Yeniden yapılanma şart

Dünya kenti Antalya’nın temsilcisi Antalyaspor’un sportif başarılar kadar, kurumsal değişime de ihtiyacı var. Bu konunun daha fazla tartışılması, konuşulması gerekiyor.

Nedir bu kurumsal değişim diye soracak olursanız, cevabım her yönüyle Antalya kentinin dinamizmine ayak uyduracak şekilde yapılanması olacaktır.

Renginden logosuna kadar her unsuru kamuoyunda konuşulup değerlendirilmelidir.

Futbolun artık endüstri halini aldığını düşünecek olursak, bu konuları tabu olmaktan çıkarıp ticari avantaja dönüştürülebilecek değişimlere açık tutmak gerekir.

Örneğin, Antalyaspor’un rengi tartışılmalıdır.

Kırmızı beyaz renkleri ben de seviyorum. Fakat, Antalya’nın renkleri acaba bunlar mı olmalı?

Örneğin, Antalya’nın simgelerinden narenciyeyi temsilen turuncu kullanılamaz mı?

Veya denizin mavisi, güneşin sarısı…

Antalyaspor’un artık her yönüyle diğer takımlardan ayrılması gerekir. Kırmızı beyaz renkleri Samsunspor da kullanıyor, Sivasspor da. Milli takımımızın da rengi olan kırmızı beyaza laf söylemiyorum, ancak işin ticari boyutunu düşündüğünüz zaman, rengin markayla uyuşması ve birbirini desteklemesi gerekmiyor mu?

Antalyaspor için bir logo çalışması yapılamaz mı?

Mevcut logo, Antalya’yı ve Antalyaspor’u ne kadar temsil ediyor?

Daha ticari düşünülüp, çok amaçlı kullanılabilecek bir logo yaratılamaz mı?

Örneğin, ciddi bir para ödülü koyup uluslar arası alanda Antalyaspor logo yarışması açılsa, katılan eserler gazete, televizyon ve internet gibi medya organları kullanılarak Antalyalılara sunulsa, Antalyalıların oyları ile seçilecek olan da yeni logo olarak kullanılsa fena mı olur?

19 yıldır Antalya’dayım ve Antalyaspor’u izliyorum. Bir simge karmaşası yaşanıyor. Eskiden ‘şimşek’ kullanılıyordu, son zamanlarda genç taraftarlar ‘akrep’ simgesini ön plana çıkardı.

Bu simge işi de daha ciddi platformlarda tartışılamaz mı?

Türkiye liglerindeki takımların yarısı kendisini şimşek olarak adlandırıyor. Akrep ise kötü ünvanı nedeniyle Antalya’nın yumuşak yapısı ile pek bağdaşlaşmıyor. Daha bize özel, daha ticari katkı sağlayacak, Antalya’yı ve Antalyaspor’u daha iyi temsil edecek bir simge bulunamaz mı?

Mesela Beydağları yuvası olan Anadolu Kaplanı Antalyaspor’un simgesi olamaz mı?

Veya yaylaların yırtıcı kuşu Atmaca?

Bunların hepsinin konuşulması, uzun uzun tartışılması gerekiyor.

Önce tartışılmalı, sonra da Antalya’nın hazmedebileceği değişiklikler yaşama geçirilmeli.

Dünya kenti Antalya’nın temsilcisi Antalyaspor’un da dünya markası olması için bunlar gerekiyor.

En az takımın Süper Lige çıkması kadar da önem taşıyor.

 

 

******************************

 

Kaldırımlar otopark oldu

 

İzmir’den 1989’da geldiğimde Antalya’da ilk dikkatimi çeken unsur, kaldırımsız bir kent olmasıydı. Yolların hiç birisinde yayaların yürüyeceği kaldırım yoktu. Zamanla bu konuda çeşitli çalışmalar yapıldı. Ancak geçtiğimiz yıla kadar hiç birisi yeterli olmadı. 2007’de tüm belediyeler aynı anda kaldırım hamlesi başlattı. Büyükşehir, Muratpaşa, Kepez ve Konyaaltı belediyeleri, kendi sorumluluk alanlarındaki tüm cadde ve sokakların kaldırımlarını yaptı. Çok da güzel oldu. Hepsinin tek tip çalışma yapması, kentin kaldırım konusunda bir bütünlüğe sahip olmasını sağladı. Ancak, buz çalışmaların bir de kötülüğü oldu. Eskiden dar kaldırımlar nedeniyle yollar genişti. Araçlar yol kenarlarına park ediliyor ve yayalara en azından sağlıklı olmasa da geçecek alan kalıyordu. Şimdi yapılan kaldırımlar nedeniyle yollar daraldı. Araçlar yol kenarına park edildiğinde seyir halindekilere geçecek alan kalmıyor. Bu nedenle pratik çözüm olarak yeni yapılan kaldırımlar otoparka dönüştürüldü. İnsanların rahatça yürümesi için gerçekleştirilen kaldırım çalışması araç sahiplerine yaradı. Akşam saatlerinde gezip inceleyin, yaya kaldırımlarının büyük bölümü park etmiş araçlar tarafından kapatılıyor. Dilerim kaldırımları yapan belediyeler, en kısa zamanda bus park işine de bir çözüm getirirler.

 

*******************************

 

DÜNYA ATASÖZLERİ

 

Hakiki sevgi ayrılıkta unutulmaz. BELÇİKA

Sevmek keman çalmak gibidir, bilmeyen kötü sesler çıkarır. BOLİVYA

Eski aşklar yanmış, sönmüş kömür gibi gayet kolay alev alır. KOLOMBIYA

Aşkın tokadı üzüm gibi tatlıdır. MISIR

Yayın Tarihi
26.02.2008
Bu makale 469 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Mustafa beye katılmamak elde değil. yazdıklarına harfiyen katılıyorum. fakat şu soruyu sormadan da gecemeyecegim. mustafa bey gibi binlerce antalyalıda bu bu logo ve simge olayını dile getirdiği halde neden hala bi adım atılamıyor anlamış değilim ayrıca bizim temsil edeler içinde muz yörük kültürü tarihi kentlerimiz yeşilliğimiz de cabası kültürü ve özellikleri bukadar la da kalmayan bir ilin iki renk arasında kalması ve bir şeyler üretmemesi benim gibi nice antalyalıyıda üzüyodur sanırım ... bende aklıma gelen bi sloganı yazayım da belki biri görür değerlendirir... AKDENİZİN DEV DALGASI ...

hüseyin kalkan 10.05.2008

valla amblem ve renkler konusunda Mustafa Yiğit yerden göğe kadar haklıdır. Kırmızı-beyaz renkler ve amblem değişmelidir.Rengimiz Turuncu-Mavi olmalı!

Ahmet Manap 28.04.2008

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!