Önce size başarılı bir milletvekilini tanıtayım,sonra da mebuslara 12.000 liralık hediye rezaleti üzerinde durayım.
Nurettin Demir Göcek doğumlu bir tıp profesörü olup,halen TBMM’de Muğla Milletvekili olarak görev yapmaktadır.Mebus olmadan önce Muğla Üniversitesi rektörlüğüne adaydı,Abdullah Gül uygun görmeyince mebus oldu.İnsanın Gül’e ‘’Hay Allah razı olsun’’diyeceği geliyor. Nurettin Demir rektör olsaydı,sadece Üniversiteye hizmet edebilecekti.Şimdi sadece Muğla’ya değil,tüm Türkiye’ye hizmet ediyor.ülkenin tüm sorunlarına çözüm üretiyor.
50 yıldan fazla Ege’deyim.Hele Muğla’yı iyi bilir,geçmiş mebuslarını ve valilerini yakından tanırım.Şüphesiz iyi çalışan ve görevini hakkıyla yapanlar olmuştur ama,ben Nurettin Demir kada r ciddisini,çalışkanını,becereklisini,tuttuğunu koparanını ve üzerine yürüdüğü konuyu sonuna kadar takip edenini pek görmedim.
Bir milletvekili düşünün ki,temsil ettiği ilin ve ilçelerin tüm sorunlarına sahip çıkıyor,bunları sözlü ve yazılı soru önergesi olarak Meclise taşıyor,sonuçlarından kamu yöneticilerini bilgilendiriyor,seçim bölgesinin tüm gazetecilerini haberdar ediyor.Benim çevreye ve turizme ilişkin yazılarımı okumakla kalmıyor,telefonla tamamlayıcı bilgiler alıyor ve hepsini soru önergeleri yoluyla ,Başbakan ve ilgili Bakanlara iletiyor. Örneğin TOKİ’nin Bodrum’daki iştahı,korunması gereken koyların imara açılma hevesleri,sit bölgelerinin termal burgusuyla delinme girişimleri gibi…
Bu ülkenin Nurettin Demir gibi milletvekillerine ihtiyacı var,bunların sayılarını arttırmalıyız diye düşünürken, mebuslara verilen hediyenin kıymetini arttırma gayretleriyle karşı karşıya kaldık.Türkiye’nin bunca hayati sorunu varken, iktidarıyla muhalefeti elele verip,alacakları hediyelerin sınırını 7.000 liradan 12.000 liraya çıkarıyorlar.Sadece bu girişim bile,koskoca Meclis’in ne kadar sorumsuz bir iklimde yaşadığını ve üyelerinin kendi menfaatlerini korumakta nasıl kolayca kenetlendiklerini açıkça gösteriyor.
12.000 liralık bir değerin adı hediye olamaz.Bunun adı düpedüz rüşvettir.Bu rüşveti kabul edecek milletvekilleri, karşılığını nasıl ödeyecekler acaba?Ayrıca böylesine pahalı bir hediye,neyin karşılığında kendilerine veriliyor ki..? Dünyanın pekçok ülkesinde,Parlamento üyelerinin alabilecekleri hediyenin değeri 50 ile 150 Euro arasında sınırlanmıştır.Amerika’da temsilciler Meclisi üyelerine 50 dolardan fazla hediye verilemiyor.Hiç unutmam,dönemin ABD Başkanı Reagan’a Başbakanımız tarafından verilen bir ipek seccade,değeri 200 dolardan fazla diye iade edilmişti. İtalya’da bugün bir Parlamenter,150 Euro’dan daha kıymetli hiçbir hediyeyi kabul edemez.Hal böyle iken,bizim mebuslarımız nasıl kabul edebilirler 12.000 liralık hediyeleri?
Yine hiç unutmam,yılbaşı geldi mi sadece mebuslara değil,tüm üst düzey bürokratlara da kıymetli hediyeler verilirdi.Başbakanlığa ve Bakanlıklara gelen kamyonlardaki hediyeler,sahiplerine taşınırken basına haber olur ve gazetelerde boy boy fotoğraflar yayınlanırdı. Yıllarca yazdım çizdim,devlette görevliyken çok uğraştım ama,pek başarılı olamadım.Onca mücadele sonucu hediyeler,makamlara değil de,evlere gönderildi bu sefer.
Bakıyorum da,12.000 liralık hediye rezaletine,şimdilik Muğla Milletvekili Nurettin Demir’den başka karşı çıkan yok.Prof.Demir bu meselenin de üzerine yürümüş ve hazırladığı soru önergesini Meclis Başkanlığına vermiş bile.
Kendisini yürekten alkışlamalı ve onu Meclis’in ve kendi saygınlığını düşünen milletvekillerine de örnek göstermeliyiz.
Milletvekili değil 12.000 liralık, bir kuruşluk hediyeyi bile kabul etmemeli ve elinin tersiyle itme sorumluluğunu göstermelidir.