Bir Mayıs ' İşçi ve Emek Bayaramı' dır..
İşçilerin, emekten yana olanların
bayramıdır..
Bayramları zehretmekte üstümüze yoktur!
İşçiler için, bu bayramın kutlanması kadar, Taksim Meydanı'nda
kutlanması önemlidir. Geçmişte burada, çok sayıda emekçiyi şehit verdiler! 1
Mayıs günü geldiğinde, bütün tehlikelerine karşın, işçiler, emekten yana
olanlar Taksim Meydanı'nın yolunu
tutarlar!
İtilirler, kakılırlar! Coplanırlar! Biber gazi ile soslanırlar!
Sığındıkları hastane koridorlarında,
okul bahçelerinde biber gazıyla
ağırlanırlar! Yalnız onlar mı? Sokaktaki, otobüsteki, okuldaki yurttaşlar,
öğrenciler, veliler, turistler, hastanedeki hastalar da nasibini alırlar..
Hükumetler ve şimdiki Hükumet, 'Taksim'i vermem! Burada kutlama
yaptırmam!' inadıyla davranırlar. İşçi sendikaları 'Bu bayram Taksim'de
kutlanır!' diye direnirler!
Hükumetin
derdi, işçi sendikalarına gücünü kanıtlamaktır. Polisi, yerine göre Jandarmayı
salar
bayram kutlamaya gelen emekçilerin üstüne!
Boğaz'dan geçişleri yasaklar! Adalardan, komşu
iskele-
lerden gelişleri yasaklar! Seferleri
durdurur. Galata köprüsünün kanatlarını
kaldırır! Taksim yönüne
tüm seferleri erteler! Toplu taşım araçları
işletilmez..
Ne var? Ne oluyor? Ne için bunca çaba?
İşçilerin bayramı var! 'Taksim Meydanı'na çıkmasınlar!' diyedir bu
nafile gayret! Egelleme!
Bayram kutlaması 'sidik yarışına' dönmüştür! İşçi Sendikaları
Taksim'e çıkmak ister. Hükumet yasağını uygulamak!.. Al sana bir bilek güreşi!..Şehir
felç olur..
Hükumet “Güç bende! Benim
dediğim olur!” Bunu kanıtlamanın peşindedir.. Adalete diş geçirmiş,
askerin façasını bozmuş bir iktidar,
işçilere mi diş geçiremeyecek? Ben ne dersem o olur! İşçiler de
bunu öğrenecekler! Bütün derdi bu! ' Herkesi sindirdi! İşçileri
de sindiririm, direnişini kırarım! Olmadı başlarında cop kırarım! Biber gazıyla
dağlarım havasında!.
Hükümetin dediği olur!
Oysa, hükumet kamusal hizmet kurumudur. Halka, ulusa hizmet için vardır.
İşçilerin emek
bayramını,coşkulu biçimde kutlamasının
ortamını sağlamak görevidir. Taksim Meydanı inşaat
halinde! Doğrudur. Tehlikeleri var, kaza
olabilir! O da doğrudur! Yakınlarda bu meydana kimler
kullandı? Galatasaray şampiyonluğu burada
kutlamadı mı? İnşaat devam ediyor, çukurlar yine
otuz metre! Kimsenin burnu kanamadı! Coplar
işlemedi! Biber gazı sıkılmadı! Üstelik kutlama
için izin de istenmedi! Alırsın tedbirini
isteyen bayramını kutlar!
Ne hikmetse işçiler kutlayamaz!
İşte Kadıköy'de kutladılar! Kıyamet kopmadı!.
Olmaz! O zaman bizim hükumetliğimizin esprisi kalmaz!.. Benim dediğim
olmazsa,
gücümü kanıtlamazsam, en güçlü hükumet
olduğumu göstermezsem, hükümet etmenin
kıymeti harbiyesi olur mu? Bunu anlamayan,
beni istemeyen, kabul etmeyen yanar!
Yandı da, onlaca polis yaralandı. Emek bayramı diye gelenlerden
yüzlercesi yaralandı.
Biber gazıyla ciğerleri dağlandı!
Sokaktaki yurttaş kavruldu. Coptan, patlamadan, atılan
taşlardan mağdur oldular! İşleri aksadı,
işyerleri zarar gördü. Hastalar hastanelere ulaşamadı.
Kamu hizmetleri aksadı.
Bunların ne önemi var? Emekçiler Taksim'de bayramı kutlayamadı! Önemli
olan bu!
Hükümetin dediği olmuştur! Haymen odur!
Acımasız gerçek budur!
Sonra
dilin altındaki bakla çıkmıştır! Artık Taksim Meydanı'nda Bir Mayıs Bayramı
kutlanmayacak! O kadar!..
Gidin
Kazlıçeşme'ye! Biz de mitingimizi orada yapıyoruz. Bayramınızı orada kutlayın!
Kazlıçeşme'de
Bir Mayıs Bayramı kutlanamaz mı? Kutlanır! İşçi örgütleri buna karşı
çıkmaz mı? Çıkar! İkna edilemezler mi?
Edilir!
Onlarca
yurttaşın ölümüyle sonuçlanan, o silahlı saldırının sorumlularını ortayı
çıkarın!
Adalete teslim edin! İşçiler o zaman
yüksünmeden Kazlıçeşme'ye gider! Taksim Meydanı sadece sembolik anmaların,
çelenk sunumlarının yeri olur.
Bayram barışı böyle sağlanır!
Şu otellerin üstünden, çatılardan insanlara ateş edenler kimlerdi?
Onlarca kişiyi öldüren, ülkenin istikrarını bozan, günahını işçilerin
üstüne yıkmaya çalışanlar
kimlerdi? Onların ardında duranlar
kimlerdi? Bugüne kadar koruyup kollayanlar kimlerdir?
Onları kullanan güç kimindir? Kime hizmet
ettiler? Devletin bu oldu bittiden haberi yok muydu?
Olabilir mi? Devlet içinden himaye olmadan
bu işler olabilir mi?
Asker'in
kozmik odasına girmekle övünenler, bunların kozmik odalarına niye
girmezler?
Katillerin,
koruyanların, kullananların üstüne niye gidilmez?
Tirit
olmuş Evren Paşa mahkeme önüne çıkarıldı! Hala onun Anayasası, seçim yasası ile
iş görenler;
emekçilerin katillerini niye teslim etmez
adalete! Madımak zebanileri, Çorum, Maraş katliamını tertip
edenler, üstünü örtenler niye ortaya
çıkarılmaz?
Ergenekon
işi demeyin! Onları Silivri'de tutuklu!. Gazeteci Hırant Dink'in ölümünde
ihmali,
sorumluluğu olanlar ihya oldular! Şimdi bu
işleri hangi Ergenekon organize ediyor?
PKK
ile savaşanlara 'terörist'
denildi, içeriye tıkıldı! Komutanlar örgüt üyesi diye yargılanır!
İmralı
Mahkumu ile al takke, ver külah pazarlık neyin nesidir? Bu ne iştir?
Birlikte
Anayasa yapmaya çalışılmıyor mu?
Kuzey
Irak petrolleri ve doğalgazı Ceyhan petrol iskelesine inecek!
Petrol
borularının güvenliği söz konusu olunca,' PKK'yı besleyip büyüten, kollayıp
Anadolu'ya salanlar', Kandil'in yolunu
gösterdi! Silahlarıyla birlikte ellerini
kollarını
sallayarak gidiyorlar! Hikaye bu!
Şimdi
“Barışı istemeyenler! Anaların ağlamasın isteyenler!” diye ona, buna
sataşmak
siyaset midir?
İstanbul'da
emekçi olmak zordur! Bayramını bile adamın burnundan getirirler!
İstanbul'da
Sarman* olmak kolay mı? İstanbullu olmak kolay mı?
Aslında
kolaydır! Birileri yaşamı zehir etmezse, kolaydır elbette!.
Sağlıcakla
kalın..
Saliyazilari.blogspot.com
*Emekçi
Sarman!