Hatada Usta Bir Hükümet

 Hata üstüne hata yapan bir hükümet tarafından çok kötü yönetiliyoruz.
   
  İç politikada da böyle bu,dış politikada da..
    
  Hatalar zincirinin bedelini Türkiye çok ağır ödüyor.Böyle giderse daha da ağır ödeyecek.
    
 Problem üstüne problem yaratıyor hükümet.Durduk yerde hadise çıkarıyor,kendisine oy vermeyenleri çileden çıkaracak işlerin altına korkusuzca imza atıyor.
  AKP iktidarına göre,milletin yüzde 50’si mühim değil.Sanki ölmüşler,yaşamıyorlarmış gibi muamele ediyorlar.Asker,yargı, polis,maliye  onların yanında ya,gerisi vız gelir.İstediklerini tutuklatıyorlar,istediklerini korkutuyorlar,karşı çıkanları mali açıdan batırıyorlar.Akıllarına ne gelirse rahatça yapıyorlar.
    
 Demokratik haklar falan hikaye.Kullanmaya kalkan biber gazını ciğerine kadar soluyor,başı dönüyor,gözyaşı döküyor insanlar.Limon fiyatları boşuna artmıyor.Biber gazının etkisini limonla hafifletmeye çalışıyor herkes.
   
  Başbakana göre,iktidarın karşısına dikilenlerin,icraatını protesto edenlerin hepsi terörist.Atatürk’ün heykeline çelenk mi koymak istiyorsunuz,siz tam Silivri’liksiniz.Cumhuriyeti  kutlamak mı niyetiniz,iktidara başkaldırıp terör yaratıyorsunuz.İlla Hipodrom’da kutlayacaksınız bayramı,Atatürk’e koşmak,ona şükranlarınızı sunmak yasak.
    
 Bir ülke düşünün ki,hergün ulusal değerlerini tepetaklak ediyor.Tarihini yazanları,kahramanlarını aşağılıyor.Padişahları övüp,ülkeyi düşman çizmesinden kurtaranları,yoktan var edilen bir milletin önderlerini,atalarını hiçe sayıyor.O ülkede millet değil,ümmet önemli çünkü…
 
Türk demeyi de yasaklayacaklar neredeyse.Türkiyeli diye birşey uydurdular.Milleti buna inandırmaya çalışıyorlar.Türk oğlu Türk’üz biz,var mı itirazınız?Ölene kadar ne mutlu Türk’üm diyeceğiz.Bu topraklarda yaşayıp da Türk olmayı reddedenlere,hep böyle sesleneceğiz…
   
 -Ne mutlu Türk’üm diyene..
   
  Ümmet değil,aklı başında millet sonunda çelmeyi taktı bu iktidara.Cumhuriyet Bayramında öyle biz tökezletti ki,artık uzun  zaman kendine gelemez.Hele bir de10 Kasım’a  müdahele etmeye kalksınlar,işte milletten o zaman yerler asıl darbeyi.
      Kimse Cumhuriyet Bayramındaki tokadın siyasi rantına göz dikmesin.Hele bu milli şuuru,CHP sakın sahiplenmesin. Bu tepkinin patronu,milletin ta kendisidir.Köylüsüyle, kentlisiyle,genciyle,ihtiyarıyla,işçisiyle,çiftçisiyle bayrağını kapan yürekli insanlarımız yani…CHP’lisi de var bu insanların içinde,İşçi Partilisi de,Atatürk’çü Düşünce Derneği üyesi de,tarafsızı da,pek çok sivil toplum kuruluşu mensubu da.Ama hepsinin ortak özelliği,bu iktidarın ülkeyi sürüklemek istediği yere karşı çıkması,hepsinin Atatürk’çü ve Cumhuriyetçi olmasıdır.
   
  Türkiye’nin güneydoğusunda  yangın var.Teröristler açıkça kafa tutuyorlar devlete.Açlık grevi filan bahane,APO’nun serbest bırakılmasını istiyorlar.Sadece güneydoğu mu,İstanbul’da bile olaylar durulmuyor.Güvenlik Kuvvetleri canıyla,kanıyla kötü yönetimin bedelini ödüyor.Şehitlerin ardı arkası kesilmiyor bir türlü.
    
 Ordunun gücü Güneydoğu’ya kaydırılıyor.Onca personel, onca silah,onca teçhizat, mühimmat, tank, top, füze, uçak, bomba filan,masrafa bakın siz.Trilyonlarca lira,ülkeyi çok kötü yöneten bir iktidarın yüzünden heba olup gidiyor.Suriye politikasındaki büyük hatanın bedelini de ayrıca ödüyoruz. Esat’a muhalif güçlere para ve silah veriyoruz.100 bini aşkın Suriye’li mülteciye bakıyoruz,yediriyor,içiriyoruz.
 Başbakanın dünya lideri,Ortadoğu’nun yeni patronu filan gibi hayallerinin bedeli de bu millete çıkıyor.İçerdeki israf politikasının yükünü de bu millet çekiyor.Başbakan pahalı oyuncaklarla oynuyor çünkü.Zihni sinir projelerine benzer işlere para dayandıramıyoruz anlayacağınız.
    
 İşte 2013 bütçesi ele alınıyor.Bütçe açığının nedenleri ortaya çıkacak şimdi.Milletin parasının nasıl har vurup, harman savrulduğunu göreceğiz hepimiz.İyice şişen memur ve sözleşmeli personel kadrolarına,görkemli devlet binalarının inşaat ve tefrişine yapılan harcamalara,makam oda ve otolarındaki saltanata,Başbakana alınan ve alınacak olan uçak ve helikopterlere para mı dayanır?Dünyanın en kuvvetli ekonomisi bile kalkamaz bu masrafların altından.
    
 Örtülü ödenekte  bu yıl tarihin en büyük rekoru kırıldı. Trilyonlar buraya aktı.Milli İstihbarata inanılmaz mali destek sağlandı.Bari bir işe yarasa,istihbarattaki başarısızlığımız yüzünden Suriye ve Kürt politikası aleyhimize gelişmiyor mu?
 
Diyanete ayrılan para,neredeyse Milli Savunmaya yapılan masrafla eşitleniyor.Ne oluyor bu paralar,nerelere sarfediliyor,bilen beri gelsin…
    
 Dünyanın  en büyük adliyesini yapmışız.Avrupa’nın en büyük cezaevine sahibiz.Övündüğümüz şeylere bakın.Ülke iyi yönetilseydi,ne bu kadar büyük cezaevine nede bu kada görkemli adliye binalarına gerek kalırdı.Ama kime anlatacaksınız bunları…
 
     Türkiye’yi iyi yönettiklerini sananlar yada kendilerini buna inandıranlar,10 yılda ülkeyi ne hale getirdiklerinin farkında değiller.Devleti devlet adamı kafasıyla değil de,belediyecilik kafasıyla yönetirseniz olacağı budur işte.Ne içeriye hakim olabilirsiniz,nede dışarıya…Olsa olsa bu toplumu kargaşaya itersiniz ki,sizin de yaptığınız bu maalesef…
    
 Ülkenin bunca hem de çok ciddi ve hayati sorunu varken,kafayı Cumhuriyete ve Cumhuriyetçilere takmak, Atatürk’e giden gönül ve şükran yollarını tıkamak,sağlıklı bir yönetimin işi olamaz.Ülkeyi bu şekilde yöneten bir Başbakan da Cumhurbaşkanı olamaz ve olmamalıdır da…
      Allah Türkiye’yi korusun.