İlişki boyutları

        İnsan ne garip bir bulmacadır. Bunu biliriz, biliriz de gene bu karmaşık varlığı anlayabilme girişimi içerisinde onu kategorize etmeye çalışırız.  Belki böyle yaparsak onu açıklamamızın daha kolay olacağını düşünürüz. Oysa insanın duygusal dünyasını kategorize etme çabaları onu anlamaktan bizi daha da uzaklaştırır. Hatta önemli yanlışlara düşmemize neden olur. Doğru olan insan ve insan ilişkilerini kendi doğallığı içerisinde özel ve öznel olarak anlamaya çalışmaktır. Çünkü ilişkiler durağan değildir. Sürekli devinim ve gelişim içerisindedir. Onu dondurarak, belli kalıpların içerisine yerleştirerek, anlama gayretleri ta başından yanlış hareket noktasından yola çıkmaktır.

         Arkadaşlık, dostluk, sevgili olmak, sex partneri olmak, eş olmak boyutlarını ele alalım;

-Bunlar arkadaşlarım

-Şu gördüğün kişiler dost

-Şunlar sadece tensel beraberlik yaşıyor yani sex partneri

-şu gördüklerin sevgili

-şunlar ise karıkoca

Sözünü ettiğim kategorize etmeler bu tarz şeyler,

          İnsan ilişkilerinde, arkadaşlığın nerede dostluğa dönüştüğünü, dostluğun nerede aşkla beslenerek başka bir boyut kazandığını, sexin sıçrayarak aşk tutkusuna ve korkunç bir bağlılığa doğru ilerlediğini bilemeyiz. Burada insanın duygusal dünyasının karmaşıklığı ortaya çıkar.

          20,30 yıl aynı yastığa baş koymuş insanların onca yıldan sonra birbirlerine düşman kesildiği, bazen de birbirlerinden nefret edenlerin daha sonra büyük bir sevgi yumağı oldukları sıkça rastladığımız gerçeklerdir. Diyalektik bu noktada kendini doğruluyor.”SEVGİ VE NEFRET İKİZ DUYGULARDIR. BİRBİRİNE DÖNÜŞEBİLİR. SEVMEDİĞİMİZ BİRİNE KARŞI BÖYLE YOĞUN DUYGULAR BESLEYEMEYİZ.”

          Çoğu zaman duyguların farklı bir boyuta akışına, hazırlıksız yakalanırız. Beklenmedik bir anda arkadaşlığın değişime uğrayarak aşka dönüşmesi farklı bir boyut kazanması irademiz dışında gelişir. Bazı duygusal anaforlar, hiç olmayacak gibi görünen, aklın kabul etmekte zorlandığı, duygulara söz geçiremediği ilişkiler vardır. Çelişki ve çatışmalar burada başlar. Çaresiz kalırız bazen. Bazen de meydan okuruz her şeye ve tadını çıkarmayı deneriz.

           Ohhh, insan duyguları sizi bu karmaşıklığınızla seviyorum. Beni farklı kıldığınız için. Sıradanlıktan kurtarıp yaratıcı yaptığınız, bana farklı dünyaların kapılarını açtığınız için. Size teşekkür ve minnet borçluyum.  Bana bu güzellikleri yaşattığınız için.

           Şimdi adını anımsayamadığım bir kitapta okuduğum bir paragraf yaşamımın tetikleyicisi oldu. “Bize doğruyu gösteren mantığımızdır. Mantığınızın sesine kulak veriniz”  cümleleri çöpe atılıyordu....Ve şöyle deniyordu; “SİZE DOĞRU YOLU GÖSTEREN DUYGULARINIZDIR.DUYGULARINIZIN GÜÇLÜ SEZİŞİNE KULAK VERİNİZ VE GÜVENİNİZ…”

           Bu kez sizi sorularla ve duygularınızla baş başa bırakmak istiyorum. Kafanızın içindeki kalıpları biraz sallamak ve belki yeni bir yapılaşmaya daha mutlu ve özgür bir dünyaya yelken açmanızı istiyorum.Mutlu kalın....  
Yayın Tarihi
24.05.2009
Bu makale 2831 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!