Olgun Aşk İlişkisi


“Pygmalion kendini değersiz ve güvenilmez fahişeler olarak gördüğü kadınlara kaptırmış olan ünlü bir heykeltıraştı. Yine de aşağıladığı bu varlıklara ihtiyacı vardı ve yatağını birileriyle paylaşmak istiyordu. Bunun üzerine kendi yaratıcı yeteneklerini kullanarak bir kadın heykeli yaptı; bu heykel, gerçekte olabilecek tüm kadınlardan çok daha güzeldi. Ve elbette Pygmalion kendi yarattığı bu heykel kadına âşık oldu.
Heykele Galatea adını verdi. Ona çiçekler, küçük taşlar, evcil kuşlar ve giysiler hediye ediyor, onunla konuşuyor, ona sarılıyor ve onu öpüyordu. Sonunda onu yatağına götürdü.  Pygmalion fildişi sevgilisine sırılsıklam âşık olduğunu ve kendisine tıpkı bu fildişi kadın gibi bir eş vermesi için Venüs’e dua etti. Bir gece heykelin göğüslerini okşarken, fildişi yumuşadı. Pygmalion heykeli öptüğünde, dudaklarındaki sıcaklığı hissetti. Galatea kızardı, gözlerini açtı ve devamında güzel bir evlilik gerçekleşti. “
Yunan mitolojisinde anlatılan bu hikâye günümüz için güzel bir örnektir. Çoğu zaman âşık olduğumuzda karşımızdaki kişiyi ideallerimizle imgeleştirir ve istediğimiz şeyleri bize vereceğini düşünürüz. İdealize ettiğimiz kişiyi kendi kişiliğiyle görmek yerine hayalimizdeki gibi görmeyi tercih eder, önceden kendi kalıplarımız diktiğimiz kıyafeti ona giydirmeye çalışırız. Çoğunlukla kıyafet büyük gelir. Bu sefer üzerinde işlemeye, şekillendirmeye çalışırız. Kıyafeti ona uydurmayı değil onu kıyafete uydurmaya çalışırız. Ancak istediğimiz şekli veremediğimizde o ideal olmaktan çıkmıştır.
Yani Pygmalion sendromunda ki gibi kendi zihnimizde yarattığımız kişiliğe âşık oluruz ve bu kişinin gerçekte birlikte olduğumuz insanla pek ilgisi yoktur. Ne yazık ki bunu ilişkinin başında anlayamayız. Farkında olmadan gerçekliği örteriz.
İnsanların dünyayı, kendilerini ve yaşamı algılamaları kişiliklerine göre değişir. Dolayısıyla aşkı anlamaları ve yaşamaları da kişiliklerine göre değişir. Bireylerin aşkı algılama ve yaşama biçimleri farklıdır. Bu farklılık cinselliğe karşı tutumlarına da yansır. İdeal olan çiftlerin birbirini kendi kişilikleriyle tanımaya, anlamaya çalışmasıdır.
Başarılı bir ilişkide bireyler, sevgileri sözlü, cinsel ya da maddi olarak ifade edebilirler.  Karşılıklı bağlılığın var olması bireylerin kendi rahat hissetmesini sağlar. Terk edilme düşünceleri yoktur. Birbirleri ile yakınlaşmaktan ve tutku hissetmekten korkmazlar. Sözler verirler ve verdikleri sözleri tutmada başarılıdırlar. Olgun bir ilişkiye sahip çiftler hem cinsel hem de duygusal olarak birbirlerine yakınlık hissederler ve birbirlerinden başka birileriyle mutlu olamayacaklarını düşünürler. İlişkideki dominant karakter aşktır.
Âşık olma kapasitesi bir çiftin ilişkisinin temel direğidir.  Birbirleri için çekicilikleri ve özlemlerini keşfeden, duygusal yakınlık eşliğinde eksiksiz bir cinsel ilişki kurabilen  ve sevilen bireyle yakınlık içinde ideallerini gerçekleştirme duygusu yaşar.
Olgun âşık çiftler birbirlerini orgazmından doyum, hazzından haz alabilirler. Böylece bir kendi adlarına bir de diğeri adına birleşme yaşarlar.
Olgun aşk ve sevgi ilişkisi bireyin sevgilisinin sadece kişiliği değil aynı zamanda benini ve değer sistemlerini de sevmektedir.
Olgun bir aşk ilişkisi için;
Birlikte olduğunuz kişiyi ruh eşiniz olarak düşünmeli, kendinizi birbirinizle tanımlamalı, özdeşleşmelisiniz.
Yaşam felsefesi, değerler, duyarlılıklar ve zevklerde benzerlik ve uyumluluk önemli ancak tamamen benzerlik ise ilişkiyi sıkıcı hale getirebilir. Zıtlıklar çekim sağlar ve birbirini tamamlayabilirsiniz. Farklı dinamikler canlılık katar ve sonucunda harika bir ilişki ortaya çıkabilir. Farklılıkların çok sayıda olması uyumsuzluğa ve yabancılaşmaya yol açabilir.
İletişim bir ilişkide en önemli unsurlardandır. Hayatınızdaki önemli duygu ve düşünceleri, aldığınız ya da almak istediğiniz kararları konuşma becerisi ile birbirinizle paylaşmanız önemlidir. Bunun yanında, siyaset, yemekler, spor, sanat, felsefe gibi konularda konuşmakta ilişkide paylaşımı arttırır. Çiftlerin birbirini tanımasını anlamasını sağlar. İletişimin olmadığı bir ilişkide paylaşım yoktur.
Cinsellik aşk ilişkisinden en temel gerekliliklerden biridir. Cinsel içeriği olmayan bir romantik aşktan söz etmek imkânsızdır.  Cinselliğin olmadığı bir ilişki, çift için ölüm fermanı gibidir.
Daima sevgi dolu, sıcak ve güzel duygular hakkında konuşmak mümkün olmadığı gibi ifade etmek de kolay değildir. Ancak çoğu kişi için öfke ve hayal kırıklığı olumsuz duyguları ifade etmek daha zordur. İlişkide çatışmaları çözebilmek ve hoş görmek ve geride bırakmayı bilmeniz önemlidir.
İlişkide kavgalar kaçınılmazdır. Bazı zamanlar değişimi sağlamak ve farklılıkları görebilmek için yararlı olabilir. Yanlış anlaşılmalar, sıkıntılar, şikâyetler mutlaka olacaktır. Ancak zor zamanlarda bile kabul edilemez davranışların olacağı ortak bir anlayışınız olmalıdır. Sağlıklı bir ilişki kendi içinde sınırlar ve kurallar belirler. Söze dökülmüş olması önemli değildir. Önemli olan karşılıklı anlaşılması ve kabul edilmesidir. Bu kurallar ilişkiden ilişkiye değişim gösterir ancak genel olarak sözel taciz, fiziksel ve sözel şiddet, aldatma gibi kavramları içerir.
Çiftler kendi duygularını tutma ve dürtülerini kontrol etme becerisini geliştirmelidirler. Eğer eşlerden biri sınırı aşarsa diğeri kontrol altında tutabilmelidir. Böylece dengeyi korumalıdır.
Bireyler kendilerini yeterince sevebilmelidir.  Özellikle uzun ilişkilerde çiftler kendi gelişimlerine önem vermelidirler. Böylece birbirlerinin etrafında dönen uydu olmaktan durumunda kalmazlar. Sağlıksız olan birbirine bağımlığı, kendilerine yönelik zamanla en aza indirebilmeliler. Bu aynı zamanda kendi kendinizi yeniden keşfetmenize olanak ve başarılı olan ilişkiye zarar verecek olan değişimlere, krizlere ve gerilimlere dayanabilme becerisi sağlar.
Yaşam boyu sürecek bir ilişkide eşlerin kendilerinden başka ortak bir şeye, projeye yatırım yapmaları önemlidir. Bu politik bir amaca, toplumsal hizmete, hayvanlara bağlılık veya çocuk yetiştirmek olabilir. Bu ortaklık eşlerin birbirinden çok fazla zevk ve mutluluk almanın peşinden koşmasını engeller. Aksi halde ilişki çok uzun sürmez.
Sadakat değerine içsel ve kişisel inanmalı ki ilişkiyi ayakta tutabilmeli. Aksi durumda çiftler daha iyi bir ilişki arayışına girebilir.
Aşkta iyi bir şans da farklılık yaratabilir. Aşkta ki bu şansı bulduğunuzda kendinize; “Ben kimim?”, “Ne istiyorum?”, “O kim?” sorularını sorun. Verdiğiniz cevaplar size ideal olanı gösterecektir.
Psk. Dan. Burcu Tatoğlu

www.psikolojiantalya.com
facebook.com/psikolojiantalya
Uzm.Dr.Sevilay Zorlu Sağlık Merkezi
Şirinyalı Mh. İsmet Gökşen Cad.
1528 S. Şahbaz Apt. K:2 D:5
Tel: 0 (242) 316 98 99

Yayın Tarihi
14.02.2014
Bu makale 5772 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!