Emekçi Kadınlar Günü Kutlu Olsun mu?

Zor günlerden geçiyor dünya.

Herkes can derdinde.

Salgın kol geziyor dört köşede

Eşit davranıyor gibiydi başta salgın.

Para pul, mal mülk önemini yitirmişti.

Ölüm eşitliyordu zengini fakiri.

Aşıyla bozuldu eşitlik.

Parası olan ülke topladı tüm aşıları

Fakir ülkeler elleri boş kaldı.

Üretemeyince kendi aşısını

Gözleri yolda kaldı.

Salgın ekonomiyi de vurdu.

Gariban ekmek derdine düştü

Ekmekse kadın.

 İşyerinde mobbing

İşten ilk çıkarılan

Evde şiddete uğrayan

Horlanan

Dövülen

Öldürülendir kadın.

Oysa

Üreten

Çalışan

Fedakâr

Cefakâr

Karşılıksız sevgi

Ana, bacı, kardeş, dost eştir   kadın.

Kadının adı yok gerçekte.

Ya ezilir üzüm gibi.

Ya da süslü biblodur

Kafası boş

Gönlü hoş

Özel günlerin anlamı hediyedir

Tüketimdir onun için.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününün nedir anlamı

Neden kutlanır

Ne anımsatır

 Kısaca değinelim ki tüketime yöneltmesin bizi.

 

8 Mart 1857 yılında ABD’nin New York kentinde  konfeksiyon ve tekstil fabrikalarında çalışan 40 bin işçinin insanlık dışı çalışma koşullarına ve düşük ücrete karşı başlattığı grev, polisin saldırısıyla kanlı bitti. Saldırı sırasında çıkan yangında çoğu kadın 129 işçi can verdi

 

1910 yılında Danimarka’nın Kopenhag kentinde toplanan 2. Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısında, Almanya Sosyal Demokrat Parti önderlerinden Clara Zetkin, bu yangında yaşamını yitiren 129 kadın işçi anısına 8 Mart gününün Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak kutlanmasını önerdi.
1977’de UNESCO’nun 8 Mart’ı Dünya Kadınlar Günü olarak açıklamasından bu yana dünyanın her yerinde Kadınlar Günü olarak kutlanıyor.

 8 Mart sadece kadınları hatırlamak

Pahalı hediyeler almak değil,

Kadın hakları

Kadın-erkek eşitsizliği

Kadına karşı şiddet vb. sorunların çözümü için

Adımlar atılmalı.

…..

Ve kadınlar
bizim kadınlarımız:
korkunç ve mübarek elleri
ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle
anamız, avradımız, yarimiz
ve sanki hiç yaşanmamış gibi ölen
ve soframızdaki yeri
öküzümüzden sonra gelen
ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız
ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki
ve kara sabana koşulan ve ağıllarda
ışıltısında yere saplı bıçakların
oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan
kadınlar,
bizim kadınlarımız

 

Ünlü şair Nazım Hikmet’in şiirinde çıkmalı kadınlar

Erkeklerle yan yana omuz omuza

Halaya durur gibi durmalı hayatta

İşte aşta beraber

Güç birliktelikte….

Yayın Tarihi
08.03.2021
Bu makale 2641 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!