Kent Konseyi’nin yine güzel bir toplantısı ve gruplar arası istişareleri gerçekleşecek.
Konu; ülkenin herşeyi olan Ormanlar.
Tabii ki değişen 2634 sayılı Turizm Teşvik Kanunu.
Kent Konseyinin Çevre, İmar, Planlama ve Turizm gruplarının müşterek ele alacakları değişen yasa tasarısı sonunda mahkemeye gidecek galiba?
Bu çalışma grupları yasa tasarısı değerlendirmesi yaparken, kentimizin medya temsilcileri de bu toplantıyı izlemelerinde yarar var.
Çünkü bu toplantıdan çıkacak ürünler, tarafsız medya tarafından kamuoyuna sunulduğu zaman vatan toprağının önemini bir kez daha ortaya koyacaktır.
Değişen yasaların ardındaki gerçekler mi, yoksa konulan tepkiler mi haklı?
Halkın yorumu ve sağ duyusu bakalım neye karar verecek.
LAF DEĞİL ÇÖZÜM
Toplantılar üstüne toplantı. Neticelerinde çıkan sonuçlar raporterler tarafından dosyalara sığdırılamıyor. Arşivlerde tozlu raflarda konulacak yer bulunamıyor.
Geçen gün yıl başlangıcından itibaren yapılan toplantıların temalarına bakarak gündemlerini inceledim.
Nerede ise yıllardır iki rakamlı haneleri aşan toplantılarda çıkan sonuç, sizinde bildiğiniz gibi.
Master plan yok, turizm ve tanıtma politikası yok, turizmi nasıl on iki aya yayacağız, sürdürülebilir turizm, turizm çeşitliliğini arttırma, sektör sorunları, istihdam sorunu nasıl çözülecek, vergilerden nasıl kurtuluruz, telif yasalarından nasıl yırtarız vs, vs, vs
Bu gündem böyle gelmiş böyle gider. Bu sorunların bazılarının çözülmesini istemeyenler olduğu gibi, bu çarpıklığı sektör ve tabii ki kendi çıkarları doğrultusunda da kullananlarda oluyor ve olacak da.
Kısacası sadede geldiğimizde durum aynı tas aynı hamam.
Onun için de bizde Türk hamamları meşhur olmuştur.
Onun için Natırlarımız meşhurdur.
Yağlayıp ballamadan önce bir güzelde kese de yapar, ondan sonra arkasından bir tas da su döker yıllardır.
Bu küresel ısınma da bu kuraklıkta o dökülen suya acırım ben.