeti’ni korumak ve yaşatmak adına can ve kan veren kahramanlara minnet borcumuz vardır.

Başta cumhuriyet şehidi Kubilay’a ve vatan için, bayrak için, özgürlük için yurdumun herhangi bir yerinde canını feda etmiş aziz şehitlere rahmet diliyorum…

Yayın Tarihi
24.12.2012
Bu makale 10005 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Birey olarak üzerimize düşen görev, bilinç ve sorumluluğu ile teşekkürler sn.Demir.

Nusret Çelik 24.12.2012

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!