ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE

Bartın Maden Faciası Bu Bir Kader Mi ?

Bartın-Amasra Maden Faciasına İlişkin Düşüncelerim Ve Alınması Gereken Dersler (14 Ekim 2022)

*   Değerli dostlarım, ülke sorunlarına duyarlı, yüreği insan sevgisi odaklı ve Atatürk sevdalısı yurtsever kardeşlerim hepinize selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Ne yazık ki  13 EKİM 2022 akşamı ulusça yine büyük bir maden faciası ve beraberinde yaşanan aile ocaklarına düşen acıları ve derin üzüntüleri birlikte yaşıyoruz. Son TV haberlerine göre 41 madencimizin ocağına yine ateş düştü. 70'e yakın da yaralı var. Umarım bu sayı artmaz. Gerçekten çok üzgünüm ve öncelikle bu kazada yaşamını kaybeden şehitlerimize tanrıdan rahmet diliyorum. Ruhları şad olsun. Ayrıca yaralılarımıza geçmiş olsun ve acil şifalar diliyorum.

*   Her zaman olduğu gibi hemen TV başına geçip bilgileri öğreniyoruz. Ama aynı senaryo tekrarlanıyor. Büyük Soma maden faciasında olduğu gibi Televizyonda siyasetçiler, ilgili bakan ve milletvekilleri, kurtarma ekipleri, konuyu derinliğine inceleyen üniversiteden akademisyenlerin görüş ve önerilerini yapmaları ve güvenliği sağlayan birimler. Bunlara ilaveten kurtarma çalışmalarını yapan birimlerin fedakârca gayretlerini gösteren yayınlar ve röportajlar. Ama yapılması gereken geçmişte yaşanan bu tür olaylardan ders çıkarmamak ve bu olayları fıtrata ve kadere bağlamak en kısa ve geçiştirme çözüm yöntemidir. Biraz önce maden kazası bölgesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ziyaretinde aynısını yaptı. Dualar edildi ve sureler okundu. İslam dininde bildiğiniz gibi “ tevekkül “ denen bir olgu vardır. İstiklal marşımızın şairi Mehmet Akif Ersoy Mısır da kaldığı günlerde bu ülkedeki insanların yaşadığı olumsuzlukları görerek eserlerinde bu konuda çok güzel bir paylaşım yapmış ve tevekkül konusunda açıklamalarda bulunmuştur. Bir olayda gereken her türlü önlemi akıl ve bilimi kullanarak alırsınız, buna rağmen elde olmayan nedenlerle meydana gelen olayları tevekkülle karşılarsınız. Ancak kazalar ve facialar göz göre geliyor ve siz hiçbir önlem almıyorsanız. Bu asla tevekkül olarak kabul edilemez. Olsa olsa cinayete göz göre göre davetiye çıkarmaktır. Aydın din adamlarımızın bu konuda birçok tespitleri vardır.

*  Bildiğiniz gibi ben askerim ve Antalya'da yüce önder Atatürk'ün partisinde siyaset ile ilgileniyorum ve ülkeme ve partimde yararlı çalışmalar yapmak istiyorum. Bana bazı dostlarım bazen şaka ve bazen ciddi olarak askerden siyasetçi olmaz vb. sözler söylerler. Ben de bunlara gülerim. Askerlik mesleği çok ciddi, disiplinli ve her şeyden önce güvenliği esas alan bir meslektir. Bizler yönetim ve organizasyon olarak çağdaş uygarlık düzeyine erişmiş ülkelerin ordularıyla ortak çalışma yaptığımız için yapılan ortak çalışmalarda büyük üzüntüler yaşamayız. Doğal olarak bizlerde bu ülkenin insanlarından oluşuyoruz. Maalesef bizim ordumuzda da az da olsa bu tür üzücü olaylar yaşayabiliyoruz. Almanya en büyük maden işleten ülkelerden birisi olup, en son maden kazası 1971 yılında olmuş. Bizim ülkemizde bu tür üzücü olayların sonunda devlet ve siyaset adamlarınca verilen her türlü demeçlere ve verilen sözlere rağmen sürekli yaşanmaktadır. Hani tarihten ders alınsaydı tekerrür eder miydi? Ne yazık ki bizde bu üzücü olaylar devam ediyor. Akıl ve bilimden yararlanılmıyor. Yönetim organizasyon olarak denetim ve periyodik kontroller yapılmıyor. Özellikle kar amaçlı özel şirketlere işletme yetkisi verildiği için emniyet ve güvenlik için yeterli harcamalar yapılmıyor. Eskiden madenciler kamu yönetiminde iken çok yüksek ücret alırken, şimdi ise özel şirketlerde işçiler küçük ücretlere çalıştırılmaktadır.

*   Bir diğer önemli konuda Cumhurbaşkanı Erdoğan ve diğer bakanların bu olayın ihmalkârlık dâhil sonu nereye varırsa varsın, bu kazanın derinliğine soruşturulup, ihmali olanların cezalandırılacağı belirtildi. Size soruyorum bu iktidarlar zamanında Soma faciası dâhil hangi felaketin soruşturması titizlikle yapılıp ihmali olanların kişi ve işletmelerin cezalandırılması yapılıp sonuçları tüm halkımıza bildirilmiştir. Soma maden kazası mağdurlarının başına gelmedik kalmadı. Üzücü olan hakkını arayan kişiler sokaklarda tekme tokat dövüldü. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ekibindeki halkı tekmeleyen kişi şimdi yurtdışına ödüllendirilerek diplomat olarak gönderildi.

*   Sonuç olarak; bu yaşanan üzücü olaylar hakkında sayfalarca makaleler yazabilirim. Ancak bu ülkenin insanları okumayı ve ders almayı bilmediğinden, her şeyi kadere ve fıtrata bırakarak siyasetçiden seçim sandığında hesap sormadığı için biz bu tür olaylarla birlikte yaşamaya devam edeceğiz. Ben bu konuda Antalya'da verdiğim tüm konferanslarımda ve sosyal medyadaki makalelerimde hiç kimseden çekinmeden yazmaya ve eleştirmeye devam ediyorum. Kazadan birkaç gün sonra yapılan açıklamada ise bazı maden faciası ile ilgili iktidardan hesap sorulması konusunda eylem yapan 11 kişi hakkında provakatif eylem yapıldığı düşüncesiyle yasal işlem yapıldığı bildirilmiştir. Meclisten yakın zamanda çıkan yasa ile hakkını arayan kişiler hakkında demokratik olmayan ve anayasaya aykırı bir şekilde yasal işlem yapılmasının önü açılmıştır. Bir daha bu tür üzücü olaylar yaşanmaması dileğiyle selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Atatürk'ün yolunda birleşmek dileğiyle sağlıcakla kalınız.

                                                                        Tarihçi, yazar ve E. Albay Kemal KARAKUZEY

Yayın Tarihi
18.10.2022
Bu makale 431 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!