Belek ve golf

Belek?teki orman kıyımını gösteren hava fotoğraflarını SABAH Akdeniz 28 Haziran?da yayınlamıştı. 4.5 ay sonra bu fotoğraflar ulusal yayın organlarının gündemine geldi. Bu da gösteriyor ki, SABAH Akdeniz sadece bölgesel değil, ulusal bazda da çabuk, doğru ve etkili habercilik yapıyor.

Biz Belek?te yaşananları ?Katliamın fotoğrafı? diye yayınladığımız zaman, insanlar durumun vahametini net olarak görmüşler, hatta bu durumun yaşanmasında başrol oynayan bazı yatırımcılar ile BETÜYAB?ın bir takım yöneticileri, bu fotoğrafları bize verdiği için hava fotoğrafçısı Timur Kara?yı üstü kapalı tehdit etmişti. Fotoğrafların aylar sonra ulusal gazetelerde yayınlanmasından sonra bu kez Golf Federasyonu Başkanı Ahmet Ağaoğlu enteresan bir tezle ortaya çıktı. Ağaoğlu, Belek?in hava fotoğraflarında photoshop tekniği ile oynandığını ve olmayan bir orman kıyımının yaratıldığını iddia etti.

Komplo teorisinin bu kadarına da pes doğrusu?

Başta da söylediğim gibi bu fotoğraflar 4.5 ay önce benim elime geçti. 24 yıllık medya fotoğrafçısıyım. Yani fotoğraftan sayın Ahmet Ağaoğlu?ndan çok daha iyi anlarım. Bu fotoğraflarda photoshop tekniği ile oynandığını ben anlamadım, Ağaoğlu hemep şıp diye anladı. Hadi diyelim ben dalgındım veya o kadar bilgi sahibi değildim. Geçenlerde bu fotoğraflar, başta Sabah olmak üzere, Türkiye?nin yüksek tirajlı tüm gazetelerinde, geniş şekilde yer aldı. Bu gazetelerin fotoğraf editörleri, yazı işleri müdürleri, teknik elemanları da sanırım Ahmet Ağaoğlu kadar uzman değil ki, photoshop tekniğini anlayamadı?

Hiç kimse komik olmasın. Hiç kimse yapılan hataları, insanların mesleklerine ve mesleki etiklerine çamur atarak örtbas etmeye çalışmasın. Belek?te büyük bir ağaç kıyımı yaşanmıştır. Modern ülkelere yakışmayacak bir uygulama ile yüzbinlerce ağaç kesilmiştir. Bunu yapan kişiler de turizmi kendilerine paravan olarak kullanmaktadır. Turizm için ağaç kıyımı yapanlar, en büyük darbeyi turizme vurduklarının farkında bile değildir.

Antalya?da golf sahası yapılsın, bunun turizme katkı sağladığını biliyoruz.

Fakat mevcut ağaçlar kesileceğine, çorak alanlarda yapılıp ağaçlandırılması sağlansın. Belek yakınlarında böyle yerler yok mu?

Belek, Serik, Kadriye, Manavgat arasında istemediğin kadar çorak arazi var. Buralar neden tercih edilmiyor?

Söyleyeyim;

Birincisi devlet arazisi olduğu için üç paraya alınamıyor. İkincisi ağacı kesmek, dikmekten çok daha kolay ve ucuz oluyor. Üçüncüsü de bu yatırımları yapanlar, ülkelerinden, ülkelerine için önemli olan turizmden, yaşadıkları çevreden daha çok ceplerini düşünüyor?

Bir gün gelecek, yaşanabilir çevrenin paradan çok daha önemli olduğu anlaşılacak. Ancak o zaman iş işten geçmiş olacak, kaybedilenlerin geriye getirilmesi için hiçbir miktarda para yeterli olmayacak.

Dilerim kaybettiklerimizin farkına erken varırız. Zararın neresinden dönersek kardır mantığı ile hareket edip ülkemizin çıkarlarını, kişisel çıkarlarımızın önünde tutarız?

------------

Kapitalist sendikacı

Dün SABAH Akdeniz?in manşetinde Türkiye?de sendikacılığın nasıl yapıldığını, sendikacılık yapanların hangi fikirde ve mantıkta olduklarını gözler önüne seren bir haber yayınlandı. İşçi haklarını savunan, hatta bunun için Telekom?da grev ilan eden Haber-İş Sendikası, kendi otelinde sendikasız işçi çalıştırıyor.

Enteresan bir durum değil mi?

Tam Türkiye?ye göre bir uygulama?

Bunun adına ne denir bilmiyorum?

Kapitalist sendika sanırım en iyisi?

Telekom?da işçilerin hakları için savaşan Haber-İş Sendikası, sahibi olduğu Grand Haber Otel?deki işçilerine ise, klasik patron muamelesi yapıyor. Durum öylesine standart dışı zemine kayıyor ki, Oleyis Sendikası?nın Başkanı Ersin Altınkaya, otel çalışanlarına sendikaya üye olmamaları için baskı yapıldığını iddia edebiliyor.

Böyle bir durumda, grevde olan Telekom işçileri, bu sendikaya nasıl güvenebilir?

Kendi işçisine haklarını vermeyen, sendikalı olmamaları için elinden geleni yapan bir sendika, diğer işçilerin haklarını nasıl savunur?

Bu ayıbın ilki?

İkincisi de sendika başkanının yapılan habere verdiği tepki?

Haber-İş Sendikası Genel Başkanı Ali Akcan, konuyu haber yaptığı için muhabirimiz Soner Özcan?ı telefonla arayıp hakaretler yağdırmış.

Böyle bir sendika başkanından saygılı, medeni bir davranış beklemek zaten hakkımız değil, ancak insanlar sarfettikleri sözlerin nereye gideceğini iyi bilmeli.

Burası Patagonya değil, Türkiye?

Bir sendikacı, sendika düşmanlığı yapan işveren kılığından sonra ?mafya? kılığına da bürünmeye kalkarsa, birileri ona ?dur? der?

O kadar da uzun boylu değil?

-------------------

DÜNYA ATASÖZLERİ

Ne kadar az yüksekten uçarsan, düştüğün zaman o kadar az incinirsin.

TİBET

Hiç bir mutfak, iki kadını alacak kadar zengin değildir.

SUDAN

Bir yalan ne kadar hızlı olursa olsun, hakikat onu yetişip geçer.

KENYA

Biri sizi bir kez aldatırsa suç onundur. İki kez aldatırsa suç sizindir.