Ülkemize Yazık Oluyor

Türkiye bundan kötü yönetilemez.
    
 Böyle bir yönetim eğer bu ülkede hala oy alabilecekse, vay o ülkenin haline…
   
 Başımıza gelen ve gelecek bunca belalardan sonra,bu millet AKP’ye oy vermeye  devam ederse,sözün bittiği yere resmen geldik demektir.
   
  Bir ülke düşünün,bir avuç serseriyle boğuşamıyor. Sınırlarını doğru dürüst koruyamıyor.Koca ordusuyla bir ilçeyi 15 günde temizleyemiyor.Suriye’den gelen mülteciler, yerleştikleri yerlerde korku salıyor,olay çıkarıyor,askeri polisi taşlıyor da,kimse sesini çıkaramıyor.
    
 Gidin bakın Hatay’da neler olup bitiyor.Televizyonlar ve gazeteler veremiyorlar orada yaşanan rezaletleri.Ülkenin ulusal basını da yok edilince,yabancı basından veya internetten alınabiliyor haberler.
   
  İnsanlar kaçırılıyor bu ülkede.Terör dalgasını geçiyor Türkiye’yi yönetenlerle.Milletvekili bile kaçırılıyor artık.Sıra bakanlara geldi herhalde.Böyle giderse korkarım , Başbakanı bile kaçırabilirler.
   
  Devlet on yılda çökertildi.Ordusunun kolu kanadı kırıldı.
 
Yargısı tanınamaz hale getirildi.Polisi ve istihbaratı yandaşlara teslim edildi.Ülkenin yetişmiş tüm memurları biçildi,deneyimli yöneticiler kapının önüne konuldu.Yerlerine tecrübesiz kendi adamlarını oturttular.Bunların yarattığı usulsüzlükleri,yolsuzlukları, rezaletleri fark etmeyelim diye,ülkeyi denetimsiz bıraktılar.Cılız muhalefet ile korkak basın bile gidemiyor üzerlerine…
    
 Yaptıkları her şey yasalara aykırı.İşlerine gelmeyen yasaları geceyarıları değiştirdiler.Kendileri için dikensiz gül bahçesi yarattılar adeta.İstediklerini pervasızca yaptılar, devletin memurunu partinin memuru haline getirdiler.Teslim  olmayanı, hemen kapının önüne koyuverdiler.
    
 Türk Hava Yollarında çalışan 10 bin kişiyi kovaladılar. Yerine 15 bin kişi aldılar.Düşünebiliyormusunuz,bu sadece hava yollarındaki rakamlar.Diğerlerini varın siz hesap edin. Orman yangınları için kiralanacak helikopter işini bile,
 helikopteri olmayan yandaşlarına verdiler.Sonra hazin sonuca,gözyaşlarıyla tanık olduk.Külüstür bir helikopterin düşüşü ve içindeki görevlilerin yanarak can verişi…
    
 Hatay’dan bahsettim,güneydoğu’daki diğer illerimizden sözetmiyeyim bari.Oralardan gelen şehitler,durumu açıkça ortaya koyuyor.Büyük şehirlere gösterişli binaları diken TOKİ,sınır karakollarımızı bir türlü yapamıyor.Mazeret olarak da,güvenlik nedeniyle oraya gidecek personel bulamamaktan yakınıyorlar.Bunu bir memur filan söylemiyor,Türkiye Cumhuriyetinin Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar itiraf ediyor.Ne acı değil mi?
  O dağları avucunun içi gibi bilen,girip çıkmadığı mağara kalmayan,askerinin önünde silahıyla koşan  değerli komutanlarımız hapiste şimdi.Yapmadıkları bir darbenin hesabı soruluyor onlardan.Düzmece belgelerle,sahte CD’lerle suçlanarak,yıllarca zindanda tutuluyorlar.O komutanların halini görenler,şimdi görevlerini yüksek moralle yapabilirler mi?Emirlerindeki erleri mayınların üstüne rahatça gönderebilirler mi?Askeri de, polisi de nihayetinde hepsi aile sahibi,hepsinin çoluğu çocuğu var.Ülkenin kötü yönetildiğini bilerek,korkusuzca giderler mi ölümün üstüne?Siz olsanız gidebilirmisiniz? Kahramanlık suç haline getirildi günümüzde.
 
Kahramanların hali ortada..Çoğu cezaevinde,olmayanları ise yıllardır mahkemelerde sürünüyor.Böyle bir ortamda cesaretiniz kırılmaz mı..?
   
  Şemdinli’de harp oluyor.Nihayet muhalefetin aklı başına geliyor da,tatildeki Milletvekillerini Ankara’ya çağırıp, Meclis’in olağanüstü toplanmasını istiyor.Sanki suç işlediler,Başbakan öyle bir verip veriştiriyor ki muhalefete, şaşmamak mümkün değil.İktidar iktidar olsa,hükümet hükümet olsa,böyle bir durumda tatil yapabilir mi Meclis? Üyelerinden bir tanesi bile çıkamaz Ankara’nın dışına.
    
 Hükümet ipin ucunu iyice kaçırdı.Güçlü Türk Devleti,aşiret reislerinin oyuncağı haline getirildi.Barzani kim,Talabani kim,eşkiyanın Kuzey Irak’taki temsilcileri…
 
Bunların ayağına gönderiyoruz Dışişleri Bakanını.Yalvar yakar oluyoruz,yardım istiyoruz bunlardan.Üç beş kuruş için,orada yaptığımız işleri kaptırmamak için,ihaleleri kaybetmemek için…Türkiye’nin onurunu kaybediyoruz,ulusal gururumuzu ayaklar altına alıyoruz ama kimin umurunda..?
    
 Bir ülke böyle mi yönetilir?Böyle mi ayağa düşer devlet adamlığı?Yazık değil mi dünün güçlü,haysiyetli ve kararlı Türkiye’sine?İçerden de,dışarıdan da devamlı darbe yiyoruz.Önüne gelen tehdit ediyor,sıkıştırıyor Türkiye’yi.Kürt Milletvekilleri açıkça meydan okuyor devlete.Diyarbakır Belediye Başkanı giderek küstahlaşıyor.Demokrasi adına sindirmeye çalışıyoruz bunca rezaleti.Böyle demokrasi olur mu?Devleti hançerlemeye çalışan böyleleri,TBMM çatısı altında barındırılır mı?
    
 Devamlı kavga halinde olan bir Başbakana sahibiz. mübarek ramazanda bile,sataşmadığı kimse kalmadı.İftar yemeklerinde bile açtı ağzını,yumdu gözünü ve demediğini bırakmadı muhaliflerine.Bu nasıl Müslümanlık anlayamadım gitti.Dünyanın öbür ucundaki müslümana sahip çıkıyor da,kendi din kardeşine yapmadığını bırakmıyor.Ayıp ve günah vallahi..
    
 Yaptığı yollarla ve inşaatlarla öğünen Başbakan,Türkiye’yi dağıttığını fark edemiyor hala.Yazık hem de çok yazık.Öyle güzel bir Türkiye’den bahsediyor ki,ya biz bu ülkede yaşamıyoruz yada bahsettiği ülke Türkiye değil..