
Yaz mevsimi zordur Antalya’da.
Tüm sıcaklığı ile tepenizde güneş
Yakar günün her saatinde sizi
Sabah, öğle, akşam fark etmezsiniz.
Özlem duyarsınız serinliğe
Soğucak suya
Esmesine yelin.
Bu yıl Haziranda geldi bastırma sıcakları ülkemin her yerinde olduğu gibi Antalya’da da. Sıcağı bedenimde değil yüreğimde hissediyorum bir haftadır. Dağlarda ormanlarda atıyor kalbim sıcağında güneşin. Beynimdeki orman güvenliği ile ilgili sorular dökülüyor dilime.
Sıcaklıkla birlikte niye kaçılmazdır yangını Ormanın.?
Kimler neden olur buna?
Nedir önlemi?
Orman doğa ağaç sevgisi verilir mi yok ederek ormanlar?
Sevgisiz olur mu eğitim?
Sesini kuşun börtü böceğin,
Kokusunu kekiğin çamı ardıcın ille de katranın
Duymayan yüreğinde
Bilir mi kıymetini doğanın.
Akarsularına HES
Kayalarına TAŞ MERMER
Ormanına RANT
Diye bakanlar gözler önleyebilir mi çıkan yangınları soruları ile yorarken beynimi köyümden yükseldi figanı yangının. İki gündür yanıyor KUMLUCA.

Erentepe Kumluca’nın en yüksek tepesidir. Geçen yıl da yürümüştük verici istasyonlarının olduğu tepeye. Yürüyüşe de Erentepe köyünden başlamıştık nar bahçelerinin ve seraların olduğu bölgeden. Çam ağaçları arasında meneviş kokulu yollardan tırmanmıştık. Erentepe yüzünü Akdeniz’e vermiş seyrindeydi Kumluca ovasının. Bir yanında Belen, Adrasan , Yazır Olympos, diğer yanında İncircik Toptaş ön tarafında çocukluğumun geçtiği köyüm Beşikçi. Ormanında büyüdüm köyümün. Sabahları çam ağaçları kokusuna uyandım. Çıntar aradım dağlarında. Çırlavık (Ağustos böceği) yakaladım çalılarında. Yusufçuk kovaladım çiçeklerinde. Anam Murt çırptı kışın yemeğe, pelit topladı kestane yerine. Dikenlerinden kahve yaptı ebem.
Yanıyor çocukluğum
Yanıyor Erentepe Toptaş Sarıkavak
Yanıyor Çam ağaçları
Baharda açan katırtırnakları
Yanıyor hayıtlar
Yanıyor menevişler
Yanıyor sincaplar
Yanıyor tavşanlar kaplumbağalar
Yanıyor köylünün evi serası
Yanıyor Nar portakal zeytin bahçesi
Yanıyor umut
Yanıyor insanlık
İMDAT YANIYORUZ