166’ların duruşu

CHP Muratpaşa İlçe Başkanlığı’nın yenilenmesi nedeniyle yapılan 2 kongresinde de 166 oy alarak ‘166’lar olarak anılmaya başlayan partinin muhalif kesiminin öncülerinden 4 kişi dün CHP Genel Sekreteri Önder Sav’la Ankara’da görüştü.

Hüsnü Şahin, Mesut Kılcı, Canip Can ve Abdullah Kıldan’dan oluşan 166’lar grubunun 4 temsilcisi, Sav’la yaklaşık bir saatlik bir görüşme yaptı.

Sav’ın yanında Canip Can’ın ağabeyi Adana’da belediye meclis üyesi olan ağabeyi Galip Can ile Seyhan eski İlçe Başkanı Mustafa Köseoğlu da bulunuyordu.

Bu ziyaretin amacı ise çok anlamlı. Bu anlamı anlayabilmek için biraz daha geriye gitmekte fayda var.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP Genel Başkanı seçilmesi sürecinde Antalya’nın da aralarında bulunduğu 4 il, Deniz Baykal’dan yana tavır takınmıştı. Kılıçdaroğlu, Genel Başkan seçildikten sonra 3 ilde yapılan il başkanlığı değişikliği beraberinde “Antalya’da da İl yönetimi değişecek” iddialarını getirdi.

Bu tartışmaların yanı sıra Antalya’da bazılarının il yönetimini değiştirmek için çalışmalarda bulunması, CHP Antalya İl Başkanı Özer Ülken’e karşı Antalya İl yönetiminden bazılarında oluşan rahatsızlık, süreci mevcut yönetimin aleyhinde geliştirdi.

Bu durum, seçimle işbaşına gelen mevcut il yönetimine karşı olan muhalifleri sevindirse de bazılarını rahatsız etti.

Bu durumdan rahatsız olanların başında 166’lar grubu geldi. 166’lar grubundan yukarıda adlarını yazdığımız 4 kişi, dolaylı bir sorumluluk üstlenip, CHP Genel Sekreteri Önder Sav’dan randevu alıp önceki akşam yola koyuldu.

Dün sabah saatlerinde Ankara’da Sav’la bir saat görüştükten sonra Antalya İl yönetimi için olumlu sayılabilecek bir izlenimle döndü.

Mesut Kılcı’dan telefonla ziyaretle ilgili bilgiler aldık. Kılcı; genel siyaset, referandum ve Antalya İl Örgütü sorunlarının konuşulduğu ziyareti, “güzel ve hoş bir sohbetle geçti” şeklinde özetledi.

Kılcı’nın konumuzla ilgili aktardıklarına bir kulak verelim:

“Antalya’yı konuştuk. Bazı sorunlardan bahsettik. İl yönetiminin istifa mı, yoksa görevden mi alınacağı iddialarını konuştuk. ‘Görevden alma iddiaları örgüt üzerinde sıkıntı yaratıyor. Bunların giderilmesi gerekiyor’ dedik. Önder Sav, ‘Ben hiçbir örgütümle uğraşmam. Kaldı ki eski genel başkanımın memleketiyle hiç uğraşmam. Antalya Örgütü’ne karşı hiçbir önyargı yok. Ufak tefek bir sorun varsa da buradan müdahaleyle çözülmez. Antalya Örgütü güçlü bir örgüttür. Onlar, sorunlarını kendileri çözer. Bunlar kişisel sorunlardır. Referanduma 50 gün kaldı. ‘Hayır’ kampanyasına ağırlık vermemiz lazım’ dedi.”

Bu ziyaretin CHP Antalya İl yönetimini rahatlatacağa benziyor.

Ama… “Siyaset bu, belli olmaz” gerçeğini de gözardı etmemek lazım.

***

Baykal’ın temasları

Şöyle yazmaya alışmıştık: “CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, memleketi Antalya’da…” Bu kez, “CHP eski Genel Başkanı Antalya Milletvekili Deniz Baykal” yazmamız gerektiğini bu yazıyı kaleme alırken son anda fark ettik. Haftasonu Antalya’ya gelen Baykal, hemşerileriyle buluşuyor, hasret gideriyor, toplantılar yapıyor. Dün de Antalya Sanayici ve İşadamları Derneği üyesi bir grup işadamıyla buluştu. 3 saat süren toplantıda birçok konu konuşuldu. Ama en önemlisi yine ülke gündemi oldu. Baykal, sonra da ilçe başkanlarıyla İl Başkanlığı binasında toplantı yaptı. Anlaşılan hem partililer, hem hemşerileri Baykal’ı özlemiş, Baykal da onları… Özlem gidermek de güzel oluyor.

***

İnsanlık namına

Bazen insan olmaktan utanasınız gelir. Ezilir, bükülür, kahrolur, mahvolursunuz. Ama çaresi yoktur, hoyratça harcanan zamanın tünelinde dünyada yaşayıp gidiverirsiniz. Kah düşer, kah kalkarsınız. Sevinçler ve mutluluklarınız da olacaktır. Yine de hayata devam edersiniz, edebilmelisiniz, etmelisiniz. Psikolojik sorunları nedeniyle yıllardır kilitli kapının ardında çırılçıplak yatırılan bir ‘insan’dan; 34 yaşındaki Mustafa Küçükartık’tan söz ediyoruz. Bu noktada sosyal devlet akla gelir, “Nerde bu devlet” babında… Devletin Vali Yardımcısı devreye girmiştir. Gerekli talimatları vermiş, Mustafa hastaneye kaldırılmıştır. Belki yüzlercesi vardır bu ‘görev’ kapsamında yapılan. Ama yine de Vali Yardımcısı Mehmet Seyman’a ‘insanlık’ adına yaptığı katkı adına teşekkürlerimizle… Tıbbi olanaklarla iyileşmesi için iyi dileklerimiz ve dualarımız Mustafa ve tüm hastalar için…

SABAH AKDENİZ’DEN ALINMIŞTIR