Halis Uslu, Ata’sına yürüdü…

Falih Rıfkı Atay bir kitabında zafer bayramını şöyle yorumlamış: "Nemiz varsa, bağımsız bir devlet kurmuşsak, hür vatandaş olmuşsak, şerefli insanlar gibi dolaşıyorsak, yurdumuzu batının, vicdanımızı ve kafamızı doğunun pençesinden kurtarmışsak, şu denizlere bizim diye bakıyor, bu topraklarda ana bağrının sıcağını duyuyorsak, belki nefes alıyorsak, hepsini, her şeyi 30 Ağustos zaferine borçluyuz."

Bu güzel sözlere… Her şeyimizi Mustafa Kemal Atatürk’e borçluyuz ilavesinde bulunmak isterim.

Alanya’ da 30 Ağustos Zafer Bayramı nedeniyle 'Zafer Yürüyüşü' düzenlendi. Bayraklarımızla yürüyüşe katılan vatandaşlar zafer coşkusunu layığıyla yaşadı

Zafer yürüyüşümüz öncesi bir şey dikkatimi çekti. Her yerde resmi ve bir onun kadar sivil polislerimiz… Acaba neden gelmişlerdi? Bize karşı Atatürk Anıtını mı koruyorlardı?  Onlar, Hükümetin aldığı karara göre çelenk koymamızı ve saygı duruşunda durmamızı önlemek için gelmişler… Saygı duruşuna Anıtın önünde duramadık! Çiçek te koymamıza müsaade edilmedi… Atamıza…

Hâlbuki elin gâvuru, geçtiğimiz günlerde kafayı bulmuş anıtın tepesinde show yapıyordu. Sormak isterim, o zaman nerdeydi? Şimdi etrafımızı saran polislerimiz...

Alanya Kent Konseyi Gençlik Meclisi tarafından düzenlenen yürüyüş, Atatürk anıtı önünde 30 Ağustos günü akşam saat 8.00’de başladı.  Bayraklar ve meşalelerle kortej oluşturan kalabalığa, motosikletli ve bisikletli gençler ile üstü açık bir otobüs de eşlik etti. Kortej yürüyüş sırasında, ‘Genciz, Türk’üz, Atatürkçüyüz’ , ‘Şehitler ölmez, vatan bölünmez’  sloganlarını attı. Kortejin yürüyüşü, Şelale Meydanı'nda sona erdi.

Bir Elinde Türk bayrağı bir elinde bastonu ile etkinliğe katılan bedensel engelli Halis Uslu ise kimseden yardım almadan, Anıttan tek başına bedeninin engelli ama kafasının “engelsiz” ve özgür olduğunu ispatlarcasına koltuk değneği yardımıyla yürüyüşü tamamladı. Yürüyüş sırasında, koluna girilip, yardımcı olunmasını da kabullenmedi…

Yürüyüşümüz sırasında, katılanlardan ve bize kenardan destek verenlerdeki  Atatürk ve vatan sevgisini  bir kez daha gördüm. Alanya Kent Konseyinin düzenlediği bu 30 ağustos yürüyüşünde gördüm. Ayağı tutmayan ana, yürüyüşe gelmiş.illaki yürüyecekmiş  ikna edemedik.Ana öndeki otobüse bindirelim dedik…”Olmaz” Dedi.Yürüdü...

Gelenler! bilir şelale önündeki konserde engelli bir kardeşimi yoruldu diye sahneye oturttum.İşte o engelli zor yürürken bizle yürüyeceğim diye "ceylan" gibi sekti...Ama çok eziyet çekti...işte beni umutlandıran...Ülkem adına bu oldu......Biz ölmedik ölmeyeceğiz de......Halis Uslu, Atatürk’e onun zaferine sahip çıkıyor.....Umutlandım ülkem adına....Bana bu umudu yaşatan Alanya Kent Konseyine,başkanına ve Gençlik Meclisi Başkanına teşekkür ederim....Bu gece bu mutluluktan erken yatacağım....biliyorum ki Alanya Kent Konseyi Gençlik Meclisi Başkanı ve üyeleri nöbettedir.....Çok teşekkür ederim onlara.....

Orada demokrat geçinen lafa geldi milliyetçi geçinen, milliyetçiliği İngilizce söylenen bir şarkıya engel olmak olan gören, Milliyetçiliği sadece şehit cenazelerinde slogan atmak olarak gören, bir takım zevatları da görmek isterdim… Siyasi olarak atan tutan “Atalarını çok seven”, güya sözüm ona birtakım siyasileri de görmek isterdim...”Şehri-emin” ide, meclis üyelerini de görmek isterdim… Ama iyi oldu. Hiç olmazsa ne kadar olduğumuzu gördüm… Vatandaştaki “Atatürk ve onun zafer ışığını” görmek beni umutlandırdı... Güzel bir geceydi... Tekrar teşekkürler başkana ve gençlik meclisine.

Sonuç olarak 3O Ağustos Zafer Bayramınızı ve 1 Eylül Dünya Barış Gününüzü kutlar… Hükümetimize, komşularla iyi geçinip barış içinde yaşamamız gerektiğini hatırlatırım... Anlamazlar ya… Yinede söyleyeyim…

Yayın Tarihi
05.09.2012
Bu makale 5734 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!