ANKARA'DAN

Biz Bu Cumhuriyeti Böyle Kurduk

İBRAHİM UYSAL

Duvarlarda asılı olarak gördüğüm en masum fotoğraftır bu: "Biz Bu CUMHURİYETİ Böyle Kurduk" resmi.
--Bildiğim kadarı ile enteresan bir öyküsü vardır ve daha sonra anlatayım ama bu hafta 26-30 Ağustos günleri arası, kazananlar için ZAFER HAFTASI, kaybedenler ise sessizdirler.
--Ne hala geldik ya. Bu Ülke, Osmanlı Bakiyesi olarak, KURTULUŞ SAVAŞI ve LOZAN ANTLAŞMASI temelleri üzerinde iki unsur üzerine kurulmuştur.
--Birisi Millet. Ki Büyük Atatürk: “Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir” (Atatürk, Vatandaş İçin Medeni Bilgiler, 1930) şeklinde de tanımlamıştır konuyu.
--İkincisi ise inanç. Örneğin, LOZAN ANTLAŞMASINDA Müslüman tebaa, Hırıstiyan tebaa şeklinde tanımlanmıştır.
--"Milliyetçilik akım ve söylemleri: milliyetçilik fikri ilk defa 18. yüzyılda Batı Avrupa ve Kuzey Amerika’da ortaya çıkmıştır. Fransa İhtilâli ‘MİLLİYETÇİLİK’ kavramının ilk çekirdeğini oluşturmuştur. İlerleyen yıllarda bu ideolojik kavram, 19. yüzyılın başlangıcında Orta Avrupa’ya ve Güney Amerika’ya doğru yayılmış 20. yüzyıl başlarında da Asya ülkelerine kadar yayılmıştır. II. Dünya Savaşı'ndan sonra tek tek bağımsızlık ilan eden ülkelerden sonra Asya ve Afrika’da da etkinliğini göstermiştir"(.Kaynak: Milliyetçiliğin Tarihçesi - Nurten Selma Çevikoğlu)
--Dolayısı ile Dünya ekonomik ve siyasi sitemi Feodalizmden, Kapitalizme dönüşmeye başlaması ile, Kapitalist sistemler kendi pazarlarını daha iyi yönetmek amacıyla, İmparatorlukları parçalamışlar ve yerlerine daha denetlenebilir Millet temelinde devletler kurdurmuşlardır.
--Thomas Edward Lawrence Britanyalı/İNGİLİZ arkeolog, asker ve diplomat. 1916 - 1918 yılları arasında Arap Ayaklanmaları ve Sina ve Filistin Cephesi gibi olaylarda Osmanlı İmparatorluğu hakimiyetine karşı isyanlar örgütlemiş ve ortadoğu ve arap coğrafyasını cetvel ile çizdiren kişilerdendir.
--Türkiye Cumhuriyeti ise bu dönemde, emperyalistlere ve emperyalizme karşı ve rağmen kurulan tek örnek Devlettir.
--O yüzden de, 26 Ağustos 1922 Büyük Taarruz ve 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Savaşı tarihimiz, devletimiz ve milletimiz açısından çok önemlidir.
--İşin ilginç tarafı, Türkiye Cumhuriyetini Kuran Türk Halkına Türk Milleti denilir denilerek başlatılan Uluslaşma süreci, ne hikmet ise yeni bir Milliyetçilik akımı ve kurucu unsur Müslüman tebaa yerine bir Araplaştırma projesi ile baltalanmak istenmekte ve Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu temel değerleri görmezlikten gelinmektedir.
--Ne acıdır ki, bu sürece çanak tutan kesimler ise, kendini inançlı gibi gösteren İslamcı (Arap/Vahabi milliyetçisi) takım ile, kaynağını batının derin dehlizlerinden alan sözde milliyetçilerdir.
--O yüzden, batılıların orta doğu için çok kullandıkları bir söz çok anlamlıdır: "İT'İ, İT'E KIRDIRMAK"
--Özellikle son 50 yıldır süren ama son 20 yıldır da zirveye çıkan Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Kurucu Değerlerine yapılan saldırıları gözden kaçırmamak gerek.
--Hani o NEFES filminin o ünlü repliği var ya "SEN UYURSAN HERKES ÖLÜR" diye.
--Evet, artık uyanmanın vakti geldi, de geçiyor..
--Bu ülkenin yurtseverlerinin en azından bu yıldan başlayarak 30 Ağustos ZAFER BAYRAMI'NI daha içten ve görkemli kutlamaları gerekir.
--Hoş şimdi herkesin kazanılan yerel seçim sürecinden dolayı, parsa kapmak gibi dertleri var ama. Cumhuriyet kaybedilir ise, ataların bir sözü aklıma geldi de. "Bayramda Köpek Canlanmaz " diye.
--Ne diyeyim Allah herkese akıl fikir versin.