Bir nikah bin boynuz örter

Merhaba yeni yıl yerine, iyi ki gittin eski yıl demeyi tercih ederek başlamak istedim geç kaldığım yazıma…

Hani bir söz vardır çoğumuzun kulağına aşina; “dünyada DOST denilen kelime yalan, benim dostum içkim ve sigaram. Onlar da terk ederdi olmasa param”.

Hayatından 2009 yılını silmek isteyen o kadar çok insan tanıdım ki son zamanlar da, bir kabustan uyanmayı bekleyen…

Kimi işini kaybetti çalıştığı şirkette, kimi işçi çalıştırdığı şirketini .. Kimi arabasını kaybetti her gün silip parlattığı, kimi evini, arsasını… Kimi zar zor biriktirip aldığı mobiletini kaybetti, kimi de hayatını..

Bunlar aslında hiçbir şeydi manevi kayıpların yanında. Varsayılan dostlukların kayıpları; arabadan, evden, arsadan hatta zorluklarla alınan mobiletten bile daha acı verici oldu çoğu için. Bir de sadakat kaybı vardı ki; ne çalışıp kazanacağınla ne krediyle ne de özürle toparlayamayacağın kadar kirli, sancılı, ağrılı bir kayıp olarak 2009 yılının kara sayfaları arasında yerini aldı.

2009 yılı lanetlenmişçesine başladı ve yakıp yıkıp girdabına aldığı birçok olayla 365 in tamamlayıp gitti.

Mevzu yine Antalya ise, gece kulüplerine bir bakalım dedim birlikte. Ehli Keyf yıllarını vererek belli bir müşteri potansiyeline kavuştu ve artık çok ta çaba sarf etmesine gerek kalmadı. Gökhan Aksoy bu işi iyi becerdi demek yerinde bir deyim olur. Zira Murat Tekyıldız sesi  ve sahnesi ile Gökhan’ ın en büyük silahı oldu. Didar, ailenin cici minik kızı olarak, kadın solistlerin kadın müşteriler de yarattığı gereksiz kıskançlık polemiğini de ortadan kaldırdı. 2009 yılının sonlarına doğru geçirdiği estetik operasyonlarla  seksapel ite sini artırarak sadece kulağa değil göze de hitap etme konusunda çok doğru bir adım attı. Güzel kızımıza başarılar dilerken, son halinin çok yakıştığını da yazmadan geçemeyeceğim. Aksoy, mekanı devretti ama bu kadro ve geçmişten gelen başarı çizgisinin bozulmaması konusunda yardımcı oldu.

Shantel, kalabalık anlamında açık ara önde yine. Fakat içeride ki hesabı bilemem. Mekan sayesin de Antalya’ lı ünlülerle adeta içli dışlı oldu. Barcılar hallerinden memnun gibi. Sevgili ağabeyim Mehmet Tiregol ayrı bir artı. Bir de sahne alsan tam olacak Memo’ cuğum J. Varlığın her mekanda izdiham, ömrün uzun olsun sen lazımsın.

“Aura bitti” dedikoduları ayyuka çıkmışken, mekan ların mimarı Kübra Barut, konsepti minimize ederek Adnan Şeker yönetiminde piyasaya yeniden damgasını vurdu. Erkan Güleryüz  ile açılış yapan mekan, şimdilerde ulusal sanatçılarla yoluna elit bir şekilde devam ediyor. Bu yarışta başarılar diliyorum.

Zen, mekanda ufak tefek değişiklikler yaparak biraz daha hacmini genişletti. Kendini her zaman yenilemesini bilen Erdinç ise,  bana göre en başarılı isimlerden biri. İş adamı Fevzi Dalagan’ ın ortaklığı da kitlenin artmasına yardımcı olmadı değil tabi. Fakat her zaman söylediğimi şimdi satırlara dökersem,  Erdinç’ in varlığı her mekan da artı puandır. Sevgili dostumu Allah nazarlardan saklasın diyorum.

 Kalamış restoran için söylenecek çok şey var ama benim söylemem pek de uygun düşmez. Mekanın yenilenmesini, reklam kampanyasının şeklini, mutfağını ve sahnesini değiştiren ben oldum. Tabii ki onayı veren ve parasını ödeyen Murat Ağaoğlu’ dur. Fakat vizyon kazandırmak zor iş illaki. Murat Ağaoğlu yeniliklere açık, mantığını kabul ettirirseniz kimsenin durduramayacağı kadar da kararlı ve azimli bir dostum. Mekanlar da en önemli unsurun mutfak ve sahne olduğunu düşünürsek, yakaladığı başarının sırrını çözmüş oluruz. Solistin sahneden “rahmim yırtıldı ayol” diye bağırmasını da engellerseler bu mekanın başarısız olma ihtimali yok.

Black, gece kulübü olarak başlamıştı Antalya serüvenine. Fakat Antalya’ da ki eksiği fark etmiş olacaklar ki Alaturka mekana dönüştürmekte geç kalmadılar. Hasan Yılmaz ve Cemal Ayvaz ile ilgili söylenecek fazla bir şey yok. Başarılı iş adamları olduklarını herkes biliyor. Şehir gazinosu olarak kapılarını geçtiğimiz hafta açan mekan da Tunç sahne alıyor ve mutlaka gidip görmek lazım diyorum. Dışarıdan bakıldığında şıklığı cebe yansır gibi görünse de içeride hesap sümeni ne öyle yansımadığını buradan duyurmak isterim. Güzel bir iş çıkardıkları ortada olan dostlarıma da başarılar dilemek isterim.

Son olarak,  Dedeman Otel bünyesinde yer alan Mischka’yı değerlendirelim. Açılması epey konu oldu camiada ama açılışı ve devamı pek de beklenildiği gibi olmadı. İşletmecisi Engin bey, tanıdığım kadarıyla kararlı ve ciddi bir iş adamı. Fakat kendi mantığı ile hareket ettiğine inanmadım. Çok emek verilen ve sağlam bir bütçe ayrılan mekanın şimdiler de sıradan organizasyonlar yapması oldukça üzücü. Umarım çıtayı yükseltmek de geç kalmazlar.

Mekanlara şöyle bir göz attıktan sonra gelelim neler olmuş Antalya’ daya…  Murat Tekyıldız ile ilgili 2009 yılında ha evlendi ha evleniyor diye çok kez dedikodu çıktı hatta yazıldı çizildi. Fakat yılın sonlarında başlayan ilişkisi 2010 yılında da devam eden Murat, güzel sevgilisi ile düzgün bir birliktelik yaşıyor. Henüz evlilik yok gibi olursa da hayırlısı olsun diyorum.

Hasan Yılmaz- Nağme Sağlam ilişkisi için geçtiğimiz hafta her şey yolunda açıklaması gelmişken bu hafta ayrıldıklarını “üzülerek” bildiriyorum. İlişkiler başlar dostlar sevinir biter dostlar üzülür. Birkaç hafta önce at çiftliğinde rastladığım Yasemin- Renan Yıldırım çiftiyle yaptığım ayaküstü sohbette Hasan’ ın evlenmesini ve mutlu olmasını istediklerini söylemişlerdi. Şimdi bu haberle onları da çok üzmüş olacağımı düşünerek sevgilerimi iletiyorum.

Yasemin Berkel Saraçoğlu, 2010 a anne olarak girdi. “Ah be arkadaşım ne zorlu bir hamilelik dönemiydi “demek geliyor içimden. Kadınları doğurduktan sonra “al basar” derler ya, seni öncesinde epey bir kasmıştı sanki. Şimdiler de güzel bebek “Ayşe” ile eminim dünya umurunda değildir. Allah ailen ile mutlu huzurlu bir ömür versin diyorum.

Son zamanlar da bir fena dedikodudur dolanıyor ortalıkta. Mevzu ise, ünlü bir villa sitesinde yaşanan gece  krizi. Yaklaşık 2 ay kadar önce, gece yarısı ünlü bir çiftimiz eğlenmek için dışarı çıkarlar. Kalabalık bir erkana sahip olduklarından eğlence sırasında pek de bir şey anlaşılmaz. Fakat sabaha karşı eve döndüklerinde, yengemizin genç sevgilisi ufak bir cinnet geçirir ve aşkını haykırmaya başlar. Bunu da dedikoduyu hiç sevmeyen insanların oturduğu bir yerde yapınca olay patlar. Sonunu merak edenler eminim ya cinayet ya yaralama ya da ayrılık bekliyorlar ama bu olay çiftin daha da bağlanmasına neden olur J Unutmayın arkadaşlar, “bir nikah bin boynuz örter ;))”  Ama benim anlayamadığım bir şey var ki; en çok konuyu merak edip araştıranlar olayın kahramanlarının en yakın dostları (!) Arkadaşlar bunu anlatan da sizsiniz, merak eden de ?! Antalya’ da olan biten hiç bir şeye şaşırmamam gerektiğini öğreneli çok uzun zaman oldu. Herkes halinden memnun belli ki ..

Neyse hafta sonu ve Serdar Ortaç Aura’ da sahne de … Ortam yıkılıyor ve nerdeyse tanınan tüm sima yen akrabalar bir arada Aura’ da. Her şey yolunda giderken bir an da Akanay’ ın yanına bir kel arkadaş yanaşır ve yine Akanay ‘ dan yumruğu yer! Sonra kaçar gider. Keşke eğlenirken bunlar yaşanmasa.. Ama benim tanıdığım Akanay zaten durup dururken agresife bağlamaz. Geçmiş olsun ve bir daha yaşanmasın diyorum…

Güler misin ağlar mısın? Ama sen Güler sin (!) Hatta dostum dediğine hainlik yapıp, arkasından oyunlar çevirip, bir de gözünü yiyeyim mesajları atarsın! Ortaklık yaptığın bayan arkadaşına güvenip bir yola çıkarsın ki, emin ol dönüşün olmaz. Bir meltem eser, iliklerine kadar sarsılır tövbe edersin ama bilesin ki dönüşün yoktur. Bülbül şakır feryadını, sen de zaman durmuş olur. Her ne kadar yazılarım da isim anmayı sevmesem de benim okuyucularım satırlarımdan çözer senin kim olduğunu! Daha dikkatli ve yaşının kadını olmanı tavsiye ediyorum sana. Zira bir sonra ki yazımda adını daha net anacağımı hatırlatırım sana. O delikanlı kadını satanın tam karşısında dimdik duracağımın sözünü buradan veriyorum. Hatta genç sevgilin ile ilgili aldığım duyumlar bir sonraki yazımda illaki yer alacaktır.

Facebook denilen furya birçok kavgaya ve ayrılığa neden olmuştur. Son günler de ben de revizyona gidip 1000 kişinin üzerinde olan listemi epey bir zaman harcayarak temizledim. Sevgili dostum Murat Gülaçtı ve kardeşim saydığım Serkan Eltut’ la kıyamet gibi yorumlar yaptık. Her hafta yeni bir geyik konusu oluşturan Murat’ a nispet, ben de bir konu attım ortaya. “kaşar” muhabbeti bir sardı ki sormayın J . Kasıt tabii ki peynir değildi. Mecazı epey de ağır olan bu kelimeye alınan birisi, etrafta “ üzerime alınayım mı?” diye sormuş. Yahu hangi normal kadın bunu üzerine alınabilir ki?! Ateş olmayan yerden duman çıkmaz olayı budur işte! Sen son zamanların en küflüsüsün arkadaşım! Seni şu an yazmıyorum ama bir sonra ki yazımda sen de varsın bekle beni. Bekar olanın yapmadığını sen evli iken yaptıysan ve bunu ben de biliyorsam acırım haline! Haline acırım, dikkat et sana değil! Sen ki yeryüzüne gelmiş insan silüetindeki şeytansın! Benim yıllanmış dostumu bile ayarttın ki sen den ben bile korkuyorum bu anlamda. Sükunetim çekindiğimden değil, sadece bu bekleyişin sana vereceği ızdırabı görmek içindir. Sen popülariteyi seversin ya hain dostum, emin ol daha da popüler olacağının garantisini ben şimdiden veriyorum. Bakalım kankaların seninle ilgili ne düşünecek bundan sonra?!

Facebook demişken; Bahadır adında tombul ve gereksiz biri sizi eklerse sakın kabul etmeyin arkadaşlar. Tabii başınıza bir püsküllü bela veya pislik sarmak istemiyorsanız! Bu zat ı şirret, her kadına aynı konsept te bir yazı dizisi hazırlayıp yolluyor. Hatta haddini öyle bir aşıyor ki, sonu mutlaka kördüğüme çıkıyor. Benden uyarması gerisi sizlere kalmış.

Yine sevgililer günü, yine bir telaş J! Geçtiğimiz sene de bu konuya değinip sizi uyarmıştım dostlar. Bu defa fazla uzatmak istemiyorum ama yine de dikkatli olmanız gereken bir gün. Valentin denilen hadsiz, bu günü tescillemiş ve benim gibi sevgilisi olmayanların pek de takmadığı, hem evli olup hem de sevgilisi olanların telaş yaptığı berbat bir gün. 14 şubat ta eğer karınızı veya kocanızı takip ederseniz acı gerçeğe ulaşmanız an meselesidir. Tabii ki alışverişten memnun olanlar dikkate almasın beni. Cep telefonları, ayrıntılı faturalar kontrol edilirse facia ya dönüşebilecek bir Aşk ı memnu hikayesi yaşanabilir. Hepinizin bu sobe gününü kutlarım J(!)

Dr. Nedim Budakoğlu, son zamanların en aktif ve yenilikçi estetiysen i. Meşhur ozon olayını da bünyesine dahil eden doktorumuz, nerdeyse her derde deva. Sedef hastaları, kilo problemi olanlar, cilt sorunlarıyla boğuşanlar, bağımlılığı olanlar, sigaradan kurtulmaya çalışanlar, bedeniyle barışmak isteyenler, lütfen Dedeman Otel yanında ki Mezo Medica’ ya bir uğrasınlar. O kadar talep var ki Konya altı’nda yeni bir şube açmak için kolları sıvayan Dr. Nedim, herkesi yenilemeye devam ediyor. Hepimizin tek arzusu olan gençlik için şifreler Budakoğlu’ da. Sevgili doktoruma buradan başarıları nın  devamı nı diliyorum.

Neyse, bu kadar dedikodu yeter deyip yazıma burada son vermek istiyorum. İnanın bana çok şey var daha yazacak fakat bu haftalık devam etmeyi düşünmüyorum. Haftaya geç kalmadan dehşet gerçeklerle tekrar beraber olacağız. Tabii ki yaşamın garantisi yok dostlar. Ölmez de sağ olursak sizlerleyim.

Aşkla kalın HOŞÇAKALIN…