DÜN-BUGÜN-YARIN

Fazıl Say’a Neden Kızıyoruz?

Fazıl Say’ı neden bu kadar yargıladık neden cezasını kesip bir kenara koyup ezip geçtik…

Kızmış olabilriz, ona sinirlenmiş  te olabiliriz ama ne demeye çalıştığını anlamamız gerekiyor…

Aslında Fazıl Say şunu diyor;

İnsanların duygularının sömürüldüğü, anlık heyecanların ve hüsranların olduğu, kaybetmişlik ve kaybetmeyi kabullenmişliği n olduğu, ortanın olmadığı,  kişisel başarısızlıkların sürekli başkalarını bahane ederek açıklanmaya çalışıldığı, hep karşıdakinin kötülendiği, kaderci ve kadere sürekli isyan ederek gerçeklerin görülemediği, bir dönemin kısa yoldan köşe dönmek mantığında köşe dönülemediği için kahredildiği, bunlar yetmezmiş gibi kendini yok sayan kendini bir birey olarak görmeyen bir anlayışa isyan ediyor aslında….

Ve bu anlayışın  insanların beyinlerini yıllarca uyutmasına  uyuşturmasına isyan ediyor  sadece…

Bu anlayış bizim gerçek Halk Müziğimizi Gerçek Sanat Müziğimizi İnsanlara Unutturdu diyor…

Allah aşkına diyor; bugün Dede Efendi’den kim ne biliyor… Aşık Veyseli ne kadar sorguluyor bu toplum diyor….

İşte bu duygu sömürücü anlayış  gerçek  değerlerimizi görmemizi engelledi diyor…

 Bu değerlerimizi perdeleyip…  İlkel kaygılarımızdan nemalanıp gerçek müziğimizi  öldürdü diyor…

Yoksa Fazıl Say’ın Arabesk Mimariye, Doğu Kültürüne dediği bir şey yok…

Mustafa Kemal ATATÜRK’ün bu ülkeye kazandırmaya çalıştığı klasik müzik kültürünü savunmuyor mu Fazıl SAY…  ?

Atamızın hedeflediği ,Modern ve  Çağdaş Türkiye’nin yüzünü Dünya’ya duyumuyor mu?

Bugün Fazıl Say’ı ne kadar yargılasak ta ne kadar sinirlenip bir köşeye atmaya çalışsak ta, anlamadığımız bir şey var FAZIL  SAY bugün dünya ile konuşuyor…  Fazıl SAY bugün dünyada gurur duyabileceğimiz nadir sanatçılarımızdan bir tanesidir…

Ama  hemen bir sansasyon….

Fazıl Say kim oluyor da halkın bu kadar sevdiği sanatçılara böyle der….

Aslında olayın gelişimi şöyle;

Özel bir anında Facebook’ta yazdığı bir ileti ordan alınıyor.. Magazin medyasına düşüyor… Ve Fazıl SAY büyük bir sansasyonla ne demeye çalıştığı anlaşılmadan  asılıp kesiliyor..

Ve ekliyor SAY, Can YÜCEL’in Nazım HİKMET’in Aziz Nesin’in hiç hiddetlendiğini görmediniz mi ?

Ben de hidettli bir anımda bu anlayışa sinirlendim ve bana özel olan bir alanda paylaştım fikirlerimi diyor…

Ama sinirlendiğim şey asla kişisel değil…

Sinirlendiğim olay bu anlayıştır diyor…

Uzun lafın kısası;

Ülke olarak ne şanslıyız ki dünyada gurur duyduğumuz değerlerimiz var, ve bu değerler kolay yetişmiyor, bu değerler bizim aslında var olmamızı bir arada olmamızı sağlayan unsurlar arasında..

Toplum olarak bazı değerlerimizi  korumayı bilmeliyiz…

Fazıl Say bu toplumun önünden giden, sadece kendine çalışmayan, aynı zamanda ülkesi için aydınlık günler hedefleyen bir sanatçıdır…

Hemen ön yargıyla yaklaşıp onu defterden sildirmeye çalışanlarsa;

Bu ülkenin kaderci anlayışla yönetilmesine göz yuman zihniyetin ta kendisidir aslında…

Ben yine burada dehamızın, Atamızın sözüne sığınıyorum…

‘Herşey olabilirsiniz ama sanatçı olamazsınız’

 

Saygılarımla….

Yayın Tarihi
24.08.2010
Bu makale 16009 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
fazıl sayı herkesin anlamaması normal değilV mi,,

güner rena 01.09.2010

sanatçı uçlardadır hiç kimse asla aynı kategoride olmadıklarını elştiremez ben fzılı destekliyorum onu tesekkürler sanada

24.08.2010

Bizler ancak Fazıl say'ı anlamaya başladığımız zaman birşeyler değişecek! Bu kültür ve varoşlarda'ki bilinçsiz oylar ülkemizin önünde karasabandır.Saygılarımla.

Mehmet Çiller 24.08.2010

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!