Mutlaka bir şeyler yapmak lazım.

AKTOB Başkanı Sururi Çorabatır arkadaşımız Gözde Gürer’e içini dökmüş.

Röportajı turizm hassasiyetimizden ötürü manşete taşıdık.

Özellikle yerel yöneticileri yakından ilgilendiren bu röportajı herkesin dikkatlice okuması lazım.

Yerel yönetimlerden kaynaklanan sorunları sürekli sayfalarımıza taşıyoruz. Sektörü temsilen Sururi başkan da teyit ediyor bizim yazdıklarımızı…

Hemen hemen tüm turistik beldeler ranta teslim olmuş vaziyette adeta dökülüyor,.

Sururi Başkanın da dikkat çektiği gibi 650 kilometrelik sahil şeridinde onlarca belediye var. her biri ayrı telden çalıyor.

Bir birine bitişik olmasına karşın farklı ülkelerin beldeleri gibi aralarında hiç ama hiç uyum yok.

Örneğin Antalya’dan çıktığınız vakit Gazipaşa’ya kadar olan kıyı şeridinde var olan belde belediyeleri bilakis yanlış imar planlarına kuran olmuş durumdadır.

Tedbir alınmadığı için de günden güne mantar gibi yükselen hiçbir özelliği olmayan konut yapılanması gelecek yıllarda Antalya turizmini tehdit eden en büyük tehlike olarak karşımızda duruyor.

Her defasında bunları yazıyoruz.

Neden artık bir çare bulunsun diye?

Bugün Antalya’ya gelen Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay da bu durumdan çok rahatsız olduğunu biliyorum.

Artık bu konuda meclise bir yasa teklifi gelmeli ve iktidar muhalefet herkes bu yasaya destek olmalı, çok az miktarda kalan doğal güzellikler vahşi rantın eline tamamen geçmeden kurtarılmalıdır.

Günün birinde aklımız başımıza gelecek. Ahlar, vahlar, keşkeler devreye girecek ve kaybettiğimiz değerlerimiz için dizimizi döveceğiz.

Bizde hayatta olursak arşivlerden bu yazıyı çıkarıp “biz yazmıştık” diyeceğiz. Ama o zaman bir anlamı olmayacak. Çünkü iş işten geçmiş olacak.

Vakit geç değil. İnanın henüz önümüzde kalanları korumak adına vaktimiz var.

Gelin el birliği ile çevreyi koruyalım, çağdaş ve mimari özellikleri olan göze hoş, insanları baktığı vakit yormayan turizme göre planlamalar yapalım.

Bu konuda turizm için, tarihi değerlerimizi gün ışığına çıkarıp korumak için canla başla çalışan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın hem de zaman geçirmeksizin adımlar atmasını bekliyoruz.

Sayın Günay, atın artık kurtarıcı adımları, emin olun ki yarınlarımız size minnettar kalacaktır.

HAMLEDER’i kutlamak lazım

Önceki gün akşam merkezi Antalya’da olan HAMLEDER’in AKM’de düzenlediği bir etkinliğe katıldım.

Dernek özellikle Antalya’nın varoşu dediğimiz Kepez Bölgesinde eğitim ve dayanışma faaliyetleri yapıyor.

Maddi imkansızlıklar yüzünden okumakta zorlanan ailelerin çocuklarına yönelik ücretsiz dershane hizmetleri ve çeşitli yardımlar yapıldığını bende gecede tanık oldum.

Eğitim alan ve sahip çıkılan çocukların sayısı 3 bini aşmış. Büyük çoğunluğunu ise doğu ve güneydoğu bölgelerimizden Antalya’ya göç eden ailelerin çocukları olması dikkat çekici. Gecede duygu dolu anlar yaşadık. Örneğin sokaklarda dilenen, mendil satarak hayat mücadelesi veren çocukların hayat hikayelerini anlatan bir de tiyatro izledik.

Koro ve bazı etkinlikler sergilediler. Her birinin gözlerinde sevgi ve umut ışığı parlayan çocuklarımız kendilerine imkan verildiği taktirde neler yapabileceklerini gösterdiler izleyenlere.

Emek ve destek verenleri özelikle MALEDER’i kutluyorum.

SABAH AKDENİZ’DEN ALINMIŞTIR