Eyalet sisteminin ayak izleri ve Keykubat’ın dedikleri!

Bugün açılan TBMM’de, 13 yeni ilde Büyükşehir belediyesi kurulması ve il sınırlarının Büyükşehir sınırı olarak belirlenmesi konusunu kapsayan kanun tasarısının görüşüleceği tahmin ediliyor. Bu kanun mevcut haliyle yasalaştığı takdirde Türkiye’yi federasyona götürecek eyalet sisteminin temelini oluşturacak. Tasarı İl Özel İdare sisteminin zayıflatılması sonra da tamamen ortadan kalkmasını öngörüyor. Sonuçta, devletin kararlarını uygulayacak makamlar tüm bölgelerde etkinliğini kaybedecek. Bu da doğal olarak devletin iradesini kaybetmesine belediyelerin ise devletin boşluğunu doldurup, adeta küçük devletler haline gelmesine sebep olacak. 
Tasarıda Büyükşehirlerin sınırlarının il sınırını kapsayacak şekilde genişletilmesi İl Özel İdaresi sisteminin ortadan kaldırılmasının yolunu açacak. İl Özel İdaresi sisteminin aşındırılması taşrada “devletin tarafsızlığını ve hukukun üstünlüğünü” uygulayacak makamların zayıflamasına ve zaman içerisinde ortadan kalkmasına sebep olabilecek. İl Özel İdaresi sisteminin zarar görmesi bugün zaten zorlukla sağlanan kamu düzeninin sağlanmasında güçlüklere sebep olabilecek. Uzmanlar böyle bir durumda terör eylemlerinin artacağına kesin gözle bakıyor. 
Tasarının yasalaşmasıyla birlikte Büyükşehir/bütünşehir belediye sınırları il sınırlarına çıkarılacak. Bu durum kendiliğinden bölgesel yönetimlerin ihdas edilmesine sebep olacak. Yerel yönetim düzeyinde ortaya çıkan bu yapılanma bölgesel otonomiyi bile gündeme getirebilecektir. Güçlerini devletten değil yerel halktan alan belediyelerin ortaya çıkması bir süre sonra o bölgelerde milli egemenliği tartışmalı hale getirebilecek. Bu durum, federal yapı, otonomi, özerklik gibi tartışmaları beraberinde getirecektir. 

AKP’nin tasarladığı “yerel yönetimler reformu” projesi, istinaf mahkemeleri, kalkınma ajansları yoluyla alt yapısı hazırlanan eyalet sistemine geçiştir... Bu tasarıya göre, merkezi idarenin yetkileri belediye başkanlarına devredilecek, valiler pasifleştirilecek. AKP’liler tarafından hazırlanan yerel yönetimlerde reform paketinde kritik öneriler arasında  il genel meclisi ve ilçe belediyelerinin kaldırılması ve her ilin sadece tek bir belediye başkanı ve tek bir yerel meclisle temsil edilmesi yer aldı.
Türkiye’yi bölme sürecini resmen ve fiilen başlatacak “Yerel Yönetimler Reform Paketi” TBMM’nin bugün açılışıyla birlikte gündeme gelecek. İktidara geldiği günden itibaren “üniter”  yapıdan eyaletleşmeye giden aşamayı tasarlayan AKP, altyapısını bitirdiği düzenlemeyi gündeme sokacak.

ÜNİTER YAPIMIZI TEHLİKEYE SOKACAK PLAN

AKP’nin yaptığı çalışmada şunları yer verildi: “Yerel meclislerin, sınırları kanunla belirlenmek şartıyla vergi ve harç koyma yetkileri olmalı. İçişleri bakanının görevden alma yetkisinin kaldırılarak bu yetkinin mahkeme ve seçimlerle yerel halkın iradesine bırakılması gereklidir. İçişleri Bakanlığı’ndan, emniyet ve jandarma birimlerini ayırarak bir İç Güvenlik Bakanlığı oluşturulması ve İçişleri Bakanlığı’nın doğrudan ve yalnızca yerel yönetimlerle ilişkilendirilmesi gerekmektedir. Bir yerel yönetim bakanlığı veya başbakanlığa bağlı bir müsteşarlık kurulmalıdır.”
EYALET SİSTEMİNE GİDİŞİN AŞAMALARI:

11 Aralık 2004: Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 11 Aralık 2004 tarihinde katıldığı bir televizyon programında, Türkiye’nin eyaletlere bölünebileceğini ilk kez açıkladı.

12 Haziran 2006: AKP’nin ABD’ye verdiği eyaletleşme taahhüdünün temeli Diyarbakır’da atıldı. Finansmanını AB’nin sağladığı Bölge İstinaf Mahkemesi’nin yapımına başlandı.
23 Kasım 2006: Avrupa Birliği’nin dayattığı federalizm, Kalkınma Ajanslarıyla devreye girdi. Federalizm, AKP tarafından “Kalkınma Ajansları” adı altında uygulamaya konuldu, Türkiye, bölgelere bölündü.
31 Mart 2007: Hükümet kurulurken ABD’ye vermiş olduğu memorandumdaki eyaletleşme sözünün önemli bir aşaması gerçekleştirildi.

7 Eylül 2007: AKP, ABD’nin dayatması, Avrupa’nın parasıyla bölge istinaf mahkemeleri için “9 eyalet” merkezini seçti. İstanbul, Ankara, İzmir, Kayseri, Konya, Samsun, Adana, Erzurum ve Diyarbakır.

10 Aralık 2010: Adalet Bakanı Sadullah Ergin, müsteşar, genel müdürler ve daire başkanları ile birlikte ABD’ye gitti. Heyet, Amerikan eyalet ve federal sistemini inceledi.
Ocak 2011: İçişleri Bakanlığı Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı, Amerikan yönetim sistemini görmek ve uygulamaları incelemek amacıyla 35 kaymakam ve vali yardımcısı Amerika’ya gitti.
11 Temmuz 2012:  Eyalet merkezi olarak da adlandırılan 15 bölge kuruldu, bu bölgelerin 11’inde 13 Bölgesel Ağır ceza Mahkemesi kurarak yargı ayağını da tamamladı.

ACAR: TÜRKİYE FEDERAL DEVLETİ OLUR
CHP Antalya Milletvekili Gürkut Acar,  “Bir fiskeyle dağılabilecek eyalet yapısı kurmak istiyorlar. Gözümüzün önündeki ülkelerden ders almalıyız. Irak’ı parçaladılar, Suriye parçalanıyor. Şimdi bu sistem Türkiye’de dağılabilecek gevşek idari yapı demektir. Bu filmi Yugoslavya’da gördük. Bu eyalet sistemi ile Türkiye Cumhuriyeti, cumhuriyet olmaktan çıkar. İsminin TC olması hiçbir şey ifade etmez. Çünkü devlet yapısı bozulmuş olur. Türkiye Federal Devleti olur” ifadelerini kullandı.

ÖZTÜRK: BU TÜRKİYE’NİN BÖLÜNMESİ DEMEK

MHP Erzurum Milletvekili Oktay Öztürk, AKP’nin bu çalışmasının, Türkiye’nin bölünmesi yolunda bir adım olduğunu söyledi. Öztürk  “Bunların derdi Başkanlık Sistemi, ardından eyalet sistemini hayata geçirmek böylelikle bölücülük meselesini yumuşak bir geçişle çözmek istiyorlar. Birçok yönden tehlikeli. Suriye’de de bir tampon bölge oluşturuldu. Bu Türkiye’nin bölünmesi demektir. Atatürk yıllar önce bu durumu fark etmiş bir liderdir. AKP yeniden hem de başkalarının dayatması ve akıl hocalığıyla Türkiye’yi böyle bir handikap içine sokmaya çalışıyorlar. Biz buna en baştan karşıyız.”

YILMAZ:BU SİSTEM BDP’NİN DEDİĞİ DEMOKRATİK ÖZERKLİK
CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz:, Bu tamamen PKK’nın dolayısıyla Amerika’nın istediği federasyon yapısının alt yapısıdır. Küçük devletçikler oluşturma çabası. Böyle bir şeye evet denilmesi mümkün değil. Buna karşı ciddi bir mücadele edilmesi lazım. “ dedi. Akagün Yılmaz, “Bunlar BDP’nin dile getirdiği demokratik özerklikten çok da farklı değil. Hatta 25 bölgeye ayrılsın gibi talepleri vardı. Artık bunların hükümet eliyle uygulamaya geçirilmesi olarak bakıyorum. Sona doğru gidiyoruz.” ifadelerini kullandı.

ÜNİTER YAPIMIZIN SONU GELDİ
Paket kapsamında hazırlanan yasa teklifi, Türkiye Cumhuriyeti’nin üniter yapısına tamamen aykırı. Paket yasalaşırsa özellikle büyükşehir belediye başkanları adeta illerin tek başına yöneticisi haline gelecek. Belediye başkanları il içi atamalardan görevden almaya, vergi ve harç koymaya kadar birçok yetkiye kavuşacak. Eyalet sistemini anımsatan paket bu ay TBMM’ye gelecek.

AKP’li milletvekilleri tarafından hazırlanan yasa teklifi Türkiye Cumhuriyeti’nin üniter yapısına tamamen aykırı. Yerel Yönetimler Reform Paketi yasalaşırsa tüm Türkiye’de olduğu gibi doğu ve güneydoğu bölgelerinde de Büyükşehir Belediye Başkanları illerin tek başına yöneticisi olacak. Belediye başkanları il içi atamalar, görevden alınmalar, vergi ve harç koyma yetkisine sahip olacak.
Türkiye’yi birliğe almamak için her yolu deneyen AB, konu ülkenin bölünmesi anlamına gelen eyalet sisteminin önemli bir ayağını oluşturan istinaf mahkemeleri için para verdi. İlki Diyarbakır’da inşa edilen İstinaf Mahkemeleri için kesenin ağzını açan Avrupa Birliği, proje kapsamında Türkiye’ye 22 milyon 500 bin euro destek sağladı.

ALANYA’YA SON MESAJ