ANKARA'DAN

Cumhuriyet'in neresindeyiz?

Genellikle insanlar olsun, toplumlar olsun uyarıcı etken ve etmenler olmadıkça doğal olarak balık hafızalıdır. Ama eğitim ile bazı şeyler kalıcı, yaşamın bir parçası şekline getirilir.

Hele bu toplumsal, ulusal düzeyde ise ortak paydalar etrafında toplum bireyleri birleştirilir ve birlikte yaşama süreci başlatılır. Hele bu süreç, devrimlerden, savaşlardan sonra ise daha önemli olur.

Bu yüzden CUMHURİYET, hele hele TÜRKİYE CUMHURİYETİ bu topraklarda yaşayanlar için çok önemlidir ve olmalıdır da!..

Henüz Osmanlı İmparatorluğu/Devleti parçalanmamış iken, 1900'lü yıllarda Dünyada 100'ün üzerinde devlet, imparatorluk, krallık vardı.

Dünya ekonomik sisteminin üretim süreçlerine bağlı olarak değişmesi ile birlikte, Kapitalist sistem kendi yaşamını sürdürebilmek için daha küçük ve denetleyebileceği büyüklükte ülkelere gereksinim duydu. Bu yüzden de Birinci ve İkinci dünya/Paylaşım savaşları yaşandı.

Birinci paylaşım savaşının hedefleri arasında en başta da Osmanlı Devletinin Parçalanması ve yeni devletlerin kurdurulması amaçlanmıştı. Sonuç alında ve hem Avrupa'da hem de Asya'da planlanan sınırlar içinde devletler yaratıldı.

30 Ekim 1918'de imzalanan Mondros Mütarekesi/Ateşkes Antlaşması ile Osmanlının Anadolu ve Rumeli toprakları bile İtilaf devletlerince pay edilmişti.

Ne zaman ki Mustafa Kemal kafasında planladığı süreci arkadaşlarının da yardımı ile uygulamaya koydu ve 16 Mayıs 1919'da, 9 uncu Ordu Müfettişi olarak Samsun'a gitmek için, Bandırma Vapuru ile İstanbul'dan ayrıldı, işte KURTULUŞ SAVAŞININ ilk ateşi yakıldı.

Mustafa Kemal'in 16 Mayıs 1919 sabahında Bandırma Vapuru ile İşgal altında ki İstanbul'dan çıktığı zor ve yorucu deniz yolculuğu üç gün sürer ve 19 Mayıs 1919'da Samsuna varılması ile ülkenin kaderi için bambaşka bir süreç başlar.

Mustafa Kemal'in öncülüğünde Anadolu ve Rumeli Müdafaa-ı Hukuk Cemiyetlerinin ve yurtsever asker arkadaşlarının çabaları ile bir KURTULUŞ SAVAŞI verilir, 30 Ağustos 1922'de Dumlupınarda yapılan meydan savaşı ile de zafere ulaşılır.

Bu sürecin arkasında da 23 Nisan 1920'de açılan Türkiye Büyük Millet Meclisi vardır.

TBMM'de 1921'de Teşkilatı Esasiye Kanunu’nun 1. maddesi ile yönetimi “Hâkimiyet bilâ kaydü şart milletindir. İdare usulü halkın mukadderatını bizzat ve bilfiil idare etmesi esasına müstenittir” olarak tanımlarken;

29 Ekim 1923'de Cumhuriyet ilan edilince, “Hâkimiyet, bilâ kaydü şart milletindir. İdare usulü halkın mukadderatını bizzat ve bilfiil idare etmesi esasına müstenittir. Türkiye Devleti’nin şekli hükümeti, Cumhuriyettir” olarak değiştirilecektir.

Eğitim sistemimizin Cumhuriyetin değerlerine göre değil de, bir takım siyasilerin belli-belirsiz emellerine göre karman çorman yapıldığı için, üzgünüm ki, Cumhuriyetimizin kuruluş süreci bile doğru dürüst öğretilmemekte ve neredeyse hurafelere varan bilgiler öğrencilere siyasi tarihimiz olarak anlatılmakta, öğretilmektedir.

Hem Ulusal Kurtuluş Savaşı veriliyor, hem bu savaşı yönetecek TBMM açılıp devlet olunması, kurulması için çabalar harcanıyor.

Bu süreçte de, bir takım yasa ve benzer uygulamalar Osmanlı Meclis-i Mebusan'da da görev yapmış milletvekilleri sayesinde, bu meclisin aldığı kararlar ile yürütülüyor.

İşte bu yüzden hazırlanan 1921 anayasası bir sonuç değil, başlangıç metnidir. Son şekli ise 1923'de Cumhuriyetin ilanı ve Devletin kurulup, yönetim şeklinin de Cumhuriyet olarak ilanından sonra başlıyor.

Yazılı kaynaklarda, 20 Ocak 1921 tarihli Teşkilatı Esasiye Kanunu’nda dinle ilgili bir madde olmadığını gösterir. Ancak anılan Kanunun 7. maddede “Ahkâmı şer’iyenin tenfizi (...) Büyük Millet Meclisi’ne aittir” hükmü ise, “Şeriat hükümlerinin uygulanması Büyük Millet Meclisi’ne aittir” demektir.

Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en temel taşlarını oluşturan 1921 Teşkilatı Esasiye Kanununda yapılan değişiklikler 29 Ekim 1923'de Cumhuriyetin ilanından sonra da sürmüştür.

20 Nisan 1924'de yayınlanan TEŞKİLÂT-I ESÂSİYYE KANÛNU'nun en çok tartışılan ilk iki maddesi ise şöyle bir süreç yaşamıştır.

"MADDE 1.- Türkiye Devleti bir Cumhûriyettir.

MADDE 2.- Türkiye Devletinin dîni, Dîn-i İslâmdır; resmî dili Türkçe’dir, makarrı Ankara şehridir."

Bu madde, 11 Nisan 1928 gün ve 1222 sayılı Kanunla;

"MADDE 2.- Türkiye Devleti’nin resmî dili Türkçe’dir; makarrı Ankara şehridir." olarak değiştirilmiştir.

5 Şubat 1937'de 3115 sayılı Kanunla yapılan değişiklik ile de:

MADDE 2- Türkiye Devleti, Cumhûriyetçi, Milliyetçi, Hâlkçı, Devletçi, Laik ve İnkılâpçı’dır. Resmî dili Türkçe’dir. Makarrı Ankara şehridir." şeklinde değiştirilmiş ve son şeklini almıştır.

Her ne kadar birçok maddesi tartışılsa da, Anayasanın ilk üç maddesi kuruluşundan bu yana hep aynı kalmış ve 1982 Anayasası ile de bu maddelerin değiştirilemeyeceği 4'üncü madde ile hüküm altına alınmıştır.

Günümüz dünyası çok farklı ekonomik, sosyal ve siyasi süreçler yaşarken, insanlarında çok kısa süreleri bile "X,Y, Z Kuşağı" ile tanımlanırken, günümüz dünyasının değerlerini görmezlikten gelip; demokrasiyi sindirmek, geliştirmek varken, Cumhuriyet değerlerini değiştirip, özgürlükleri kısıtlamanın akıl ve mantık ile açıklanır bir yanı olmasa gerek.

Günümüz dünyasının ekonomik, sosyal ve siyasi sistemleri devletleri yeterince bölüp parçalamış iken yeni yeni parçalanmanın gereğini anlamak zordur.

Birleşmiş Milletler'e üye 193, bölgesel tanımlamalara göre 201/204, FIFA'ya göre de 211 ülke olduğunu bilirsek, karmaşanın nedenli fazla olduğunu görürüz.

Bu yüzden, Atatürk Cumhuriyetinin ve Türkiye Cumhuriyetinin değerlerini bir kez daha iyi anlayıp anlatarak, "keşke Yunan galip gelseydi" alkışlayıcılarına karşı 21. yüzyılda da varlığımızı sürdürelim.

Lozan ve TC'nin ömrü 100 yıllık gibi masallara uyarak 2023'de yepyeni macera ve serüvenleri yaşamayalım.

YAŞASIN ATATÜRK ve MÜCADELE ARKADAŞLARININ KURDUĞU TÜRKİYE CUMHURİYETİ.

Yayın Tarihi
27.10.2021
Bu makale 1014 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!