Hayat bizleri zorladığında, başımız sıkıştığında şikâyetlerimiz de biraz daha fazlalaşır.
Sanki güzel hoş giden her şey yine o evrensel yaradılış içinde oluşmadan bilmediğimiz bir şey gibi…
O yüzdendir ki; NEDEN sorularını sorarız…
Diğer canlı varlıklardan ayrıldığımız tek nokta idrak ise; Bu ayrıcalıkla nsan olarak idrak edebilmemiz gerekmiyor mu?
Yaşamın bize sundukları Kadersel döngülerimiz, Karmamız,
Atalarımızın mirası Genetik kodlarımız, Ahlak anlayışımız, Bireysel karakterimiz…
Öyle çok sıralayabiliriz ki…
Zaten bu konuların bilirkişileri hep yazıyor çiziyor bunları…
Öyle çabalar içinde kıvranıyor, yaşadığımız olaylar karşısında öyle yakılıp-yıkılıyoruz ki. Elbette hayat karmaşık
Elbette çözümsüz kaldığımız acı olaylar yaşıyor olabiliriz.
Fakat güncel hayat öyle çok sorgulanıyor ki. Amacımız çözüm üretmek ise daha iyi koşullar için;
Duralım.
Nefes alalım.
Benlik kaygısı yaşamadan,
Şahsımıza yapılmış bir hakaretmiş gibi kodlamadan, Suçlu aramadan!
Kabul görmeyi istediğimiz kadar kabul edelim. neleri mi?
Bize yapılanı Zararı Yanlışı Hatayı Kusuru Yokluğu
Olanı, olmayanı
DEMEM O Kİ;
Yaşadığımız her ne ise kabul edelim ilk basamağımız bu olsun.
Bundan dolayı
İçinde bulunduğun sorunu, Sana zor geleni, acı vereni
''PEKİ, KABUL'' diyerek misafir et. KABUL GÖRMEYİ garantile.
Ardından çözümlerin öyle kolay gelişecek ki. DENESEK Ne Kaybederiz...
Hayata ilk adım KABUL OLSUN..