Deniz Taksi geliyor

      Akıl için yol bir…vTrafik problemi olan turizm kentlerine neden deniz taksi veya dolmuşu getirilmez,niçin deniz ulaşımı düşünülmez?Şimdi olacak artık.Bununla ilgili çalışmalar başladı bile…
     Aslında Bodrum’da yıllar önce deniz ulaşımı sağlanmış, dönemin deniz Ticaret Odası Başkanı Gündüz Nalbantoğlu yaptırdığı iki güzel dolmuş teknesini devreye sokarak, belli güzergahlarda çalıştırmaya başlamıştı.Ama bürokrasi ve baştan tahmin edilemeyen engeller,bu güzel projenin sürmesini ve büyük bir ihtiyacı karşılamasını önlemişti. Şimdi konu tekrar gündeme geldi ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr.Osman Gürün kolları sıvayarak, konuyu uzmanlarla birlikte olgunlaştırıyor.

     İlk baştan çalışmalar deniz taksi diye başladı.Ama sonradan dolmuşların da yararlı olacağı düşünülüp,proje geliştirilecek.Yıllardır yazıp çizdiğim bir konuydu.Trafiğin giderek yoğunlaştığı turizm bölgelerinde,deniz ulaşımı sorunu önemli bir miktarda hafifletilebilirdi.Mesela Fethiye- Çalış arasına,Marmaris-İçmeler arasına, Bodrum-Turgutreis arasına konulacak birkaç pratik iskele ve dolmuş motoru çok yararlı olurdu.Ama minibüsçülerin ve taksicilerin destek ve oyları kaybolur mu endişesi,yerel yöneticilerin hep elini kolunu bağladı.Oysa Bodrum-Bardacık arasındaki  deniz dolmuşu sistemi 20 yıldan fazladır başarıyla çalışıyor.    

Bunu Muğla’nın sahil ilçelerine de yaymak lazım.Şimdi yapılmak istenen de tam bu işte…

     Minibüs dedim de aklıma geldi.Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün’e haklı bir şikayeti naklettim ve çözüm yolunu da önerdim.Hep minibüslerden şikayet ediliyor ama,hiç değilse bir kere de minibüsçülerin dertlerine kulak asalım.Emeklilere ücretsiz hak tanındı.İyi güzel de,65 yaşını dolduran sabahtan akşama minibüslerde gezip duruyor.Bazen keyfi geziye çıkan emeklilerle dolu gidip geliyor minibüsler.Belediye bunlar için araçlara ayda 1000 lira ödüyor.Ama yetmiyor ki,öyle olunca emekliyi gören minibüs şoförü basıyor kalayı. Emekliye bu sosyal hak Avrupa ülkelerinde de tanınıyor ama bir ölçüsü var.Bunu sordum Başkan Gürün’e..

     -Doğrudur,buna bir çare bulmak lazım.Emekliler ya günde iki defa binebilmeli  minibüse yada saat 10-15 arasında yararlanmalı.İşe gidiş geliş saatlerinde büyük sıkıntı doğuyor.Bu yetki bizde değil,Ulaştırma ve Çalışma Bakanlığında.Sanırım yakında gündeme gelecek.’’

     Belediye’nin de içinde olduğu Teknopark projesi ilerliyor.İnşaatının birinci kısmı bitti.Burada teknoloji, yazılım,donanım üretilecek.Gerçekten Muğla’ya çok büyük katkılar sağlayacak ve gençlerin önünü açacak dev bir proje bu.Ayrıca sağlık konusunda çok önemli bir gelişmeyi de anlatayım. Muğla Devlet hastanesi, Üniversite hastanesi ile birleştirilmişti.Görüldü ki,hem vatandaş ulaşım zorluğu çekiyor,hem de şehir hastanesine dönen Üniversite hastanesinde bilim üretilemiyor.Şimdi tekrar eskiye dönülecek  ve Devlet hastanesi elden geçirilerek yeniden açılacak.Ancak 150 yatak yetersiz bulunuyor ve bunun 250’ye çıkarılması isteniyor.

     Otopark her yerde büyük sorun. Buna devletin bir çözüm bulması gerekiyor.Hazine arazileri düşünülebilir ama,turizm kent merkezlerinde hazine arazisi de yok.Dr.Osman Gürün buna ancak şöyle bir çare önerebiliyor.(Şehir merkezlerinde boş arsaları olanlar,hemen otopark müracaatı yapsınlar. İnşaat yasağı süresince gerekli izni çok çabuk vereceğiz.Böylece hiç değilse turizm sezonunda otopark problemini hafifletebiliriz)Peki tabela kirliliği,tuvaletler, zabıta konusunda yeni haberler var mı?Evet var,bunları da şöyle anlattı Başkan:

     -Tabela kirliliğini önleyeceğiz.Yeni yönetmelik çıktı.Yeni standartlara göre tabela yapılabilecek.Eski totemleri,hukuki olmayan  tabelaları,reklamları kesip kaldıracağız.Tuvaletler bir kültür sorunu.Her tuvalete 24 saat için 3 personel koymak zorunda kalıyoruz.O nedenle,1-2 lira ücret alıyoruz. Aslında imkan olsa da hiç almasak.Tuvalet zorunlu bir ihtiyaç çünkü.Gerekli kolaylıklar sağlanmazsa,ihtiyaçların açıkta görülmesi tehlikesi doğar.Zabıta ile ilgili şikayetlerde haklılık payı var ama,koskoca Muğla ilinde 40 kadrolu zabıtamız var.Bunu 100’e tamamlamaya çalışıyoruz.Fazla alamıyoruz,çünkü kadro Ankara’dan geliyor.’’

     Muğla’da kooperatifleşme işini Belediye çok güzel ve iddialı götürüyor.Kırsalda üret-kıyıda tüket/toprağını satma- ürününü sat politikası iyi işliyor.Bu konuda da şunları söylüyor Osman Gürün:

     -Kooperatifleşmeyi hem destekliyor hem de sürekli izliyorum. Süt, zeytin, bal, balık, sirke, şarap, pekmezde marka yaratacağım. Seydikemer’de şaraplık üzüm tesislerini geliştiriyoruz.Yeşil Üzümlü Şarapları çok meşhur olacak. Pazarlamada kooperatiflere ve üreticiye destek olacağız, mallarını pazarlayacağız.’’

     Dr. Osman Gürün’ün son verdiği bilgiler de şöyle:

     -Muğla’nın tüm yollarını ve altyapılarını tamamlamaya çalışıyoruz. Ortaca-Dalaman merkez prestij yollarını bitirdik.Su ve kanalizasyon kayıp ve kaçaklarını iyi izliyoruz.Kaçaklara büyük cezalar kesiyoruz.1200 civarındaki su depomuzun tamamını temizledik.Yatağan’da yüzme havuzu,Fethiye Limanındaki düzenleme  tamamlanmak üzere.’’

     Şubat ayı başında diğer ilçeleri de dolaşıp,oradaki ihtiyaçları ve yapılanları da inceleyeceğim.Örneğin Marmaris Belediye Başkanının gece hayatından şikayetler ayyuka çıktı. Bunu da sordum Dr. Gürün’e. (Hepimizin kulağına geldi anarşimdi böyle bir sorun yok)dedi. İnşallah öyledir. Son olarak Dr. Gürün’ün elindeki sigaradan ben şikayet ettim.Osman bey hem doktor, hem de püfür püfür sigara içiyor. Bu olmadı işte, âmâ yakında bırakacakmış. Dilerim bırakır…