TÜRSAB uyanmış! Diğerleri ne zaman uyanacak?

Yabancılar, satın aldıkları apartman dairesini veya villalarını “Devre Mülk” gibi kullanıyor. Alanya, Fethiye, Didim, Marmaris, Kaş, Kalkan ve Bodrum'da gayrimenkul satın alan yabancıların çoğunluğu mülklerini internet üzerinden emlakçiler vasıtasıyla pazarlayarak, otel gibi çalıştırmaya “butik” tarzında işletmeye de başladılar.

VİLLALAR DOLDUR-BOŞALT ÇALIŞIYOR!
Yabancılara ait 5 odalı, havuzlu villalarda kalanlar sürekli değişiyor. Balkonlarından anlıyoruz “anadan üryan” çıkıp güneşlenenler ayrı ayrı tipler! Bu tipler haftada bir değişiyor… Villalarda trafik maşallah çok yoğun!

Acaba bu şekilde Alanya’da “gizli ve kayıt dışı devre mülk turizmi” yapanların sayısı kaç? Alanya Ticaret ve Sanayi Odası (ALTSO) , kapatılan işyeri sayısını verdiği gibi gizli turizme başlayan yabancı mülk sahiplerine ilişkin istatistiği de vermesi gerekiyor.

İnternet sitesinde bir turizm şirketi tarafından duyurulan ilan dikkatimi çekti! … “Alanya’da sitemizde bulunan kiralık yazlık dairelerimiz ve villalarımız için erken rezervasyon fırsatını kaçırmayınız...2012 yılı için indirimli rezervasyonlarımız devam ediyor...” Yaptığım kısa bir araştırmayla, bu sitede yerli kadar, yerleşik yabancılarında, villaları olduğunu ve kiraya verdiklerini öğrendim…

ALTİD, ALTSO, ALTAV, BELEDİYELERİN ÇÖZÜMÜ NEDİR?

Özellikle sahil bölgelerinde "Yabancıya satış yapılan gayrimenkullerin kira kontratı olmadan gayri resmi olarak kullandırılması, kiraya verilmesi" konusunda herkesin seyirci olduğu, ciddi bir “kayıt dışı ekonomi” var.

Alanya havzasında yabancıların satın aldığı villalarda ve dairelerde yapılan kayıt dışı gizli turizm sorununa (ALTİD)Alanya Turistik İşletmeciler Derneği, ALTSO(Alanya Ticaret Odası), ALTAV(Alanya Turizm Tanıtma Vakfı), Alanya Belediyesi ve belde belediyeleri bir çözüm bulmayı düşünüyorlar mı?

Ülkemiz, bölgemiz ve Alanya’da bu kayıt dışı ekonomiyi yaratan yabancılar için nasıl bir kontrol ve denetim mekanizması uygulanacak? Maliye bu konuda neler yapıyor? Villalar kiraya mı veriliyor, otel veya devre mülk gibi mi çalıştırılıyor? Bunu araştırmak kimin sorumluluğunda? Konu değerlendirildiğinde yabancıları "Gizli ve kayıt dışı turizme" teşvik eden ve yönlendirenlerin geniş bir yelpazeye yayıldığını, turizmi ve turizmden ekmek yiyen emekçileri düşünülmediği, rant ve rantiye hesabı içinde olduklarını tespit etmek zor değildir. …

GEÇ KALINMADAN ÇÖZÜM ÜRETİLMELİDİR!

Turizm bölgelerinde sayıları binlerle ifade edilen villaları ve daireleri satın alıp kiraya veren, otel gibi işleten yabancıların çoğunluğunun neden olduğu döviz kaybının miktarı nedir? Nasıl önlenebilir? Bu sorunun yanıtı ilgili bakanlık, yerel yönetimler, maliye ve turizm meslek örgütlerinin işbirliğiyle düzenlenecek toplantılarda aranmalı ve çözüm bulunmalıdır.

Konuya dair ilgili görüşlerimi 2008 yılında ele almış. Yazdığım makalelerle gündeme getirmiştim. Duyduğum lüzum üzerine herhangi bir gelişme ve yaptırım göremediğimden, geçen ay tekrar konuyu gündeme taşıyarak güncellemiştim…

TÜRSAB’DAN SES GELDİ!

Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB), otelde konaklamak yerine yazlık kiralayan yabancı turistlerin sayısının artması üzerine harekete geçmiş. TÜRSAB yazlıkların pazarlamasını acentelerin yapmasını istiyor. Bu şekilde vergi kayıpının önleneceği görüşünde. Alanya BYK Başkanı Suat Çavuşoğlu, "Alanya’da evi olan yabancılar, yurtdışındaki tanıdıklarına evlerini kiralayarak, satın aldıkları o evin parasını çıkarıyorlardı. " demiş... Geç oldu ama uyanmış…

Turistik bölgelerde yazlık konutların yabancı turistlere kayıt dışı olarak kiralanmasındaki büyük artış turizmcileri harekete geçirdi. TÜRSAB, yazlık konutların turizmciler aracılığıyla pazarlanması için bir çalışma başlattı. Başta Alanya ve Bodrum olmak üzere sayıları 100 bini bulan kullanılmayan ikincil konutların turizm kapsamına alınmasını TÜRSAB istiyor.

TÜRSAB hazırladığı Raporda, kullanılmayan ikincil konutların sayısının 100 bini bulduğu, bunun yıllık 2 milyar liralık vergi kaçağı yarattığı belirtildi. Raporda, bu konutların turizm tesisleri gibi kabul edilmesi gerektiği kaydedilerek, ‘buraların artık emlakçiler değil, turizmciler tarafından pazarlanması gerektiği’ vurgulamış.

EV ALIP PAZARLAYAN İNGİLİZLER VAR

2,5 yıldır bu proje üzerinde çalıştıklarını anlatan TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy “Haksız rekabeti ortadan kaldıracağız” diyerek, hiçbir ülkede bu kadar atıl kalan ikincil konut olmadığını, bunların turizm tesisi gibi değerlendirilmesini istediklerini söyleyerek,“Türkler’den ev alıp kendi memleketlerinde 1 haftalık 1.000 pound’a pazarlayan İngilizler olduğunu gözlemledik. 100 bin konut 200 bin oda demek. Bu da otelcilerin karşısında haksız kazanca neden oluyor. Denetim altına alınmasını istiyoruz. Turistin otelinde olduğu gibi vergilendirme olmasını istiyoruz.”

İKİNCİL KONUTLAR OTEL OLACAK

TÜRSAB Alanya Bölgesel Yürütme Kurulu (BYK) Başkanı Suat Çavuşoğlu, 2002 yılından bu yana bu konutların Alanya'da yaklaşık 20 bin civarında olduğunu belirtti. Mütekabiliyet yasası ile, 20 bin civarında da beklemede olan konutların bulunduğunu sözlerine ekleyen Çavuşoğlu, "Alanya'da bu şekilde evi olan yabancılar yurtdışından tanıdıklarına evlerini kiralayarak, satın aldıkları o evin parasını çıkarıyorlardı. Bu düzenleme ile buradaki vergi kaybı ve kaçakçılığı bir nebze önlenmiş olacak" dedi. Alanya ve Bodrum'un bu kapsamda yer almasının doğru bir karar olduğunu belirten Çavuşoğlu, Alanya'da bu konutların apart sistemiyle kiraya verilerek turizme açılabileceğini belirtti.

TEŞEKKÜRLER TÜRSAB VE BAŞARAN ULUSOY…

Ülkemizin turizm gelirlerinin, yine ülkemizde kalması adına,kazancın vergilendirilmesini sağlayacak bu girişimi yapan TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy’ a,yaşananlara göz yummayın türizm adına gündeme getirdikleri için tebrik ederim…Darısı diğer yetkililere…Sorunu görüp kafalarını devekuşu gibi toprağa gömüp,kıçı açıkta kalanlara…Temennim onlarında bir an evvel görevlerini hatırlaması ve girişimde bulunmalarıdır…