Trafik karmaşası

Antalya’nın bazı kavşakları bundan sonra kameralarla gözlenecek ve ışık ihlale yapan sürücüler fotoğrafla tespit edilip cezalandırılacak. Bu çok güzel bir gelişme. Ancak yeterli değil. Antalya’nın kent trafiği her gün biraz daha içinden çıkılmaz oluyor. Her gün biraz daha fazla insanların zamanını alıyor, sinirlerini yıpratıyor. Bu sorunun çözümü için veya en azından daha da büyümemesi için radikal önlemler alınmalı ve ciddi bir denetim mekanizması getirilmeli.

Alt yapı çalışmaları nedeniyle bazı yollara aşırı yük bindiğini biliyorum. Ancak, Antalya trafiği, geçici sorunlar değil, kalıcı ve kemikleşmiş bir takım sıkıntılar nedeniyle karmaşa yaşamaktadır. Bu sıkıntıları, kuralsızlık ve denetimsizlik olarak iki ana başlıkta toplayabiliriz.

Antalya’da trafikle ilgili kural eksikliği hissedilmektedir. Ciddi bir karmaşa ve keşmekeşlik yaşandığı net bir şekilde ortadadır. Antalya gibi bir turizm kentinin en işlek caddelerinde, en yoğun saatlerde uluslar arası taşımacılıkta kullanılan TIR’lar, beton mikserleri, sebze- meyve taşıyan kamyonlar cirit atıyorsa, trafikle ilgili kural koyanların oturup düşünmesi gerekir.

Hız kesme tümseklerinde bile standardı sağlayamayan Ulaşım Koordinasyon Merkezi UKOME’nin, yoğun saatlerde kent içine ağır taşıtların girmesini yasaklamasına pek ihtimal vermiyorum. Bu merkezin başındakiler, Antalya’dan farklı bir yerde mi yaşıyor diye düşündüğüm oluyor. Nasıl olur da kentin ana caddelerinde kamyon terörünü görmezler bir türlü anlamıyorum. Toplu taşıma araçları da sıkışıklıkta ciddi pay sahibidir. Son uygulama ile minibüslerin midibüse dönüştürülmesi, Antalyalıların daha insanca taşınması açısından yarar sağlamış olabilir. Ancak, trafikte sıkıntı yarattığı bir gerçektir. UKOME’nin acilen trafik yoğunluğunu da dikkate alarak, toplu taşıma güzergahlarını yeniden belirlemesi gerekiyor.

Kent trafiğini önleyici uygulamalar alması gereken belediyelerimiz, maalesef kendi birimleri ile karmaşanın büyümesine katkı koyuyorlar. Neden çöplerin gündüz yoğun saatlerde toplandığını hep merak etmişimdir. Belediyelerin F!en İşleri, Park Bahçeler gibi icracı birimlerinin, artık trafiğe bile çıkması uygun olmayan bazı kamyonları, traktörleri, iş araçları günün en yoğun saatlerinde, en işlek caddelerde boy gösterip trafik karmaşasına katkı sağlıyor. Bu ekipleri yönetenler, kaş yaptıklarını zannederken, göz çıkarıyorlar farkında değiller.

Gelelim denetim eksikliğine. Antalya Emniyet Müdürlüğü’nün en kötü çalışan birimi, bana göre Trafik Denetim Şubesi’dir. Burada görev yapan polisler, (istisnalar hariç) görev yapmaktan çok mesai doldurmayı tercih etmektedir. Hele hele bu birimi yönetenler, verdikleri hatalı kararlar ve basiretsiz yönetimleriyle, kent trafiğinin daha karmaşık hale gelmesinde en büyük pay sahipleridir.

Buradan Vali Alaaddin Yüksel ve Emniyet Müdürü Feyzullah Arslan’a seslenmek istiyorum. Gelin benim belirleyeceğim bir saatte, sivil bir otomobile binip Antalya’yı dolaşalım. Trafikte yaşanan karmaşayı kendi gözlerinizle görün. Antalya’da trafik polisleri, sabah ve akşam saatlerinde ortalıktan kayboluyor. Kavşaklarda trafik kilitleniyor, ışık ihlalleri yüzünden insanlar tehlike yaşıyor, tedirgin oluyor, ortalıkta tek bir trafik polisi bulamıyorsunuz. Ana kavşaklarda bazı saatlerde ekipler oluyor, onlar da araçlarında oturup izlemekle yetiniyor. Hafta sonları, çocuğunuzu alıp Falez Parkı’na, Konyaaltı’na veya Lara sahiline gitmek isteyin. Yollarda yarışan piyasa arabalarından korkup hemen geriye evinize dönersiniz. Peki bunları ben mi denetleyeceğim, trafiğe çıkma uygunluğuna sahip olmayan, rektifiye araçları ben mi yakalayıp trafikten men edeceğim?

Antalya’da trafik sorununun çözülmesi isteniyorsa, önce kuralların sağlıklı konması, sonra da denetimin iyi yapılması gerekiyor. Aksi halde, kısa süre sonra İstanbul trafiğini sollarız haberiniz olsun.

 

 

 

DÜNYA ATASÖZLERİ

 

Hakiki sevgi ayrılıkta unutulmaz.

BELÇİKA

Taşı delen, suyun kuvveti değil, damlaların sürekliliğidir.

BREZİLYA

Hiç bir mutfak, iki kadını alacak kadar zengin değildir.

SUDAN

Ağaç ne kadar yüksek olursa olsun, yaprakları yine de yere dökülür.

ÇİN

 

Yayın Tarihi
05.02.2008
Bu makale 607 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!