Antalya’ya yakışıyor mu?

Arama motorlarına yazdım acaba kim ne yazmış çizmiş şu dünyanın en güzel yeri Antalya Yat Limanı ile ilgili diye... Çok fazla eleştirel doküman çıktı karşıma. Çoğu yakın zamanda kaleme alınmış Antalyalı meslektaşlarımın yazıları.

Önceki akşam bir dostumla Yat Limanı’na indik. Arkadaşım motosiklet hastası genelde şehir merkezinde ulaşım aracı olarak motosiklet kullanıyor.

Beni de aldı arkasına Antalya Orduevi’nin önünden Yat Limanı’na doğru sallandık.

Biraz aşağıya doğru mesafe alınca motosikletin tekerlekleri çukurumsu yerlerinden oynamış taşlar arasında zıplamaya başladı.

Bir iki defa devrilme tehlikesi yaşayınca buna bir de benim motosiklet fobim eklendi ve yarı yolda pes etmek durumunda kaldım. Liman’a yaya olarak indim, daha doğrusu inmeye çalıştım. Çünkü o taşlar arasında yürümek dağlarda patika yollarda yürümekten çok daha zordu.

Sürekli ayağım çukurlara girdi, yerlerinden oynamış keskin kilit taşları arasından Liman’a ulaşabildim.

Kaleiçi ve Yat Limanı’nın sorunlarıyla ilgili çok haber yaptık. Ben de defalarca köşe yazdım. Bir önceki yönetim tarafından Kaleiçi ile ilgili çalışmalar yapıldı bunu da zaten herkes biliyor. Yat Limanı’nın sorunu sadece yollarının rezilliği ile sınırlı değil, bu mekan zamanında ödüller almış, ışıl ışıl, cıvıl cıvıl canlılığı ile Antalya’nın en renkli en hareketli mekanlarından biriydi. Şimdi gelin görün ki resmen hayalet bir mekan haline dönüşmüş.

Eski halini bilmeyenler belki benim yaşadığım duyguyu yaşayamayabilir ama inanın içim burkuldu yüreğim sızladı.

Antalya için bol keseden atan bu kentin yöneticileri acaba hiç Yat Limanı’na inmez mi? İnerse de yürümez mi? Şimdi Antalya adına sorumluluk duygusu taşıyan kentin yöneticilerine bir akşam Yat Limanı’na lütfen yaya olarak gitmelerini tavsiye ediyorum.

Antalya, bir gün önce havalimanında 10 milyonuncu misafirini karşıladı. Dünya markası olma hayaliyle yanıp tutuşan bir kentin can damarı konumundaki bir mekanın sorunlarına karşı kent yöneticilerinin duyarsız kalması bence markalaşma mantığı ile çelişen bir durumdur.

Allah aşkına buranın ışıklandırılması ve parke taşlarının sökülerek yenisinin yapılması çok mu zor?

Bu işin bahanesi yok.

Eğer senin en değerli yerlerin hizmet gitmediği için dökülüyorsa bu büyük bir basiretsizlik, büyük bir ayıptır.

Hiç kimse darılmasın gücenmesin, Yat Limanı gibi Antalya’nın en değerli mekanlarından birinin hayalet limana dönüşmesine gönlüm razı olmuyor.

Umarım kısa zamanda gereği yapılır, ben de ‘Evet, kentimizin duyarlı yöneticileri adım attılar, gereğini yaptılar’ diye okurlarımla güzel bir yazı paylaşırım.

 

MARDAN STADI YOL İŞKENCESİ

 

Cuma akşamı Antalya-spor-Galatasaray maçına gittim. Mardan Oteli’nin önünden Mardan Antalyaspor Stadı’na maalesef 1 saat 20 dakikada gidebildik. Otel ve stat arasındaki mesafe 3 kilometre civarında. Böylece maçın ilk yarısını da kaçırmış olduk.

Stada gitmek dert, çıkmak çok daha büyük dert!

Büyük maçlarda çok daha çekilmez hal alan bu stada ulaşım rezaleti Cuma akşamı tüm çıplaklığı ile kendini bir kez daha ortaya koydu. Antalya’nın en büyük sorunları arasında yer alan stat konusunda ilgisiz davrananlarla yukarıda kaleme aldığım Antalya Yat Limanı’nın sorunlarına duyarsız davrananlar aynı zihniyet.

Büyük düşünmek, büyük işler yapmak, marka kent olmak öyle lafla sözle filan olmuyor.

Mardan Stadı’na yol yapmak veya o yolu biraz genişletmek için dahi olmaya gerek yok.

Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu da maçtaydı. Tüm sporseverler gibi o da yarım saati aşkın süre stat önünde aracın içinde mahsur kaldı ve kilitlenen trafiğin açılmasını bekledi.

O sırada beni aradı ve yaşanan sorunun Antalya adına büyük bir ayıp olduğunu söyledi. Hatta sorunun büyüklüğüne dikkat çekmek için, yeni stat yapılana kadar Antalyaspor’un tüm maçlarını Alanya Stadı’nda oynamasının çok daha iyi olacağını belirtti.

Haksız da değil, Kundu bölgesindeki bir stada 2,5 saatte gidip gelmek mümkün değil. Bir de Antalya merkez dışından gelenleri düşünelim.Yani Alanya Stadı’na gidip gelmek bana göre de Mardan Stadı’na gitmekten çok daha kolay.

Birileri artık Antalya’nın büyüklüğünü fark etmeli ve vatandaşa eziyet yaşatan bu tür sorunlara el koymalı, mutlaka bir şeyler yapmalıdır
Yayın Tarihi
25.10.2011
Bu makale 9161 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!