Sağda bir birleşim olacak dendi. Bir heyecan geldi. Her ne olduysa olmadı.
İkinci bir kıpırdanma da en nihayet birleşme zor da olsa gerçekleşti ama bu seferde görünen o ki kalıp dar geldi.
Zaten DP daralan kalıbın içinde büzüştükçe büzüşürken, bir baktı ki ANAP’la birleşildi, birden silkinerek hop dedi, Aslan payı benim.
Bu anlayış hem Ankara’da geçerli oldu, hem tüm Türkiye’de.
Bugün Genel Merkez başta olmak üzere her yerde bir kaos, bir koltuk kavgası başladı.
Anadolu’da ise hava aynı. Yine sen, ben, bizim oğlan. Yanımıza bir de kömürcülerin Ali ile, çapa dişlerin Veli’yi ve sabuncuların Şevket’i de alırsak kısa vade de bir iki koltuk kapar, sonrasında da belki Angara’ya gideriz, gidemezsek bile milletvekili sıra satışı ile yolumuzu buluruza dönüşmüş.
Geçen yazımda CHP için zihniyet farklılığı diye yazmıştım. Şimdi ise birbirinden hiçbir farkı olmayan diğer partiler ve DP için de aynı şeyi yazıyorum.
Bakın hayatın kesiti içerisinde işin gerçeği nedir.
Partiler bir puzzle yani yap-boz oyununa benzer.
Evin reisi baba, bunlar genellikle Ankara’daki başlar, bir yap-boz getirir eve.
O yap-boz ise aynen partinin ta kendisidir.
İlk geldiğinde parçaları tamam, düzgün resim veren bir bütündür o.
Ailenin çocukları yani teşkilatlar, hemen başlar resmi bozmaya.
Bir müddet zekalarının yettiğince uğraşırlar, sonra yıpratarak bırakırlar onu orta yere.
Evin anası yani çilekeş, cefakar halkımız gelir, bir bakar ortalık darmadağın.
Yap-boza verilen, çarçur edilen paralara mı yansın, tükenmiş partisine mi yansın o artık bilinmez.
İşte ANAP ile birleşen DP’nin son hali de buna benziyor.
Defalarca Askeri darbelere muhatap olmuş, defalarca kapanıp açılmış yeniden var oluş mücadeleleri veren bir parti, öncelikle aile içerisinde hatayı aramalı.
Ama partinin bir türlü değiştirilemeyen nakız talihi bu. Sürekli taban, taban diyerek en sonunda tabana çöküş.
Çünkü o meşhur tabanı kendini yenileyemedi, çağı yakalayamadı ama partide hegomanya kurdu, az olalım biz olalım mantığı ile partiyi ağır, ağır yok etti.
Aynen bugün Antalya’da yaşananlar olanlar gibi.
4-5 yıldır Antalya il ve ilçe yönetimlerini elinde tutan sizler. Partide ki çay partilerinden öte ne verdiniz. 19 ilçe teşkilatından 5 tanesinde ilçe binası yok, Yönetimlerinizi toplayamıyorsunuz. Bir de benden sonrası tufan olsun deyip istifa eden eski bir milletvekili İl başkanından sonra, eğitim ve kültür düzeyi yetersiz bir il başkan adayı bu DP ‘ye ne getirecek: Kimler, bu seviyenin altında yönetimlere girecek, seviyeleri ne olacak göreceğiz.
En sonun da Antalya DP’yi iyice bitireceksiniz.