Beni uyandırıp;
Kendi, sonsuzluğa uyuyan bir var-bir yokla yüzleşip , eylesiyorum.
Hayatla,
Anlamla.
Gözlerim kapalı,
Yürek isteklerim açık,
Bedenim yatık.
Düşünüyor,
Açık zihin,
Kapalı gözle düş kuruyorum.
Alnıma ;
kışla biriken yürek yazımı
Unutmamaya anıtlastirmaya kaziyorum.
Yazdiklarim,
İşlersem yaşama döner,
İşlemezsem
kara tahtaya geçemeden kesilmiş;
bir,
çok bilinmezli denklem.
Bir kış uykusu masalı gibi,
İnsan yüreğinin istekleri.
Beden, uyanisa kalkmak istemezken;
Gönlün, dusleri gerçeğe donusturmeye hizmetkar ettiği ,
Ellerle yazılan bir uyanış destanı.
Eller
Yürek tahtasında okunanı
Kara tahtaya , kağıda aktaran
yazan
Çizen
Dokuyan
Dizen
Onarın
Eken
Diken
Yapan
İşleyen
Ortaya döken
İsteklerden geleni gerçek eyleyen
El ....
İnsanla dönüşen
Pence olmaktan
İşbirliğinin bilgeligine evrilen
EL;
Türk'ün dilinde
Bedenin istekleri için bir araya gelip
Uzmanlığı ortaya koyan parmaklardan
Öz' lenip
Bir arada, ortak işler
İstekler için işleyen halkı anlatan
Tanım olmuş.
Türk'ün dilinin değeri bilgeligindendir.
Bilelim
Bildirelim
Bilgelikten kopmayalim
Birbirimizi oyan
Uğraşan
Didikleyen değil
Bedenin en ucu
Parmak okları gibi,
isteklerimizi işleyen olalım.
Dilimiz gibi
Kök kültürümüz gibi
Bilge halk,
Kış uykusu isteklerine
İşleyen El olalım
Cemrenin suya düştugu bu gün
Yatık bedenimizi dik tutup
Suyumuzu ,
Toprağımızi
Koruyup işlemeye istekli
El olalım.