Tam 29 yıl yıl önce 24 Ocak 1993’te evinin önünde kalleş bir pusuyla kıydılar araştırmacı gazeteciliğin sembol ismi Uğur Mumcu'ya. Uğur Mumcu, korkusuz, düşündüklerini söyleyen ve yazan, ülkede olup bitenleri belgelerle ortaya koyan yürekli, cesur bir gazeteciydi. Meslekdaşlarının, Türkiye sevdalılarının, demokrasi aşıklarının rol modeliydi. Mumcu'yu aramızdan koparan hain tuzağın esrar perdesi aradan 29 yıl geçmesine rağmen aydınlanmadı, ya da aydınlatılmadı..
Bugün yaşadıklarımızı görmüş ve uyarmıştı
Araştırmacı gazeteciliğin yüzakı olarak Uğur Mumcu, ülkenin bugün yaşadıklarını çok önceden görmüş ve uyarmıştı. Irkçılığa, mezhepçiliğe ve din bezirganlığına karşı çıkan aydın bir demokrattı Uğur Mumcu..Kendisine kurulan tuzağı tahmin etmişti.. Uğur Mumcu, kendisini hayattan koparan alçak pusudan 3 gün önce çalıştığı Cumhuriyet Gazetesi’nde rahmetli İlhan Selçuk’a, şunları söylemişti:“Ağabey seni ve beni öldürecekler”
FETÖ ve 15 Temmuz kalkışmasına dikkat çekmişti
Uğur Mumcu, 15 Temmuz hain FETÖ kalkışmasına yıllar önceki bir köşe yazısında dikkat çekmiş ve şunları belirtmişti : “ Tarikatlara ve cemaatlere alınan genç çocuklar, 30 yıl sonra general olacaklar ve Cumhuriyete karşı ayaklanacaklar” Böylesine engin öngörüsü olan, ülkede olup bitenleri yakından izleyen ve gözleyen müthiş bir gazeteciydi Uğur Mumcu..
Kalleş tuzağın gerçek fallileri ortaya çıkarılamadı
Uğur Mumcu’nun otomobiline konan bombanın patlatılmasıyla katledilişinin ardından geçen 29 yılda bu hain tuzağın gerçek failinin, cinayetin ardındaki asıl güçlerin hala ortaya çıkarılmayışı elbette düşündürücü..Uğur Mumcu suikastına 'faili meçhul' diyen de oldu, cinayetin failinin devlet içindeki bir yuvalanmanın işi olduğu da söylendi, iddia edildi, bugün de aynı söylenti ve iddialar var..
Kalleş tuzağı İslami Hareket, İBDA-C ve Hizbullah üstlendi..
Mumcu, suikastını önce radikal İslamcı gruplar İslami Hareket, İBDA-C ve Hizbullah üstlendi..Ancak bu üstlenmelerin paravan olma olasılığının çok yüksek olduğu, Mumcu’nun o dönemde bir çok onu üzerinde belgeleri de ortaya koyarak araştırma yapmasından rahatsızlık duyan emperyalist güçlerin cinayeti azmettirdiği, ya da işlediği olasılıkları öne çıktı..Demokrat, vatansever ve güçlü kalemi olan araştırmacı gazeteciliğin bayrak ismi Uğur Mumcu’nun üzerinde çalıştığı dosyalarla emperyalist aktörler ve faaliyetlerini deşifre etmesi yüzünden suikaste kurban edildiği yönündeki görüşler de var.
Devlet namus borcunu hala ödemedi
Dönemin Başbakanı Süleyman Demirel ve Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü, Uğur Mumcu cinayetini çözmenin devletin namus borcu olduğunu söylemişlerdi. Ancak 24 Ocak 1993’ten 24 Ocak 20221'e kadar bu faili meçhul cinayetin karanlık perdesi hala aralanamadı..Yani devlet namus borcunu 29 yıldır ödemedi..