Toplumu tembelliğe alıştırmak iyi bir şey değil. Zaten çalışmayı sevmiyoruz, çalışsak da işimizi lütfen yapıyoruz, (akşam olsa da eve biran önce gitsek)diyoruz. Üretimi değil tüketimi seven bir topluma 9 gün de izin verdik mi,gırtlağa kadar borca batmış bu ülkeyi nasıl düze çıkaracağız?Bilen varsa beri gelsin.
Kimse bana millette para yok filan demesin.9 günlük tatilde sahillere akan millet, cebindeki parayı harcamak için ne mümkünse yaptı. Kredi aldı, borca girdi, eşten dosttan istedi, tatilin keyfini çıkarmaktan geri durmadı. Her yer tıklım tıklımdı, turizm merkezlerinde adım atacak, gece kalacak yer yoktu. Denizde, plajlarda kulaç atacak yeri bile zor buldu aziz milletimiz.
200-300 bin nüfuslu tatil kentlerimize 2-3 milyon insan geldi. Araçları İstanbul trafiğinden beter hale getirdi Bodrum ve Marmaris’i. Santim santim ilerleyebildi arabalar. Herkes bulduğu yere, gördüğü boşluğa park etti otomobilini. Restoranlar, plajlar,barlar tam doluydu. Kimse bu bayramda para kazanamadım diyemez. Derse yalan söylemiş olur.Herkesin kesesine göre rahat gideceği yerler vardı.Bakmayın siz pahalılık laflarına. Sosyetenin gittiği alanlarda flama sallamaya,boy göstermeye kalktınız mı, elbette kazığı yersiniz. Kimse kimseye zorla bir şey satmıyor ki.. Alın elinize menüyü, bakın fiyatlara, pahalıysa başka yere gidin.3 liraya da dondurma var,30 liraya da… 2 liraya da su var, 10 liraya da…15 liraya da karın doyurursunuz lokantalarda,1500 liraya da. Her şey kesenize bağlı. Ama gerçekten halkı soymaya kalkanlar varsa,onları da şikayet etmekten kaçmamak lazım.
Biz genelde eleştiriyi ve şikayeti seven bir milletiz. İyiyi ve güzeli takdiri pek beceremiyoruz. Öyle olunca,iyi ve güzel şeylerden çok kötülere takılıyor gözümüz. Oysa 9 günde milyonlarca insanın huzur içinde tatil yapması ve tatilini mutlulukla tamamlaması, bölge idarecilerimiz açısından yürekten alkışlanacak bir sonuçtur. Muğla geneli için söylüyorum,bu bayramda 10 milyondan fazla yurttaşımızı ağırladık. Bir avuç insanı kontrolde zorluk çekilen bir ülkede,10 milyondan fazla insana huzur ve güven içinde iyi tatil yaptırabiliyorsak ve onları burunları bile kanamadan yolcu edebiliyorsak, bu tabloya şapka çıkarmalıyız.
Başta Valimizi, İl ve ilçe Emniyet Müdürlerimizi, Jandarma komutanlarımızı, belediye Başkanlarımızı, hastanelerimizi ve onlara bağlı Muğla’da görevli tüm kamu personelimizi kutluyor, rahatımız için gecesini gündüzüne katan hepsine teşekkürler ediyorum. Bu bayram vesilesiyle gördük ki, milletin dirlik ve düzeni, sağlık ve mutluluğu için tüm kamu personeli seferber oldu ve görevlerinin hakkını fazlasıyla verdi. Hepsi sağ olsun, Varolsunlar…
Bazı şeyler var ki, bunlar bizden kaynaklanıyor. Örneğin pislik, kirlilik, çevremize özen göstermemek gibi. Muğla’nın çöpçüleri gece gündüz çalıştılar ama, bizim yerlere attığımız çöplerin tümüne yetişemediler. Millet çitlediği ayçiçeği ve kabak çekirdeğinin kabuklarını yerlere atıyor, kola ve bira tenekelerini, plastik su şişelerini araçlarının camlarından yola fırlatıyor, çöp poşetlerini bulduğu boşluğa bırakıyor. Plajların tümünde kum ve çakıllar sigara izmariti, kırık içki şişeleri, içi yenmiş midye kabukları,mısır koçanları,cips-gofret-dondurma ambalajlarıyla doluydu. Bunları da belediye çöpçüleri temizleyecek değil ya.. O plajlardan para kazanan lokanta, kafe ve barların personeli bile toplamıyor çöpleri, yerden sigara izmaritlerini bile almıyorlar.Bunlara dikkat ve kontrol etmek lazım.
Turizmden para kazanmak iyi güzel de, plajların tümünü de halka kapatmamak lazım. Öyle yan yana restoran ve kafelere Bitez, Gümbet, Ortakent ve Yalıkavak’ta olduğu gibi izin verirseniz, aralarında hava alacak bir yer bile bırakmazsanız,halka şöyle havlusunu serip çoluk çocuğuyla denizde serinleyecek bir imkanı çok görürseniz, bu büyük bir yanlışlık ve haksızlık olur.Sahiller milletindir diyoruz ama öyle değil. Biliyor musunuz ki, yan yana sıralı restoran ve oteller, önlerindeki bir avuçluk plaj için devlete çok büyük bir vergi (ecrimisil) ödüyorlar. Devlet ne yapıyor da,bu parayı esnaftan alıyor? Esnaf Ortakent’te 50 metrelik bir sahile 80 bin lira ecrimisil öderse, bu parayı çıkarmak için,orada şezlong ve duşu kullanandan elbette ki ücret ister. Ama devlet böyle bir vergiyi almazsa eğer, o zaman en küçük bir şikayet olmaz, halk da istediği gibi denizine girer. Gelecek sezon buna bir çözüm bulmalıyız.
Bayramda her şey iyi, ortalık güllük gülistanlık mıydı yani dediğinizi duyar gibiyim. Elbette her şeyin mükemmel olması, milyonlarca insanın küçük ilçelerde eksiksiz hizmet
görmesi sadece Muğla’da, Türkiye’de değil, dünyanın hiçbir yerinde mümkün değil. O nedenle küçük ve cılız şikayetlere, haksız tepkilere fazla kulak asmamak gerek. Bayramda bazı semtlerde zaman zaman su sıkıntısı olmadı değil.Ama Bodrum’a aylardır yağmur yağmadı,bu yaz çok kurak geçti,Mumcular Barajı ilk defa susuz kaldı.Buna rağmen Geyik Barajından gelen suyla,milyonlarca insanın ihtiyacı karşılandı.Tenkit etmek kolay ama,gerçeği öğrenmeden de tenkit etmemek lazım.
Şöyle ya da böyle, güzel bir bayramı geride bıraktık. İnşallah gelecek bayramlarda da, böylesine başarılı bir tabloyu tekrarlarız. Ülkemiz gerçekten çok güzel. Bu güzellikleri kardeşçe paylaşmak,ülkemizin imkanlarından ortaklaşa yararlanmak hepimizin hakkı.Bu hakkı iyi kullanmalıyız.