1980’li yıllarda hazine arazileri teşvikleri ile başlayan turizm.
Kısa zaman da kıyı bölgelerinin ve ülke ekonomisinin gelişimin de trendleri yukarı doğru çizerek döviz girdilerinin yükselmesine neden oldu.
Çünkü büyük harfler ile yazıyorum ki TURİZM, insanın, insana yüz yüze verdiği hizmetten başka hiçbir bedel, mal ve ürün kaybı olmadan getirisi çok büyük olan bir sektördür.
Kısacası ülke ve insan olanakları ile az maliyetle çok büyük kazançlar sağlayan ama ihracatçı bile sayılmayan bir sektörtür.
Ülkemizin tatil turizminde ki 35 yılı aşkın sürede ki büyük gelişimi ile Akdeniz de kıyısı bulunan ülkelere rakip olan, genç, çağdaş tesisleri ve doğası ile rahatı, konforu, sınırsız yiyecek içecekler, güler yüzlü hizmetler sunan bir sektör olarak nasıl ciddiye alınmaz.
Geçmişinden bugüne kadar geçen sürede turizm sektörünün Bakan ve Bakanlık profiline baktığımız zaman, devleti yöneten hükümetlerin bu sektöre gereken önemi, ciddiyeti vermediğini görürüz.
Yine dilimiz de söyleye, söyleye tüy bitiren, yazılan raporlar ile parmakları yoran, ilgili bakanlıkların arşiv raflarını dolduran sektör görüş ve önerileri hiçe sayan nasıl bir siyasi bir zihniyettir bu.
İşte Bakan profilleri, meslek eğitimi, tecrübesi olmayan ve kabine içinde ki etkisizlikleri ile hiçbir yasa, yönetmelik çıkarma güçleri olmayan siyasi koltuk ve zaman dolduran zevatlar….
Turizm Bakanı dışın da, uluslar arası platformlarda yağan gürleyen her konu da restler çeken üst siyasi zihniyet ise işte turizmin bugünlere gelmesine, dip yapmasına neden olmuştur.
Turist girdisi ile döviz girdisi azalması, istihdam kaybı ile 100 binlerce eğitimli insanın sektörden kopması, 300-400 bin aile bireylerinin sosyal yapı ve geçim kaynaklarının azalmasına ve açlık sınırına inmelerine neden olmuştur.
Bugün kıyı bölgelerinde çarşafı örtülmeyen, yüz binlerce yatak var.
Dün turizmde çalışıyordum, bugün ise işsizim “ne iş olursa yaparım “ diyen vasıflı aldığı turizm eğitimini hiçe sayan yüz binler var.
Hala daha orta-doğu bataklığından, terörden, savaşın içinden sıyrılamayan bir ülke konumu ile kimlere tatil yaptırabiliriz
Bir Poker masasında 4 kişi oynar, eli kuvvetli olan rest çeker, diğerleri ise kaçar. Aptal cesareti olan belki masada ki biri ise blöf zannederek resti görür ve her şeyini kaybeder.
Ülke olarak, artık reste karşı rest çekmeyelim.
Çünkü karşıda ki oyuncuların eli bizden iyi.
Bu bir gerçek ey siyasi irade.
Masanın yeşil çuhası gözünü yanıltmasın.