Sayı tamam, ya gelir?

Ocak 2010’da Antalya havalimanından Türkiye’ye giriş yapan turist sayısına bakarsak geçen yılın Ocak ayına göre yüzde 30 artış görünüyor.

Bu hızla giderse 2010 yılı sayısal anlamda rekor yılı olacak.

Peki ya gelir?

İşte asıl cevap aradığımız soru bu olmalı...

Sayı artışı çarkın dönmesi için bir bakıma hiç yoktan iyidir ancak bu sayı artışını mutlaka gelirle orantılı hale dönüştürmek gerekmez mi?

Vitamini düşük içecek gibi turizmde başarı gibi gösterilen suni artışın ülkenin turizm değerini ayaklar altına aldığı gibi, günün birinde fiyatları yukarı çekmek için çabalayacağız ama tren maalesef kaçmış olacak.

Dostlar alışverişte görsün misali adına başarı koyduğumuz 2009 yılında diğer turizm ülkelerine göre sağlanan yüzde 3’lük düşüşe evet ben de başarı diye yazmayı çok isterdim.

Her zaman yazdığım gibi gelir orantılı olmayan artışlar hiçbir zaman benim köşeme başarı olarak yansımaz.

Bizdeki tesis, hizmet kalitesi ve sunum şu anda hiçbir ülkede yok diye biliriz.

Peki neden biz diğer ülkelerde olduğu gibi dik duran bir fiyat politikası geliştiremiyoruz. Neden en küçük bir olumsuzlukta fiyatlarımızla oynuyoruz?

Bunun için yapılacak tek şey sektörü temsil eden kurumların ve otelcilerin bir olup en azından bir taban fiyat politikası geliştirmesi ve buna kesinlikle sadık kalmalarıdır.

Şimdi ben buradan sormak isterim acaba bölgelerin fiyat politikası nedir? Geçen sene ile aynı mı yoksa arttı mı?

Bu konuyu tartışmaya açmak için çok geç kaldığımı biliyorum. Ancak beklentimiz 2010 için sunulan fiyatların kesinlikle altına inilmemesi yönünde.

Bunu başardığımız vakit inanın bana yine kazanan sizler ve dolayısıyla ülkemiz olacaktır.

Yeter ki birazcık ilkeli ve dik duruş sergileyelim...

SABAH AKDENİZ’DEN ALINMIŞTIR