Antalya Maratonu ve sahiplenme duygusu!

Antalya’nın isim rantını kullanarak servetlerine servet katanlar acaba bu kente olan sosyal sorumluluklarını yerine getiriyor mu?

Soruyu bana sorarsanız cevabım hayır.

Toplum ve kent yararına üretilen birçok projenin Gazeteciler Cemiyeti olarak içinde yer aldığımız için doğrusu bu konuda ciddi bilgilere sahibim. Tüm Antalya halkının faydalandığı hatta ülkemiz adına hayati önem taşıdığına inandığım bir çok proje var ki çok az insanın desteği ile kıt kanaat ayakta durmaya çalışıyor.

Söylediklerine en yakın ve canlı örnek, bugün startı verilen Antalya Maratonudur.

Bu maraton 5 yıldır Öger Tur’un büyük fedakarlığı ve birkaç firmanın desteği ile ayakta durmaya çabalıyor. Bugün uluslararası arenada adından övgüyle söz edilen ve dünyanın çeşitli ülkelerinden ünlü atletlerin koşmak için bir sene önceden rezervasyon yaptırdığı Antalya’nın çok önemli bir spor organizasyonu haline geldi.

Kolay da gelinmedi bugünlere…

Doğuşundan, bebekliğine, emeklemesinden, yürümesine kadar tüm safhalarını biliyorum 5 yaşındaki bu çocuğun.

Eğer Antalya yaz ayları gibi kış dönemini de verimli ve hareketli geçirmek istiyorsa bu maraton gibi onlarca daha büyük ulusal ve uluslararası organizasyona ihtiyacı var. Antalya kenti Ralli’sini sahip çıkmadığı için, gidip izlemediği için kaybetti.

Antalya Maratonu’na bu sene 3 bin koşucu ve izleyeni geldi. Bu kadar insan otellerde kalıp kentte yiyip içiyor. Bu sadece bir organizasyonun kazandırdıkları… Keşke daha farklı organizasyonlarımız olsa.

Bu kentin adından, havasından suyundan yararlanarak para kazananların maalesef bu tur kenti yaşatacak projelere ilgi göstermediklerini yazarsam sanırım bana gücenmezsiniz.

Öger Tur Genel Müdürü olan maratonun mimarı Recep Yavuz ve bir avuç arkadaşı 5 senedir Antalya Maratonunu yaşatabilmek için aylar öncesinden hazırlıklara başlıyor.

Bu maraton artık Öger’in değil Antalya’nın önemli bir kış organizasyonu, kısacası kentin markası olmuştur.

Beş yaşındaki bu minik çocuğu yaşatmak ve sağlıklıca büyütmek artık Antalya’dan ekmek yiyen, bu şehirde yaşayan herkesin ödevidir.

Bu işe emek verenler sizden çok fazla bir şey istemiyor alsında. İstenilen şey dünyanın çeşitli ülkelerinden kentimize gelen atletlere finiş noktasına giderek veya caddenizden geçerken balkona çıkarak küçücük bir alkışla destek göndermenizdir.

Bu sene Sunexspress Hava Yolları, Anadolu Hastanesi ve Özdilek Park maratona sahip çıkan firmalar. Kutluyorum onları ve ellerini bu kent için taşına altına koydukları için alkışlıyorum.

Recep Yavuz her sene maratonu yaşatabilmek için bir çok kurumun kapısını çalıyor. Maalesef açılmıyor, açılanlar da geri kapanıyor. Antalya’da çok az kurum ve firma bu tür organizasyonlara sahip çıkıyor. Aslında bu tür projelerin belirli firmaların ve kişilerin üzerinde ağır yük oluşturması Antalya’ya yakışmıyor. Bu kentten ciddi anlamda para kazanan şirketler var. Karınca kararınca gücü ölçüsünde destek verseler neler yapılmaz ki?

Kazanıyoruz ama kazandığımız ölçüde kente karşı olan sosyal sorumluluğumuzu yerine getirmiyoruz. Biri gelip para isteyecek diye ödümüz kopuyor adeta. Ceplerde akrepler dolaşıyor.

Yapmayın etmeyin.

Bu kente karşı olan sosyal sorumluluğumuz var. Bunu yerine getirelim lütfen.

Maddi manevi değerlerimize sahip çıkar, kent ve ülke yararına yapılan projelere destek verilirse Antalya marka kent olacak ve gelişecektir.

Bu kentin kendine karşı duyarlı yaşanlara ihtiyacı var.

Haydi şimdi çıkalım sokağa…

Senede bir kez koşuyor bu Antalya Maratonu. Koşmuyorsanız bile alkışlarınızla katkıda bulunun. Koşun Atatürk Stadı’na, alkış tutun dünya atletlerine…

Size yakışan budur…

Mutlu Pazarlar.

 

SABAH AKDENİZ’DEN ALINMIŞTIR

 

Yayın Tarihi
08.03.2010
Bu makale 1778 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!