Malum geçen hafta uzun uzun değinmiştik, şu Belçika ve İsveç gezisine (macera diyemiyorum). 4 günlük süre içerisinde o kadar çok AB’li memur, bakanlık görevlisi, milletvekili ve yetkiliyle görüştük ki, artık AB ile ilgili tek bir kelime bile duymak istemiyorum. En son söyleyeceğimi en başta söyleyeyim isterseniz. Adamlar bizi birliğe üye yapmamak için 40 dereden su getirmeye devam edecekler. Bunu peşinen bilelim ve ona göre hesabımızı yapalım. Şimdi gelelim asıl konuya.
Bu süre içerisinde AB uyum yasalarına şöyle bir göz gezdirdim, Türk erkeğinin AB’ye kendisini daha iyi anlatabilmesi için (kabul ettirmesi demiyorum zira bunu Baltacı dönemindeki Katerina çok iyi bilir) bir takım kolaylıklar gerekiyor (özellikle vize alırken ve pasaport kontrollerinde). Bence önce bu sorunu çözelim. Gerisi çorap söküğü gibi gelir.
Ayrıca, Antalya topraklarında en az 3 yıl yaşayan bir erkeğin (dil bilmesi ve onu iyi kullanması şartı ile) Stockholm’de hiç aç (!) kalacağını düşünmüyorum. Zaten oradaki güzellikleri görünce, gönüllü lejyonerler ordusuyla biz evelallah kısa sürede AB’yi fethederiz
Bundan kimsenin şüphesi olmasın.
BASINDAN HABERLER.. BASINDAN HABERLER..
PORTAKAL’IN ARDINDAN
46. Antalya Altın Portakal Film Festivali geride kaldı. Program çok olunca malum takip etmek kolay olmadı. Ama sağolsun festivalin basın ekibinde çalışan arkadaşlar, bütün organizasyonun haber değeri taşıyan bütün toplantılarını, galalarını bize en iyi şekilde aktarmaya çalıştılar kendilerine teşekkür ediyoruz.
NİZAMETTİN KEMER’DE
Gazeteci arkadaşımız Nizamettin Özmen, Kemer Belediyesi basın sorumlusu oldu.
ŞAN JÜBİLE YAPACAK
Uzun yıllar gazetemizde köşe yazarlığı yapan (şimdi Hürses’te) duayen gazeteci Osman Şan, 85’nci yaşına gireceği önümüzdeki yıl jübile yapma kararı aldı. Osman Şan amcamızın jübilesini yapacağı sürprizlerle dolu özel gecenin biletleri şimdiden satışa çıktı. Bilginize..
Yaşam İçin 13 Satır
1-Seni sen olduğun için değil, seninle birlikte olduğumda ben olduğum için seviyorum.
2-Hiç kimse gözyaşlarını hak etmez, onlara layık olan kişi ise seni ağlatmaz.
3-Sen istediğinde sana aşık olmaması, sana aşık olmadığı anlamına gelmez.
4-Gerçek arkadaş, elini tutan, kalbine dokunandır.
5-Birisine yabancılaşmanın en kötü biçimi yanında oturuyor olup ona hiç bir zaman ulaşamayacağını bilmektir.
6-Hiç bir zaman gülümsemekten vazgeçme, üzgün olduğunda bile! Gülümsemene kimin, ne zaman aşık olacağını bilemezsin.
7-Tüm dünya için sadece bir kişi olabilirsin fakat bazıları için sen bir dünyasın.
8-Zamanı onu seninle birlikte geçirmeye hazır olmayan biriyle geçirme.
9-Belki de Tanrı uygun kişiyi tanımandan önce yanlış kişilerle tanışmanı, onu tanıdığında minnettar olman için istedi.
10-"Bitti" diye üzülme, "yaşandı" diye sevin.
11-Her zaman seni üzecek birileri olacaktır, yapman gereken insanlara güvenmeye devam etmek, kime iki defa güveneceğine daha fazla dikkat etmektir.
12-Birini daha iyi tanımadan ve bu kişinin senin kim olduğunu bilmesinden önce kendini daha iyi bir kişiye dönüştür ve kim olduğunu bilerek kendine güven.
13-Kendini çok zorlama, en güzel şeyler onları en az beklediğinde olur.
HAFTANIN FIKRALARI. HAFTANIN FAKRALARI..
BASSAĞLIGI !..
Yeni evli bir çift 5 aydır her akşam seks yapıyorlarmış.
Günün birinde kadın patlamış ve derdini annesine anlatmış.
Annesi öğüt olarak kızına
- "Cinsel organına bir siyah kurdela bağla ve bizim adetlere göre akrabalardan biri öldüğünde siyah kurdela takılır dersin. Ve seks yapılmadığını kocana anlatırsın," demiş.
Kadın annesinin dediğini aynen yapmış. Akşam koca eve geldiğinde yatarken bir bakar ki "kurdela !!.."
Kadın hemen durumu anlatır ve kocası da anlayış gösterir ve o gece seks yapılmaz.
Bu böyle 3 gün sürer. Bunun üzerine adam kendi cinsel organına da siyah kurdela takar.
Yatakta bu sefer şaşırma sırası kadındadır.
- "Ne yapıyorsun, sen neden taktın..?" der
- "Bir başın sağolsun deyip çıkacağım !!!..."
KOLA MAKİNESİ
Boşanma davasında kadın, hakime talebini gerekçesi ile açıklamış:
- 'Sayın hakim, çocuğun bende kalmasını istiyorum. Onu dokuz ay karnımda taşıdım.'
Hakim kocaya sormuş:
- 'Karınızı duydunuz. Bir diyeceğiniz var mı?'
Adam 'Var tabii' demiş ve anlatmış:
- 'Sayın hakim. Farzedelim ki canınız bir kutu soğuk kola istedi. Makineye parayı attınız ve kola geldi. Şimdi bu kola makinenin midir, yoksa parayı deliğe atanın mı?'
Hakim katibesine dönmüş:
- 'Yaz kızım. Çocuk babada kalacaktır...'
O SEVMEZ
Temel ölümcül bir hastalığa yakalanmış. Karısı Fadimeye sorar:
-Fadime, ben ölünce yeniden evlenecek misin? Fadime de Temel üzülmesin diye evet cevabını verir. Bunun üzerine Temel:
-Onu benim kadar sevecek misin?
-(ağlayarak) Evet
-Onu eve alacak mısın?
-Evet
-Ona güzel yemekler yapacak mısın?
-Evet Temel'im.
-Ona sarımsaklı yoğurtlu mantı da yapacak mısın?
-O Sevmez
+++++++++
ERKEKLER VE KADINLAR
YAŞINA GÖRE ERKEK
-20 yaşında erkek FİAT gibidir. Küçük ama hızlı.
-20-30 yaş arasında PORSHE gibidir. Hızlı ve konforlu.
-30-40 arası erkek VOLVO gibidir. Biraz sıkıcı ama teknik olarak mükemmel.
-40-50 arası erkek OPEL gibidir. Yapabileceğinden fazlasını vaat eder.
-50-60 arasında ise eski bir FORD gibidir. Harekete geçirmek için karbüratöre biraz alkol koymak gerekir.
YAŞINA GÖRE KADIN
-15-25 arasında kadın AFRİKA gibidir. Yarı keşfedilmiş, yarı bakir.
-25-35 arasında AMERİKA gibidir. Tamamı keşfedilmiş ve bilimsel olarak mükemmel.
-35-45 yaşları arasında HİNDİSTAN ve JAPONYA gibidir. Çok ateşli, bilge ve güzel.
-45-55 arasında FRANSA gibidir. Savaştan hasarlı çıkmış ama hala çekici.
-55-60 arasında kadın ALMANYA gibidir. Savaşı kaybetmiştir ama umutları vardır.
-60-70 arasında kadın RUSYA gibidir. Geniş, sakin ama kimsenin gitmediği.
-70’inden sonra kadın TÜRKİYE gibidir. Şanlı bir geçmiş ama gelecek yok.
EVLİLİK
1- Bir adam gazeteye ilan vermiş: ''Eş arıyorum''. Ertesi gün yüzlerce mektup almış. Hepsi aynı şeyi söylüyormuş.
''Benimkini alabilirsin.''
2- Bir adam karısına arabasının kapısını tutuyorsa emin olabilirsiniz. ''Ya arabası yenidir ya da karısı!..''
3- Bir genç babasına sorar; ''Baba evlenmek kaça mal olur?'' Baba cevap verir: ''Bilmiyorum oğlum, ben hálá ödüyorum.''
4- Evli erkeklerin psikolojisi arkadaşlarla lokantaya gitmeye benzer. İstediğin yemeği sipariş edersin, sonra yanındakinin istediği yemeği görüp ''Keşke onu isteseydim'' dersin.
5- Evliliğin ilk yılında adam konuşur kadın dinler, ikinci yılında kadın konuşur adam dinler, üçüncü yılında her ikisi de konuşur, komşular dinler.
6- Bir kavgadan sonra kadın kocasına bağırır: ''Seninle evlendiğimde tam bir aptalmışım.''
Adam cevap verir: ''Evet aşıktım, fark edemedim.''
7- Bir davette bir kadın arkadaşına sorar; ''Alyansını yanlış parmağına takmıyor musun?'' Diğer hanım cevap verir; ''Evet yanlış adamla evliyim de ondan.''